10 NUMARA | BxB

51.

Arel'in ağzından*
Bölümün yarısında smut vardır.

Dünden beri Doğukan'ı her gördüğümde gülme krizine giriyordum. Hayır, henüz delirmemiştim. Dün ona gittiğimde yine bir file çorap krizi çıkmıştı çünkü. Çorabın her yeri delik olduğu için 'Nereden çıkartıcam şimdi ben bunu?' deyip tamamen yırtmıştı. Evet, üzerimdeki çorabı tamamen yırtmıştı ve ikimizde mal gibi birbirimize bakmıştık dakikalar boyunca.

"Biraz daha gülersen, belini kuracağım." Doğukan sinirli bir şekilde konuştuğunda, elindeki kumandayla televizyon kanallarını gezmeye başladı. Gülmemi zar zor durdurarak ona doğru döndüm "Ama çok komikti! Neden bakıştık o kadar?" Of, fazla  gülüyordum bize yemin ederim.

"Bokumdan şeyler giyersen böyle olur. Lan ben sana dokunmak istiyorum, siktiğimin çorabı çıkmıyor!" Sabır çekerek ayak bileğini dizinin üzerine attığında geriye doğru yaslandı. "Ben çıkarırdım, söyleseydin..." Yalandan masum masum konuştuğumda kafasını çevirerek yüzüme baktı. Kaşları çatıktı "Ben çıkarmak istiyorum belki lan?"

Sırıtarak kedi gibi yanaştım ona. Ardından bacağımı diğer yana atarak üzerine çıktığımda, kucağında yerimi almış oldum. "Dert ettiğin şeye bak, daha çok çıkartırsın yavrum." Kollarımı boynuna dolayarak yüzümü yüzüne yaklaştırdığımda elindeki kumandayı yana atarak bir elini belime sardı. Diğer eli yüzüme çıktığında sıcak parmaklarıyla yanağımı okşamaya başladı.

"Gülüm, haklısın. Seni daha çok soyacağım."

Bana böyle şeyler dersen, ben hayatta rahat durmam ama. Dilimi çıkartarak önümdeki dolgun dudaklara değdirdiğimde gerçekten kediden farkım yoktu şimdi. Ön dişlerini aralayarak dilimin ucunu ısırdığında zevkle inledim, hoşuma gitmişti bu acı. Onu öpmek için uzandığımda kafasını geriye çekmesiyle kaşlarımı çattım.

"Ne yapıyorsun?" Tek kaşı havadaydı, yine ne diyecekti bu? Kalçamı aletinin üzerinde hareket ettirdiğimde belimdeki eli sıkılaştı. "Rahat dur az." Oldu canım, başka? "İstiyorum ama!" Bir çocuk gibi huysuzca konuştuğumda sırıttı. Ağzına vurmak istiyordum şerefsizin.

"Sana bir sürprizim var." Dediğinde gözlerimi irice açtım. "Oha, gerçekten mi?!" Bayılıyordum ama ben böyle şeylere. "Nerede? Hani?" Heyecanla sorduğumda bir elini boynuna götürdü ve her zaman taktığı zincir kolyesinin ucunu tişörtünün içinden çıkardı. Gördüğüm iki tane parlak yüzükle birlikte kendimi tutamayıp çığlık atmıştım.

"Kulağımı siktin!" Yüzünü buruşturduğunda onu umursamadan ellerimi yüzüklere doğru uzattım ve kavradım. "Lan bunlar çok güzel!" Gözlerimden şuan kalpler çıktığına yemin edebilirdim. İncelemeye devam ettiğimde "Çift yüzükleri..." Diye mırıldandım, couple olaylarına öldüğümü biliyor muydunuz?

"Sen seversin böyle şeyleri, ayrıca başının bağlı olduğunu tüm götler öğrenmeli." Dediği şeyle kıkırdayarak bakışlarımı yüzüne çıkardım. İki elimi de yanaklarına koyarak sıktığımda dudakları büzülmüştü. "Kurt bakışlarında hayat bulduğum!" Yaklaşıp dudağına sulu bir öpücük bıraktım "Oyy, kurban olduğum!" Ardı ardına öpücükler bıraktığımda gülümseyerek konuştu "Yedin bitirdin be oğlum, dur az!"

"Asla! Resmen evlilik teklifi ettin farkında mısın?"

"O kadar da değil la."

"Sus! Evleneceğiz, vermezlerse kaçacağız!" Kocam olmadan hayatta kalamazdım ben, o damatlık giyilecekti. Elini saçıma atarak okşamaya başladı "Koca merakın beni çok etkiliyor, sen şimdi hamarat da olursun." Bunu dediğinde gülümsemem yüzümde dondu. "Şey..." Diye mırıldandım "Yani, dışarıdan sipariş etmekte hamaratım bence."