Bölüm 26

288 30 29
                                    


Lee Minho adamlarına akşamki teslimat için emirlerini verdikten sonra akşam şirketten çıkmıştı.Eve gidip duşunu aldıktan sonra şık bir takım giymişti.Saatini kontrol ettikten sonra Jisungu almak için arabasına yerleşip yola çıktı.Keyifliydi uzun zamandan sonra birine karşı bir şeyler hissediyordu.Her ne kadar bir planla başlamış olsada içinde ki bu yeni duygular onu heyecanlandırıyordu.Jisungun şirketle alakası olmasa bile eğer onunla evlenirse iki büyük şirkette tamamıyla birleşmiş olurdu.İşte o zaman ülkede ki en güçlü şirket olma olasılığı vardı.Gerçi şimdi de güçlü bir şirkete sahipti Minho.Babası daha onu küçüklükten beri eğitiyordu yerine geçmesi için.Son zamanlarda babasının yakalandığı kanser illeti işleri daha çok hızlandırmasına ve tamamıyla şirtketin başına geçmesine neden olmuştu.Şimdi babası yaşasaydı onunla tüm kalbiyle gurur duyacağına emindi.

Jisungun evinin yakınlarına arabayı park edip telefonunu çıkardı.

"Evin yakınlarında bekliyorum hazırsan çık."

"Tamam hemen geliyorum eve yaklaşma seni görmesinler Minho."

"Merak etme bebeğim."

Telefonu kapattıktan sonra içini heyecan kaplamıştı.

'Ne oluyor bana böyle? Resmen liseli ergenler gibi heyecanlanıyorum.Kendine gel Minho! '

Minho arabanın için de şaşkınca kendi kendine konuşurken cama tıklatılmasıyla sıçramıştı.Kafasını çevirdiğinde tatlı bir şekilde gülümseyen Jisungla göz göze gelmişti.İstemsizce gülümseyip kapıyı açtı.Koltuğa yerleştiğinde acayip bir şekilde utangaç gözüküyordu Jisung.Haklıydı ilişki tamamen tersten başlamıştı.Davetten sonra hemen sevişmişlerdi,şimdi ise ilk defa birlikte yemeğe çıkıyorlardı.Dışardan bakıldığında tamamen saçmalık gibi gözükebilirdi ve jisungunda bunu düşündüğüne emindi.

"Tekrar seninle bulaşabildiğim için mutluyum." Minho Jisunga yaklaşıp yanağından öpmüştü.Bu hareketle daha da utanmıştı Jisung.

"B-Bende öyle Minho." onun gülümsemesini ve heyecandan kekelemesini çok tatlı bulmuştu Minho.Koltuğuna yaslanıp arabayı çalıştırırken Konuştu.

"Seni çok güzel bir yere yemeğe götüreceğim bayılacaksın." 

"Eminim güzel bir yerdir."

Jisung neredeyse hiç konuşmamıştı yol boyunca.O yüzden Minho en azından ses olsun diye şarkı açmıştı.Konuşmaya çalışsa bile kısa cevaplar veriyordu Jisung.Oldukça gergindi.

"Hadi ama Jisung biraz rahatla bu kadar gergin olma." Jisungun eline uzanıp kendi dudaklarına getirip bir öpücük bırakmıştı Minho.

"Ah..Özür dilerim seni sıkmış olmalıyım.Ben sadece biraz heyecanlıyım..Yani o geceden sonra biraz utanıyorum." Minho Jisungun ne demek istediğini çok net anlamıştı.Tamda tahmin ettiği gibiydi.Jisungun kafasında bir sürü soru işareti olmalıydı.

"İlişkimizin bu şekilde başlaması senin kafanı karıştırmış olmalı,farkındayım Jisung.Ama ne yapabilirdim o an senin için çıldırıyordum." son söylediğine ikisi de gülmüştü.

"Merak etme seni bırakmayı hiç düşünmüyorum bile ." Güven vermek için söylemişti bu cümleyi Minho.Her ne kadar kendisi de emin olamasa da öyle olmasını umuyordu,Jisungu terk etmek istemiyordu içten içe.

Okyanusun dibinde şık bir restaurantun önüne yanaştırmıştı  arabayı.Valenin Jisungun kapısını açmasıyla arabadan inip etrafına bakındı bir süre Jisung.Gazetecilerin olmasını istemiyordu.

"Merak etme gazeteciler burada çekim yapamaz tembihledim." demişti Minho yanına gelip elini tutarken.Jisung ilk başta eline bakmıştı ilk defa birisiyle elele tutuşuyordu dışarda.Onu izleyen Minho gülümsüyordu.

Farklı Dünyalar (Stray Kids)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin