Selam, Nasılsınız?
Bölüme geçmeden önce yıldıza tıklamayı ve satır aralarına yorumlarınızı yapmayı unutmayınız.
Duyurulardan haberdar olmak ve instagramdan beni takip etmek için profilime tıklayarak beni takip ederseniz çok sevinirim❤️
BÖLÜM İKİ
"KARANLIĞA DÜŞEN PARILTI"&&&
Elimdeki çerçevenin yansımasından yorgun gözlerimi izlerken yüreğim buruktu. Çerçeve camını okşayan baş parmaklarım camın altındaki güzel kadının ve onun kucağındaki küçük kız çocuğunun üzerindeydi.
Dudaklarımda oluşan acı tebessüme karşı dakikalardır elimdeki çerçeveden ayrılmayan gözlerim dayanamayıp taşmaya başladı, gözlerimden akan iri fakat seyrek gözyaşlarım ardı ardına elimdeki çerçeveye düştü.
Dayanamıyorum deme evresini geçmiştim, dayanmak zorunda olduğum evredeydim.
Duyduğum kapı tıklatma sesi yine gözyaşlarına boğulmuş beni böldüğünde titrek bir nefes soludum.
Çalan kilitli kapıma anneannemin sesi eşlik etti.
"Rima!"
Anneannemin gönlümü almak ve suyuma gitmek için kullandığı yumuşak sesleniş tonunu duyduğumda bakışlarımı hissizce kilitli kapıma çevirdim ve sessiz kaldım.
Anneannem sessizliğime aldırış etmeden kapımı tıklatmaya devam ederek "Kuzum, hadi hazır değil misin?" Diye sordu.
Bakışlarım sorusu karşısında kapıdan ayrılıp boşaltılan odamın en köşesindeki bavullarıma gittiğinde içimdeki burukluğun bir cam kırığı gibi daha da büyüdüğünü hissettim.
Evet, taşınıyorduk.
Anneannemle kavga ettiğimiz günün ardından üç gün geçmişti. O berbat günden sonraki günde bu taşınma mevzusu içinde kavga etmiştik.
Şu ana gelmemek, taşınmamak ve annemin öldüğü, benim doğduğum ve terk edildiğim, hayatımın ve annemle anılarımın geçtiği evden çıkmamak için fazlasıyla direnmiştim fakat haberim olmadan alınan bu karara karşı neredeyse kıyameti koparsamda başarısız olmuştum.
Taşınıyorduk.
Bir an da nasıl taşındığımızı ben bile bilemesemde anneannemin çoktan her şeyi hazırladığı belliydi.
Bana taşınacağımızı söylemeden evi bile tutmuştu.
Gerçekten milletçe alkışlıyorduk!
Düşüncelerimi yine anneannemin sesi böldüğünde pes etmeyeceğini belli eder gibi "Rima," deyip duruyordu.
Onun bana seslenişlerine daha fazla sessiz kalamayarak oturduğum sandalyeden kalkarak ayaklandım ve "Hazırım!" Diyerek bıkmışçasına söylendim. Aynı zamanda gözlerimi silmeye çalıştım.
Gözlerim çerçevenin üzerindeki damlalarda kilitli kaldığında parmaklarımı kullanarak çerçevenin camına mühürlenmiş gözyaşlarımı dağıtarak sildim ve burnumu hafifçe çekerek önümdeki koliye eğildim ve çerçeveyi içine dikkatli bir şekilde koyarak küçük, cam, kırılabilir eşyalarımı koyduğum kolinin üzerini kapatarak kolumun altına alıp odanın kapısına doğru yürüdüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İPTİLA(+18)
ChickLit•YENİDEN YAZILIYOR! Ellerimi yüzünden çekerken omuzlarına attım. Üzerime iyice eğilirken hareketleri içimde ki ıslaklık ile rahatça hızlandı. Belim ağrıyordu. Zevk tekrar etrafımı sarmaya başlamıştı. İnlerken dudaklarına fısıldadım. " Amacın beni ya...