Aradan 2 ay geçmişti. 8 gencin hayatı gayet normal bir şekilde ilerliyordu. Changbin, Minho ve Chan bir şirkette çalışıyorlardı. Hyunjin ise tasarımlar yapıyordu. Yaptığı tasarımları satıp, bu işten oldukça para kazanıyordu. Jisung ve Felix bir pastanede çalışıyordu. Seungmin ve Jeongin ise bir kafede çalışıyorlardı.
Güzel iki katlı evlerinde beraber yaşıyorlardı. Hayatları gayet normal ilerliyordu. Haftasonları çalışmıyorlardı ve beraber vakit geçiriyorlardı.
Seungmin, sabah erkenden kalkmış tüm ev halkını uyandırmıştı. Güzel bir kahvaltı yapıp sohbet etmişlerdi.
"Abi benim suçum yoktu ki! Masa benim önüme çıktı!" Diye çıkıştı Jisung.
İş yerindeyken elinde ki tepsiyi masaya çarparak müşterinin üstüne dökmüştü. Allah'tan patronları ve müşteri anlayışlı insanlardı ki bir şey olmamıştı. Şimdi de Felix ona söylenirken masanın kendisinin önüne çıktığını iddia etmişti.
"Salak, masa nasıl senin önüne çıkacak. Sakarım demiyor da.." dedi gülerek Changbin.
Jisung duruşunu dikleştirdi ve uzaklara gözlerini hafif kısarak bakmaya başladı, "Abi ayıp ediyorsun salak, sakar falan. Bizim de bir namımız var yani."
Minho gülerek konuştu, "Neymiş namın? Sakar şakir mi?"
Masada ki herkes kahkahalara boğulurken Jisung kaşlarını hafif çatarak onlara baktı, "Ayıp oluyor ama!"
Chan gülüşü yavaş yavaş dinerken konuştu, "Neyse neyse. Çok konuşmayın da hazırlanıp işlerimize gidelim. Geç kalmayalım sonra."
Herkes onu onaylarken hazırlanmaya koyuldular. Seungmin üstüne siyah ince bir kazak altına ise kor pantolon giymişti. Felix ise pembe crop bir kazak ve siyah kot pantalon giymişti. Jeongin üstüne hafif desenli bir gömlek altına bol kot pantolon giyerek gözlükleri ile kombinini tamamlamıştı. Chan siyah bir takım elbise giyerken, Changbin beyaz bir takım elbise giymişti. Hyunjin üstüne bol bir sweat geçirirken altına yırtık kot pantolon giymişti. Jisung üstüne yarım sweat giyerken altına da dizlerine kadar bir pantolon giymişti. Minho ise deri ceket, beyaz tişört ve deri pantolon ile kombinini tamamlamıştı.
Hepsi ayrılarak işlerinin yollarını tuttular. Minho iş yerine motoruyla giderken, Chan ve Changbin arabaları ile gidiyordu. Felix ve Jisung ise beraber taksi ile gidip geliyorlardı. Seungmin ve Jeongin'in iş yerleri diğerlerine kıyasla daha yakın olduğu için bazenleri yürüyüş yaparak gitmeyi tercih ediyorlardı. Bugün de kesinlikle o günlerden biriydi. Hyunjin ise her zaman farklı şekillerde gidiyordu.
Tabii bu 2 ay içinde bir çok şeyde değişmişti. En çok değişen ise.. Hyunjindi. Jeongin'e çok ilgiliydi. Hatta dışarıdan gören biri onların kardeş değil de sevgili olduğunu düşünürdü. Hyunjin korumacı bir abiydi. Ayrıca Hyunjin bir yerlere gideceğin de kesinlikle motorunu kullanırdı. Minho'num motoru siyahlar ile süslenmişken, Hyunjin'in motoru mavi ve beyaz renklerinde süslenmişti. Asla motorsuz uzak yerlere gitmezdi. Tabii bu değişiklik en çok Seungmin'in dikkatini çekiyordu, fakat onun değişmiş olması oldukça normal olmalıydı.
Yine klasik bir günün ardından herkes eve dökülmüştü. Akşam yemeklerini de güzelce yiyerek koyu bir sohbete başlamışlardı. Her işten geldiklerinde gün için de yaptıkları şeylerden bahsederlerdi. Ama Seungmin, Hyunjin'i çoğu görmesinde düşüncelere dalmış, solgun bir şekilde görüyordu. Olayları atlatamadığını düşünüyordu.
Klasik bir günün ardından herkesin birbirine sataştığı bir günün sonunda odalarına dağıldılar ve derin bir uyku çektiler.
Bu sırada hepsi uyumayarak balkon da dışarıyı izleyen Hyunjin den habersizlerdi..
İlk bölümler biraz kısa olacak, bu yüzden şimdiden özür dilerim<3
Yeni sezona başladıkk.. çok heyecanlandım ĞWĞDWĞFĞWŞ
Olayların aslını, maskelerin düşmesine hazır mısınızz? Bence hazırsınız...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Başıboş Çocuklar-Stray Kids
Fiksi Penggemar8 çocuk, yetimhane de beraber büyürler ve çok yakın arkadaşlar olurlar. Fakat büyüdüklerin de başlarına gelen olaylar, onların arkadaşlık bağını ortaya çıkarmaya yetecektir. -Angst-