22

341 26 3
                                    

|Kuzey|
Arabanın arkasında oturmuşken Alp birşeyler söylüyordu. Şuan aklımda olan şey Emreydi. Niye onu düşünüyorum bilmiyorum. Düşünmek istiyor muyum onu da bilmiyorum. Elimde olmadan düşüncelerimi sürekli bu çocuk ele geçiriyordu.

"Yarın için işin var mı? Alp'in sorduğu soruyla düşüncelerimden sıyrıldım.

"Yok"

"Emre'nin doğum günü yarın. Kafede arkadaşları ile geçirecek gelmek ister misin?"

"Bilmiyorum beni davet etmedi, uygun olmaz herhalde"

"Sen bilirsin yine de" dedi Alp. Sonra da kendi sınıfına doğru ilerledi.

Doğum günü demek. Arkadaşım olsaydı onunla birlikte sabaha kadar içer eğlenirdik. Ama arkadaşım değildi. Dün söylediği gibi ondan uzak durmak ikimiz içinde daha iyiydi.

Onu anlamazdım ,onun hissettiklerini hissedemezdim. Ama arkadaşım olmasını isterdim. Çünkü Emre yıllardır Alp'in yanında. Her zaman onunla ilgilenen, eğlenen birisi. Arkadaşlarına karşı ilgili birisi.

Sınıfa çıkmadan Emre'yi merdiven altında bir çocukla konuşurken gördüm.
Kimdi bu çocuk? Niye onunla bu kadar yakındı ki şimdi?

O an Emre beni gördü. Gözleri üzerimde birkaç saniye gezdi. Sonra da karşısındaki çocuğa döndü. Koluna dokunup güldü.

"Görüşürüz o zaman" dedi. Sonra da yanımdan geçti. Başını kaldırıp yüzüme bile bakmadı.
Yanımdan öylece geçip sınıfına doğru yürüdü.

Neydi şimdi bu tavrı? Bu çocuk kendini ne sanıyordu da böyle davranıyordu.
Sanki benden hoşlanması benim suçum.
Salak çocuk.
Yüz verdim ben buna. Şimdi beni görmezden geliyor. Hah

Kardeşimin yakın arkadaşı olmasa gösterirdim ben ona.

Emreden sonra çocukta arkadaşını dönmüş gidecekti ki beni gördü. Birkaç saniye durdu.
Sonra da başıyla selam verip yanımdan geçti.

Derse şimdi aklımda bu düşünceler ile girecektim. Söylenerek sınıfa doğru çıktım.
Sikeyim böyle işi.

Bir Adım SonraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin