Farklı Dünyalar (Stray Kids)

Bölüm 41

Bay Bang,Jisung'un odasına geldiğinde gördüğü manzarayla sinirden kıpkırmızı olmuştu.Sinirle yatağa doğru ilerleyip Minho'nun omzunu dürttü sert bir şekilde.Minho ani sarsılmanın etkisiyle gözlerini açtı.

"Kalk çabuk oğlumun yanından." dişlerinin arasından sinirle konuştuğunda Minho bıkkınca nefes verdi yatakta yavaşça doğrulurken.Kıpırdanmanın etkisiyle Jisungta uyanmaya başlamıştı.

"Baba ne oldu?" uyku sersemliğiyle konuştu Jisung.

"Ne demek ne oldu yaptığınıza bakın! Şu hale bak birde sarılmış mışıl mışıl uyuyorlar delireceğim cidden!" Bay Bang telefonda ki haberleri yüzlerinin dibine sokup sinirle bağırmaya başladı.

Minho ve Jisung telefona göz attıklarında tonlarca haberi vardı çekilmiş fotoğraflarıyla.Minho umursamaz bir şekilde adama döndü.

"Biliyorduk zaten haber yapacaklarını,neden bu kadar sinirlendin ki? İlişkimizi saklamayacağımızı söylemiştik sana." 

Jisung gergince ikisinin konuşmasını izliyordu.Babasının neden bu kadar fazla tepki verdiğini hala anlamıyordu.Minho'nun çok üstüne gittiğini düşündü.Oysa Chan ve Seungmin'in ilişkisini öğrendiğinde gayet normal karşılamıştı hatta sevinmişti bile.Peki neden şimdi bizim ilişkimize karşı çıkıyordu ki? Tamamen kafası karışmıştı ne yapacağını bilemiyordu.

"Bu ilişkiyi onaylamıyorum! Birde benim evimde sarmaş dolaş uyuyorsunuz!" sesini yükselterek tekrar bağırdı.

"İstemiyorsan Jisung'u da alıp gidebilirim." Minho sakin ses tonuyla konuştuğunda bu dediğine Jisung bile şaşırmıştı.Babası şokun etkisiyle bir adım geri sendeledi.

"Bir de oğlumu benden uzaklaştıracak mısın? " 

"Uzaklaştırmak gibi bir düşüncem yok Bay Bang ama siz böyle yapmaya devam ederseniz ister istemez Jisung sizden uzaklaşacak o yüzden bu ilişkiyi kabullenmenizi öneririm.Çünkü biz ayrılmayı düşünmüyoruz." Jisung'un elini sımsıkı tutarken konuşmuştu Minho.Babası kenetlenmiş ellere bakarak konuştu.

"Bunu asla kabul etmeyeceğim.Jisung'u senin gibi bir adama bırakmayacağım.Nasıl olsa çok yakında senin nasıl bir adam olduğunu öğrenecek.İşte o zaman kendi ayaklarıyla bana gelip sen haklıymışsın baba diyecek."

"Emin misiniz? Ben o kadar kötü biriysem sizde benim kadar kötüsünüz.Unuttunuz mu biz ortağız." alaylı gülümsemesiyle konuştuğunda adam daha fazla dayanamayarak arkasını dönüp odadan çıkmıştı.Kapının çarpmasıyla Jisung yerinden sıçradığında Minho onu kolları arasına aldı.

"Ne demek istedi babam?" Jisung'un kafası daha da karışmıştı.

"Sadece saçmalıyor işte."

"Bana öyle gelmedi benden sakladığın bir şey mi var Minho? Eğer varsa hemen şuan anlatsan iyi edersin."

Minho tereddütte kalmıştı.Anlatmak istesede daha zamanı değil diye düşündü.

"Babanın saçma sapan konuşmalarıyla kafanı daha da bulandırma Jisung kapat şu konuyu."

"Peki."

Jisung'un asık suratını gördüğünde ellerini yanaklarının iki yanına yerleştirdi Minho.

"Benimle yaşamak ister misin Jisung?"

Bu ani soruyla Jisung ne diyeceğini bilememişti.Onun bu kararsız suratını görünce konuşmaya devam etti Minho.

"Baban belli ki hiç susmayacak ve benim buraya gelmemi istemiyor.Sence de artık ayrı eve çıkman gerekmiyor mu? "

"Düşüneceğim Minho.Bu hemen karar verebileceğim bir şey değil."