Buraya Rima ve Araf için bir kadeh bırakır mısın? 🍷;
Birazdan okuyacağın satırlar için alttaki yıldıza basarak, satır aralarına bol bol yorum yaparsan çok mutlu olurum. Üstelik beni wattpad profilimden takip ederek attığım duyurulardan hemen haberdar olabilirsin, beni takip etmeyi unutma!
Çok öpücük, sevgi. Keyifli Okumalar. ❤️
BÖLÜM ON YEDİ "Kanlı Dudaklar"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bölüm şarkıları: Dedublüman- Belki Şanışer- Aşk Şarkısı
* !Bu bölüm İkiye bölünmüştür , o yüzden bölümümüz olması gerektiğinden daha kısa fakat merak etmeyin, 'KANLI DUDAKLAR/ 2' bölümün devamı Cumartesi günü yayımda olacaktır.! * &&&
Böyle olmasını ben istememiştim.
Böyle olmamalıydı.
Siyah bir kelebeğin bağrından tüten dumanların ardında yanan masumiyet kül olmuştu. Yanan masumiyetti ama küllerin arasında hayallerim vardı. Masum bir insan değildim ama masum hayallerim vardı, hayallerim masumdu. Küllerin arasında mahvolmuş bir şekilde bana katilmişim gibi bakıyorlardı. Masum bir insanın kötü bir insana bakışı gibiydi. Gerçekçiydi. Ben o hayalleri yok etmiştim. Yok etmek zorunda kalmıştım.
Böyle olmuştu.
Böyle olması gerekmişti.
Titreyen dudaklarımın arasından ağzımın içine dolan hava damağımda acı bir serinlik bırakırken gözlerim üzerinde kan lekeleri olan ellerimdeydi. Karanlık çökmüş, göz gözü görmüyordu ama gözlerim hâlâ odaklandığı kan lekelerinden de ayrılmıyordu. Artık bakmaktan ezberlediğim lekeler kurumuş, içinde bulunduğum arabanın loş ışığıyla birlikte varlığını bana göstermekten çekinmiyordu.
Yanağıma doğru süzülen tanıdık o sıcaklık gözyaşının armağanıydı. Yağmur sesleri kulağıma çarparak zihnime ulaşmaya, beni kurtarmaya çalışıyordu. Ama yağmur bile beni kurtaramayacağının farkındaydı.
Gözlerimin önünde sürekli aynı sahneyi tekrarlayan zihnim beni en dibe çökertirken zaman takılı kalmış, ben sürekli hep aynı sahneyi yaşıyormuşum gibi hissediyordum. Hissetmek yanlış terimdi. Ben aynı sahneyi yaşıyordum.
Kalbe saplanan o bıçak. Ellerime bulaşan sıcak kanın hissiyatı, kanlı dudakların birbirine çarpması, ölümcül öpücük.
