3 gün sonra
Gözlerimi açtığımda hissettiğim ağrı ile bir küfür mırıldandım. Vücudum yorgundu. Yerimden kalkmak bile istemiyordum.
Günlerdir sadece birkaç kez odamdan çıkmıştım.
Kendime gelmem gerekiyordu bunun farkındaydım. İlk kez başıma gelmiyordu fakat bu kez yaşadığım daha ağır gelmişti.
Nedeni ise açıktı.Güçlükle de olsa yataktan kalkmaya çalıştım.
Yatağımın yanındaki aynaya döndüğümde
yüzümün berbat bir hâlde olduğunu farkettim.
Biraz zorla da olsa ayağa kalkıp kendimi toparlamaya çalıştım. Annem bana çok sormasa da endişelendiğini biliyordum.Salona geçtiğimde annemin kahvaltıyı hazırladığını gördüm. Haftasonu olduğu için biraz daha geç hazırlamışdı kahvaltıyı.
Yüzüne pek bakmamaya çalışıyordum çünkü bu halde görmesini istemiyordum."Günaydın"
"Günaydın."
"Kuzey diye bir çocuk evi aradı." İsmini duyduğum andan itibaren tüm vücudum kasıldı. İstemsizce nefesimin kesildiğini hissettim. Biraz daha toparladığımı zannederken aslında öyle olmadığını anladım.
Tüm sinirimin ismiyle yeniden vücuduma yayılması eğer yüzünü görürsem neler olacağını bas bas bağırıyordu."Tamam" dedim anneme. Başımı kaldırıp ona baktığımda biraz sinirli olduğunu anlamıştım. Yine de hiçbir şey demeden önüme döndüm.
Odama geçeceğim sırada annem "Otur kahvaltıya. Ne kadar zayıfladın birkaç günde" dedi sert sesi ile.
"Canım istemiyor"
"Emre" dedi bıkkın bir ses ile.
"Lütfen" diyebildim ben de. Sadece odamda kalmak istiyordum. Hiçbir şey yapmadan odamda oturmak istiyordum.
Odama geçip kapıyı kapattığımda ise telefonumu elime aldım. Günlerdir kapalı olan telefonu açtığımda tâbi ki Kuzey defalarca aramış ve mesaj atmıştı.Mesajları okumaya bile gerek yoktu tâbi ki suçsuz olduğunu ve herşeyi yanlış anladığımı söyleyen mesajlar attığına emindim.
Ama bir daha evi ararsa annemin gelip bana neler olduğunu soracağına emindim.
Ya da ona mesaj atmak için sadece bahaneydi. Her ne olursa olsun ona mesaj atmak, tartışmak istiyordum. Olayların yanlış anlaşılma olduğuna beni ikna etsin istiyordum. Bunu isteyen tarafıma da küfürler ediyordum.
Derin bir nefes aldım.Emre: Evimi arama, beni rahat bırak.
Anında Kuzey çevrimiçi olmuştu.
Kuzey: Emre lütfen. Sadece konuşmak istiyorum.
Emre: Ben de istemiyorum dedim. Sadece beni rahatsız etmeyi kes.
Kuzey: Sadece yanlış anladığın. Birden öptü ve sen geldin.
Emre: Eminim öyle olmuşdur.
Kuzey: Lütfen diyorum.
(Görüldü)
Emre: Kes şunu. Seninle konuşmak istemiyorum. Senin yüzünü görmek bile istemiyorum.
Kuzey: Sadece buluşalım. Yüz yüze konuşmaya ihtiyacım var.
Emre: Gidip eski sevgilin ile, pardon yeni sevgilin ile konuşabilirsin. Eminim sadece ona ihtiyacın vardır.
Son mesajı yazdıktan sonra Kuzeyi engelleyip telefonu kenara fırlattım.
Ard-arda gelen aramaların ondan olduğuna emindim.
Yüzünü görmediğim için dayanmam rahattı. Peki okulda ne yapacaktım.
Soktuğum yerin de bir rahat yoktu.
Telefonum bir kez daha çaldığında ise numarasını engelledim. Yatağa geçip boş boş tavanı izleyerek daha çok düşünüp kafayı sıyırma evresine geçmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Adım Sonra
Teen FictionKuzey: Doğru mu? (Görüldü 19:18) Emre:Ne doğru mu? Kuzey: Hakkında söylenenler? Emre: Ha, ibne olduğum mu? Evet doğru Kuzey: Gevşek misin? Emre: Beni dövmeye hazırlanıyorsan, umudu kes, yarın okula gelmeyeceğim. Kuzey:Neden? Emre: Kuzey abicim akşam...