Yeni Başlangıç

284 13 11
                                    

Ve Ada karşı koymaya çalışsa da iki köle tarafından yerlerde sürüklenerek muhtemelen evin tesisat sistemi içinde olan bir bok çukuruna götürüldü.Sonra da bir çöp gibi kabaca pislik deryasının içine atıldı.

Nalet çukur dışkı neredeyse ağzına gelecek kadar derindi.Gözünden yaşlar süzülmeye başlamıştı.Kapının kilitlenmesi ile zifiri karanlık olan çukur Ada'yı kör bir şekilde zaman kavramının yavaş yavaş yok olduğu bir ortamda ağzına kadar boka batmamak için dik durmaya zorluyordu.

Sabahtan beri ayakta dikilmekten yorulmuş bacaklarla bu çok zordu.Hastalanmaktan da çok korkuyordu çünkü modern tıbbi imkanların olmadığı bu yerde eşya gibi görülen birisi hastalıkla çok yaşayamazdı, bu açıktı.

Bir yandan da hâlâ cılız bir umutla "ne olur bu bir rüya olsun" diyordu içinden.

Pisliğin içinde geçen saatler arttıkça Ada'nın zaten yorgun olan bacakları ve vücudu zorlanmaya başladı.Bu Ada için pislik içinde boğulma tehlikesi demekti ki bu sondansa orada çekebileceği en ağır eziyeti tercih ederdi.

Fulvia adlı bu şirret karının(Ada 1 gündür tanıdığı yeni dominasına bu ismi uygun görmüştü) neden bu cezayı verdiği açıktı.

Ada tam direnme gücünün sonuna gelmişti ki iki köle içeri girdi ve onu içinde hapsolduğu çukurdan çıkardı.

Yıkanması için bir kirli, devlet okulu tuvaletlerini andıran, ucuz taşlar ve 3. kalite mermerle kaplanmış, harç ve sıva kokusunun hala alınabildiği ortasında çalışmayan bir fıskiye ve soğuk su olan bir hamama götürüldü.

Muhtemelen yarım kalmış ve başka maksatla üretilmiş bir yapıydı.

Bu yer yine konağın içindeydi ve yıpranmış bir deniz süngeriyle küçük bir sabun parçası dışında yıkanmak için hiçbir şey yoktu.

Ada yıkanmaya-ve biraz olsun rahatlamaya yeni başlamıştı ki dışarıdan

Konaktaki Bir Köle:Hızlı olmazsan domina cezanı 2 katına çıkarır.

Sesi geldi.Acıdan ve korkudan aklını yitirme noktasına gelen Ada hemen hızlandı ve kısa süre sonra temizlenip çıktı.Karşısında yine dominası vardı.Fulvia ona

F:Bana kalsa seni randevuevlerimizde çalıştırırım ama Cassus burada yakın hizmette konakta çalışmanı istiyor.Bu yüzden buna göre eğitileceksin.Ama artık en ufak bir saygısızlık-itaatsizliğinde kimseyi tanımam ve sana en ağır cezayı keserim.Anlaşıldı mı?

Artık boyunun ölçüsünü alan Ada her ne kadar içinden sövüp saysa da direnç göstermedi ve

A:(sinmiş bir şekilde)Emredersiniz efendim.

dedi.Ada zorlu geçen saatlerin ardından rüya görmediğini nihayet anlamıştı.Ama rüyalar bir yana dursun onu acı gerçekler bekliyordu.Bunu diğer 2 kölenin kolunu tutmasıyla hatırlayacaktı.

Cezası bir anda aklına gelen Ada affedilmek için "domina" "efendim" "affedin" gibi sözcükleri haykırarak,ağlaya ağlaya yalvardıysa da ne onu komut almış robotlar gibi istenilen yere götüren köleler ne de yeni efendisi umursamadı.

Pas ve kan izleri içinde kalın prangaların olduğu çürümüş et gibi kokan bir odaya getirtildi ve tahta bir sandalyeye oturtuldu.Keskin bıçaklarla saçı kazınmaya başlandı ve yıllardır bebek gibi baktığı saçlarına veda ederken cezanın artması korkusu ile ağlayamıyordu bile.

İlahi AdaletHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin