17. Bölüm "Silah"

4.2K 123 73
                                    

Selamlarr ❤️

Bir önceki bölümün heyecanını burada atar mıyız ?

Oylar verildiyse başlayalım..

Keyifli okumalarr 🧡

EYLÜL

"Allah aşkına eniştemin sinirli olmadığı gün var mı ?" Ece'nin sitemiyle birlikte gülümsedim.

Karanla dün olan tartışmamızdan sonra onunla muhatap olmamak için odama çıkmış kendimi fazlasıyla oyalamaştım. Daha sonrasında da uyuya kalmıştım. Normalde erken yatmaya alışkın bir insan değildim fakat hamile olduğumdan dolayı sürekli yorgun düşüyordum. Kendime bebeğimi her itiraf edişimde içim titriyordu.

Gözlerim doldu.

Bu konu fazlasıyla beni etkiliyordu. Karanın da bundan haberdar olması gerekiyorken ben karşısına her geçtiğimde susuyordum. Bir şey dememiştim zaten dün. Belki de o saçma sapan tartışma olmasaydı söyleyebilirdim.

Sabah erkenden kalkamamıştım. Karan da her zamanki gibi erken kalkmış hatta kahvaltısını ve sporunu da yapmıştı. Sonrasında bir prizden dolayı çalışma odasında çalışmaya başlamıştı belki de yüzümü görmemek için kendini odaya kapatıyordu çünkü bu evde izinsiz giremediğim tek oda çalışma odasıydı. Ben de telefonla Ece'yi arayıp yanıma gelmesini söylemiştim. Lakin onu gelmeden önce tembihelmiştim. Özellikle Karanın yanında bebek konusunu açmaması için yalvardım da diyebilirim. Çünkü o yerinde duramayan bir kız olduğu için ağzından kaçırması çok büyük bir olasılıktı.

Eve geldiğinde onunla beraber kahvaltı yapmıştık ve Karan hâlâ daha odasından çıkmamış yüzünü dün geceden bir görmemiştim. Ece de sorunca işten dolayı biraz sinirli olduğunu söylemiştim. O da sitem edip duruyordu.

"Aslında çok sinirli birisi değil.." bu dediğime ben bile inanmamıştım. Bir gün ettiğim yalanların içinde boğulucam valla.

"Tabi kesin öyledir." alayla güldü.

Gülümsedim.

"Of neyse" diyerek önümdeki kahveyi dudaklarıma götürdüm.

Pencereden içeri doğru süzülen rüzgarıyla gözlerimi kırpıştırdım. Çıplak ayaklarım rüzgardan dolayı buz tutmuştu. Sıkıntıyla ofladım. Merdivenlerden çıkmak şuanda bana inanılmaz derecede zor geliyordu. Tekrar ofladım.

"Ayol ne oflayıp duruyorsun içimi daralttın." gülümsedim. Üzerimdeki hırkayı çekiştirerek düzelttim.

"Yok bir şey sadece bir çorap giysem iyi olur." diyerek ayaklarımı işaret ettim. Başını salladı. "Git kuzum. Hamilesin sen üşütme." duraksadım.

Daha sindirememiştim.

"Sen kahveni iç ben gelirim." mutfaktan çıkıp adımlarımı merdivene yönelttim. Korkuluğu tutarak yavaş yavaş çıkmaya başladım. Yukarı ulaştığımda gözüm Karanın çalışma odasına kaysa da kendime gelip odama girdim. Girdiğimde gördüğüm bedenle korkuyla çığlık attım.

ESARET (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin