505/ Texting

0.8

Nil: Günlük bir bilgi dozu ile geldim. 5 ay boyunca beraber aynı odada kalmıştık. (dövülmeden önce)

Nil: Uyurken horluyordun.

505: Ben horlamam.

Nil: Yuh ya, bir buna itiraz etmediğin kalmıştı.

Nil: Gerçekler acıdır aşko.

505: Aşko ne kızım.

505: Kuşum diyeceksin.

Nil: Tamam Bora Kuş.

505: Afferim bıcırık.

Nil: Ne zaman evleniyoruz?

505: Karşıma çıktığında.

Nil: Karşına çıkarsam direkt nikah dairesine mi 😋

505: İlk bi beş çayı içeriz Esra Erol gibi.

Nil: Ben kahve içerim ama

505: Nil yapma şunu kendine be

Nil: Sen suscan muzaffer

505: Muzaffer ne kızım! O ne öyle.

Nil: Tamam Borakuş ne atar yaptın.

505: Neyse bıcırık ben gidiyorum, işim gücüm var.

Nil: Allah kuvvet versin aşko

505: Allah beyin versin bıcırık.

(5 Saat Sonra)

505: *fotoğraf* (serumlu kol)

505: Bak serumlu kol fotoğrafı story atayım mı?

Nil: Bora ne oldu!

Nil: Ne storysi salak ergen

505: Yok bir şeyim.

Nil: Aynen o yüzden serum yedin zaten.

505: Ya bizim yeni askerlerden biri silahı kavrayamamış, sıktı bacağıma geldi işte.

Nil: Allah'ım bu nasıl bir normallik böyle!

Nil: Kafa mı geçiyorsun benimle?

Nil: Bora! GETİRME BENİ ORAYA!

505: Gelsene.

Nil: Bir çarparım görürsün.

Nil: Gerizekalı.

505: Ben ciddiyim, kimsem yok. Gel benim yanıma işte.

Nil: Ben oraya gelene kadar sen iyileşirsin.

505: Sanki Tokyo'ya çağırdık kızım, alt tarafı Hakkari.

Nil: Gelirim ama ben başka zaman gelmek istiyorum.

505: Ne zaman? Söyle?

Nil: Bi zaman işte, düşünmedim.

505: Biliyor musun? Beni kimse yolcu etmeye gelmedi göreve giderken,

505: Bu yüzden asla geri dönme hevesi ile gitmedim görevlere.

505: Buda benden bir bilgi.

Nil: Söz ben geleceğim bir dahaki görevine.

505: Söz mü?

Nil: Söz. Ispanak sözü. (16.55)

505; Peki sana az önce öğrendiğim şeyi söylesem? (19.35)

Nil: Söyle

505: İki haftaya göreve gidiyorum.

Nil: Ne

505: İki hafta sonra burada görmek istiyorum dersem çok mu?

Nil: Hayır da ben korkuyorum karşına çıkmaya.

505: İki hafta var, sadece geliş bileti al

505: Benim evimde kalırsın kimse yok çünkü.

505: Görev sonrası oturduğun şehre döneriz.

Nil: DönerİZ??

505: Seni bulduğumda bırakacağımı mı sanıyorsun?

Nil: Bırakmaz mısın?

505: Bırakmam merak etme.

Gergince ellerimi havluya silerek yansımama baktım.

Bora'nın beni gördüğü günü hayal ettim. Ya dış görünüşüm yüzünden orada bana bir kelime bile etmeden giderse.

Ya da beni gördüğünde dalga geçerse. Bunu yapacak bir adam değildi ama insan korkuyordu işte.

Banyodan çıkıp odama geçtim ve komidinin üzerinde duran çerçeveyi elime aldım.

Yetimhanede temizlikçi tarafından çekilen fotoğrafımız.

Bora ve ben.

Kameraya gülümsediğimiz.

Bora'nın bana sarıldığı fotoğraf.

Fotoğrafa biraz daha baktıktan sonra çekmeceye koydum ve yatakta cenin pozisyonu alarak duvarı izlemeye başladım.

Telefonuma düşen bildirim ile hızlıca telefonu elime aldım.

505: İyi geceler bıcırık.

Nil: İyi geceler Borakuş.

Mesajı kapattığımda sırıtmaya devam ediyordum. İlk defa bana gelen iyi geceler mesajı ile uyuyacaktım.

*

Biliyorum uzun bölüm istiyorsunuz ama bu kısa bir kurgu Şebeğim kadar uzun olmayacak. Belki özel bölümler ile uzatırım.

Yorum yapmayı unutmayın!

Seviliyorsunuz...