Bölüm 3-sanmak

1.1K 12 0
                                    

Mekandan hızlı adımlarla çıkarken arkasında beni de sürüklüyordu ve açıkcası bu beni hiç memnun etmiyordu. İçinden " ne bu maço hareketler" diye düşünürken sonunda dışarıya adımımı atmıştım.

Dışarı çıkar çıkmaz üstündeki ceketi benim omuzlarıma bıraktı ve arabaya yürümeye başladık. Şuan onun yüzüne HEEY BENİM DE BİR CEKETİM VARDİ VE ŞUAN ELİNDE BOŞ BOŞ DURUYOR diye haykırmak istiyordum fakat bunu pek umursamadım.

Sağ koltukta yerimi aldığımda içtiğim alkolün etkisiyle biraz mayışmıştım ve canım aşırı sigara içmek istiyordu. Emire yüzümü dönüp suratına baktığımda kasılan çene kaslarını görmek hafifçe yutkunmama sebep olmuştu. HEEY NE OLUYOR SANA ONDAN ETKİLENDİN Mİ AZ ÖNCE? Saçmalamayı kes

Dudaklarımı aralayıp konuşmaya çalıştım fakat uzun süredir sessiz kaldığım için sesim öyle güçsüz çıkmıştı ki sanki yavru kedi miyavlaması gibiydi.

Sigaran var mı?

Yüzünü odaklandığı yoldan ayırıp yüzüme hizaladığında gözlerine baktım.

Hala içiyor musun?

Hiç bırakmamıştım ki zaten.

Verdiğim cevaptan memnun olmadığı yüzündeki ifadenen anlaşılıyordu fakat yine de bozuntuya vermemişti. Arabayı yavaşça sağa çekti ve arabadan indi.

Geldiğimiz yer çok yüksek bir yerdi bir uçurum gibi fakat galiba uçurum değildi. Onun arabadan inmesiyle bende indim ve arkasından yürümeye başladım.

İlerledikçe gördüğüm manzara beni gerçekten büyülenmişti. İşte izmir ayaklarımızı altındaydı, aşık olduğum şehir.

Arabanın önüne yaslandı ve eli cebine gitti. Cebinden ne çıkaracağını merak ederken önce bir telefon ardından da bir sigara paketi çıkmıştı.

Yanına gidip bende kendimi arabaya yasladım ve elindeki paketten bir tane sigara çıkarıp yakmasını izledim. Ardından bir tane daha çıkarıp bana uzattı. Elinde aldığım sigarayı dudaklarıma götürdüm ve gözüm bir çakmak aradı fakat aradığını bulamadı. Çakmak aradığımı fark etti fakat ses çıkarmadı. Bu yaptığına sinirlenip elimi dudağımdaki sigaraya atacakken elimi tuttu ve üstüme doğru eğildi. Bu yaptığıyla kalbim yerinden çıkacak gibi olurken beni öpeceğini sandım fakat o sadece dudağımdaki sigarayı dudaklarındaki sigarayla yakmıştı.

Beni öpecek sanıp heyecanlanmıştım ve kendimi aptal gibi hissediyordum. Onu hemen üstümden biraz itip tiz bir ses tonuyla konuşmaya başladım.

Çakmağı verseydin kendim de yakabilirdim.

Sol elindeki çakmağı gösterip

"Gazı bitmiş" dedi. Bunu söylerken sesinde eğlenir gibi bir tonlama vardı.

Bu ses tonuyla beraber iyice sinirlenip biraz yüksek sesle

"İyi be" diye bağırdım

Bu halime kafasını arkaya atarak bir kahkaha attı ve sonra gözlerime baktı.

Seni öpmek istiyorum. Hemen

Söylediği şeyle gözlerim kocaman açıldı ve dudaklarımdan daha yeni içime çektiğim sigarayı ayırdım. Sigarayı ayırmamla bir eli saçlarımın altından enseme değdi ve beni kendine çekti. Dudaklarım dudaklarıyla buluştu ve ciğerlerimdeki duman ciğerlerimden dudaklarıma doğru bir adım attı ve onun dudaklarına karıştı.

Dudakları beni sanki hiçkimsenin daha önce tatmadığı bir meyve gibiymişim gibi öpüyordu.
Bu öpücüğü o kadar beklemiyordum ki dudaklarım birkaç saniye hareketsiz kaldı ve o birkaç saniye boyunca içimde hep aynı soru yankılandı. Onu gerçekten istiyormuydum? Bu soruya aradığım yanıtı bulduğumda beni tutkuyla öpen dudaklarına bende karşılık vermeye başladım ve artık bu bir öpücük değildi biz öpüşüyorduk.

Karamel +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin