Bu ses kesinlikle Hyunjin'e aitti. Dörtlü korkuyla hafifçe arkalarını döndüler. Ve tahmin ettikleri görüntü karşılarındaydı. Hyunjin tam olarak karşılarında duruyordu.
"Neden.." diyebildi Jeongin. Ağzından sadece bu çıktı.
"Jeongin bu tarafa gel." Dedi Hyunjin kesin bir ses ile.
"Neden gelecekmiş!" Diye çıkıştı Chan.
"Eğer gelmezsen diğer üçünü gözünün önünde gebertirim." Dedi Hyunjin, Jeongin'e bakarak.
Jeongin hemen Hyunjin'in yanına geçti. Hyunjin onun elini tutup kendi arkadına doğru aldı.
"Yanımda kal." Dedi Jeongin'e bakarak.
"Neden yanında kalacakmış?!" Diye sordu Seungmin sinirle.
"Çünkü o benim kardeşim." Dedi Hyunjin kesin bir dil ile.
Herkes şokla ikisine bakıyordu, Jeongin ise olanlara anlam veremeyerek Hyunjin'e baktı.
"Pekala, açıklama mı istiyorsunuz? Her şeyi seriyorum gözler önüne. Telefondakiler de artık her şeyi öğrenebilir. Hepsini ben yaptım. Ama tek bir şeyi ben yapmadım, Jeongin'e araba çarpmasını." Dedi Hyunjin.
Seungmin merakla sordu, "Kim yaptı?"
Minho atıldı, "Ben yaptım." Diğerler ise şokla ona bakmaya devam ederken, Minho açıklama yapam gereği duydu.
"Amacım Jeongin değil Hyunjin'e araba çarpmasıydı. Bu ona bir uyarı gibi bir şey olacaktı. Amacım kimseyi öldürmek değildi. Hyunjin'in Fransa'ya kaçacağını duydum ve bunu yapmaması gerektiğini söyledim. Yurttan kaçması başına büyük bir bela açardı. Hem burası ünlü bir yurt, bu hiç iyi olmazdı. Ama tuttuğum adam kişileri karıştırıp Jeongin'e çarptı. Hem de istediğimden sert bir şekilde. Endişem bu yüzdendi. Bana nefret duymanızı istemiyordum."
"Şuan daha çok nefret duyuyoruz Hyung. Bizden sakladığın için." Dedi Seungmin.
"Onları oradan çıkar sende Hyunjin Hyung. Bu kadar oyun yeter. Ayrıca ben böyle bir abi istemiyorum. Düzgün bir şeyler yapsaydın ve normal iki abi kardeş olsaydık, mantıklı olmaz mıydı ha?" Dedi Jeongin sinirli bir ses tonuyla.
"Her şey senin içindi Jeongin. Ayrıca benim bir ikizim var, Hwang Yeji. Karşı yurtta.. Biliyorsunuzdur zaten, bizim okulda. Okuldakiler de benzetiyordu bizi ve biz gerçekten ikiziz. O da gelecek Jeongin, Fransa da normal bir aile olarak her şeye yeniden başlayacağız. Kaybolmamız onlara normal gelsin diye diğer üçlüyü kaçırdım. Sonra da sen ve ben kaybolacaktık." Dedi Hyunjin.
"Onları sonsuza kadar orada mı saklayacaktın yani?" Dedi Chan.
"Adamlarım bakacaktı, sorun çıkarttıklarında öldürmelerini söylemiştim." Dedi Hyunjin, sanki çok normal bir şey söylüyormuş gibi.
"O kadar normal söyledin ki bunun normal bir şey olduğuna inanacağım." Dedi Seungmin.
"Ne yapmamı bekliyordunuz?" Dedi kaşlarını çatarak Hyunjin.
Chan derin bir nefes aldı. Anlaşılan abilik yapma zamanı gelmişti, "Bak Hyunjin. Biz beraber büyüdük. Buna kaçırttığın o çocuklar da dahil. Onları öldürmekten bahsediyorsun, kardeş gibi büyüdüğün insanları. Hiç mi üzülmeyeceksin gerçekten? Onları hiç mi özlemeyeceksin? Jisung ile olan atışmalarını, Felix ile birbirinize yavşamalarınızı, Changbin'in sana yaptığı tatlılıkları, Felix'in brownilerini, Jisung'ın salaklıklarını? Hiç mi özlemeyecektin bizi? Hiç miydik yani? Onca yıl beraber geçirdik, birsürü zorluk atlattık. Ama hepsinde beraberdik, birbirimizi ayakta tutan da bizdik. Her zaman yan yana, beraber olmaya yemin ettik. Sonsuza kadar kardeş olacağımıza.. Bunları silmek senin için gerçekten bu kadar kolay mıydı? Bu kadar mıydı her şey?"
"Evet." Dedi Hyunjin ve ardından telefondan üç kurşun duyuldu.
Hyunjin ortaya bir kağıt attı, "Oldukları yer burası. Siz gidene kadar ölürler. Bizim de onlar gibi öldüğümüzü söyleyin. Yoksa neler olacağını tahmin edebiliyorsunuzdur. Ha bu arada Changbin'in mektupları hala yastığının altında.. Bu da benim mektuplarım. Bunları yapmadan önce yazmıştım, 7 tane. Jeongin'e okutmak için kopyalarını çıkartmıştım mektupların hepsinin. Belki sonra görüşürüz, Başıboş Çocuklar.." diyerek Jeongin'in elini tuttu ve oradan ayrıldı. Jeongin ise göz yaşları içinde el salladı diğerlerine.
Seungmin elleri titreyerek telefona seslendi, "Orada mısınız.."
"Buraya gelmeyin.. diğer ikisi... öldü.. mektupları okuyun.. bir not bıraktım, o ikisinin de öldüğüne dair. Artık dayanamıyorum, mektupları okuyun.. cehennemde görüşürüz Stray Kids." Dedi Changbin ve telefon kapandı..
Hepsi göz yaşlarına boğulmuştu. Seungmin yavaşça Changbin'in mektuplarını önüne çekti ve sesli bir şekilde okumaya başladı..
Losers Club-Skz ve Daddy Issues-Hyunin kitaplarının ilk bölümletimi yayınladım. Losers club'ın diğer bölümünü de yayınlayacağım bugün. Görüşürüz<3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Başıboş Çocuklar-Stray Kids
Fanfic8 çocuk, yetimhane de beraber büyürler ve çok yakın arkadaşlar olurlar. Fakat büyüdüklerin de başlarına gelen olaylar, onların arkadaşlık bağını ortaya çıkarmaya yetecektir. -Angst-