18 Kasım 2004
Aradan uzun denilebilecek bir zaman geçmişti.
Hyunjin 2 gence oldukça alışmıştı.
Soo içeri girdi;"Ştt! Siz üçünüz! Yeni koğuş arkadaşlarınıza merhaba diyin!"
"Koğuş mu? Hapishane mi burası! Ayrıca çoğul eki mi kullandın! AAAA!"
Jisung yine bilinen gibiydi.Hiç değişmeyecekti.Hareketleri kendine özeldi gerçi.
"Bunlar Minho ve Changbin.Onlar zaten buradalardı.Sadece odalarını değiştirdik.Buda Jeongin.En küçüğünüz.Daha 3 yaşında.Senden küçük Jis!"
Jisung sevinç çığlıkları atıyordu.3 çocuğuda kollarından çekiştirdi Jisung ve Hyunjin.Tanışma vakitleri gelmişti.
Chris ile Soo yeni gelenlerin hayat hikayelerini konuşmak için yine Chris'in yatağına gittiler.
"Hadi anlat.Çok merak ettim."
"Changbin'den başlayalım.Changbin'in anne ve babası yoktu.Abisi ile onları terk etmişler.Abisi de onu buraya bırakmıştı.Minho ise ünlü bir şirketin varisiydi.Şirketin başına geçmek istemediği dansçı olmak istediği söylediği için geçen yıl bugün buraya bırakıldı.Jeongin'in ailesini ise eve giren bir hırsız öldürdü.Jeongin onun gözlerini görmüş,büyüyünce onun peşine düşeceğini söylüyor."
"Çok tatlı..Bu yaşta bunu düşünüyor.İleride kesinlikle ona yardım edeceğim."
Diyip onların yanına gitti Chris.
"Hadi tanışalım! Chris'de geldi."
"Ben Jisung!4 yaşımdayım.Annem melek oldu ve babam beni buraya verdi."
Dedi Jisung.Hikayelerini o da öğrenmek istiyordu.Bu yüzden acıklı hikayesini açıklamıştı.
"Ben Hyunjin.4 yaşımdayım ve Jisung'dan büyüğüm! Annem ve babam ile kaza yaptık ve buraya geldim!"
Neşeli gözükmeye çalışıyorlardı.Bu yaşda bunları yaşamayı hak etmezlerdi.Ama bunun da bie mutlu sonu vardır,değil mi?
"Ben Jeongin.3 yaşımdayım.Evimize hırsız girdi ve burdayım.Büyüyünce onu bulucam."
Tam söyleyemiyordu küçük olan.Ve bu hali çok tatlıydı.
"Ben Minho.6 yaşımdayım.Büyüyünce şirket başına geçmek değil dansçı olmak istedim.Ve babam beni bu koğuşa tıktı!"
Deyip hepsini güldürdü.Minho'da Chris gibi herşeyi farkındaydı..Hepsinin az çok çoğu şeyin farkın da olması ise üzücüydü..
"Ben Changbin.5 yaşımdayım.Abim beni büyütemeyeceği için buraya getirdi."
"Son olarak ben de Chris.7 yaşımdayım.Ailem beni bırakrı buraya.Sebepsiz yere."
Sessizlik çöktü ortama.Neden bunu yaşamak zorundalardı ki? Daha çok küçük değiller miydi? Bunları hak etmediler ama değil mi? Bu kadar küçükken olgun olmak onlara çok zor gelecekti..
Soo bir anda koşarak içeri girdi;
"Çocuklar!! Yarın 2 kişi daha geliyor odanıza! Odanız sonunda bitecek! Son 2 arkadaşınız geliyor Jisung onlar senden Küçükler!"
Diyip çıktı odadan sevinçle.
Jisung ise çok mutluydu.Ondan küçük çocuklar gelecekti. Aralarından sadece birkaç gün olduğundan habersizdi Jis.Ama umrumda olmazdı.Sonuçta küçük olmaladı önemliydi.
Hep abi olmak istemişti Jisung.Ama olamamıştı.Şimdi ise abilik taslayabileceği 3 kardeşi olmuştu.Peşlerini bırakmayacaktı..
Ertesi gün
Soo içeri girdi arkasından iki küçük tatlılık kavanozuna girmiş ve çıkmış gibi gözüken oğlan girdi.
"KÜÇÜK KARDEŞLERİM GELDİ!"
Diyip çocukların üstüne atladı Jisung.Ürküttü çocukları klasik Jisung.
Çocukları zorla çekip götürdüler.
Chris ile Soo ise yine aynı yerlerini aldılar.
"İkisinin yolları kötü bir anı ile kesişmiş.Aileleri ile bir binanım çatısına çıkmışlar.İkisinin de anne babası intihar etmiş.Seungmin tek çocukmuş ama Felix'in yani çilli olanın bir ablası ve kardeşi varmış.Onlar Avustralya'da bir yetimhanedelermiş."
"Avustralyalılar mı?"
Diye sordu Chris heyecanla.
"Felix Avustralyalı,Seungmin Güney Koreli."
Diyip,acele bir işi olduğunu söyleyip ayrılmıştı Chris'in yanından Soo.
Chris ise hızla çocukların yanına gitmişti.Tanışmışlardı bile!
"Aramızda sadece birkaç gün var!" Dedi Seungmin.
"Yinede küçük kardeşimsiniz Seung!"dedi Jisung.
"Bensiz mi tanıştınız? İnanamıyorum."Dedi ve sahte bir üzüntü yerleştirdi yüzüne Chris.
"Hadi seninle de tanışalım ve şu çocuktan kurtulayım!"Dedi bıkmış bir ifade ile Seungmin.
Herkes kıkırdadı ve Seungmin kendini tanıtmaya başladı.
"Ben Seungmin.4 yaşımdayım.Annem ve babam..melek oldu?"Sonuncuyu Jeongin'i fark edip dönüştürmüştü Seungmin.
"Bende Felix! Seungmin'den 7 gün büyüğüm! Benimde annem ve babam melek oldu."
"Ben ise Chris.7 yaşımdayım.Ailem beni kendi istekleriyle buraya bıraktı."
Sonra ise 8 çocuk beraber vakit geçirdiler.
"Bizim bir adımız olmalı!"dedi en küçük Jeongin.
"Nasıl yani?"Dedi Hyunjin.
"8'imiz uzun süre beraber olacağa benziyor.Jeongin haklı.Bir adımız olmalı."Dedi Minho.
"Stray Kids"Diye atıldı Felix.
"Ha?"dedi Jisung.
"Hepimiz başıboşuz ve çocuğuz.Adımızda Başıboş Çocuklar anlamına gelen Stray Kids olsun!"Dedi Felix.
Hepsi onayladı bu durumu.
Stray Kids beraber bir serüvene adım atmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Başıboş Çocuklar-Stray Kids
Fanfiction8 çocuk, yetimhane de beraber büyürler ve çok yakın arkadaşlar olurlar. Fakat büyüdüklerin de başlarına gelen olaylar, onların arkadaşlık bağını ortaya çıkarmaya yetecektir. -Angst-