3: YAZAR AÇELYA

917 101 95
                                    

"Belki de kalbim seveceği kişiyi doğru seçseydi aşka da bu kadar lanet okumazdım?.. E herhalde tüm suç kalbimdeydi!"

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
❝Yazar Açelya❞

Yazdığım yeni bölümü anlık gelen bir hevesle yayınladım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yazdığım yeni bölümü anlık gelen bir hevesle yayınladım. Kitap istediğim değeri görmüyordu. O sırada benim istediğim değer: tüm dünyanın kitabımı okuması... Ama gerçek şu ki kitabı yayınladığım hesapta iki tane takipçim var. Ki onların biri de Selime teyze diğeri de Turan! Selime teyzenin durumu biraz farklı, telefonunu ele geçirip kendime destek olmuş olabilirim...

Allah razı olsun ya, hiç mi kimse yazdıklarımı okumaz? Yani güzelde yazıyordum bence. Gerçi bana kalırsa her şey mükemmeldi!

Derin bir nefes alıp oturduğum sandalyede geriye doğru yaslandım. Camdan dışarı baktığımda hava karanlıktı. Dolunay gökyüzünde ahenkle ışık saçıyor demeyi çok isterdim ama gökyüzünde ay bile görünmüyor anasını satayım. Ay'ı geç yıldız bile yok.

Bana gece ilham daha çok geliyor. Böyle çok uykum geliyor, gidip yatıyorum yerime sonra bir bakıyorum aklıma bir şeyler geliyor. Yani anlamıyorum ki ben de, o kadar gün içinde ben bir şeyler bulmak için bir yerlerimi yırtarken sen niye ben uyuyacağım anda geliyorsun? Ulan birde insan mayışıyor ya hani yatınca, o sıra kalkıp da nasıl yazayım ben? Ben altıma işeyecek duruma gelene kadar zor durumda kalmadığım müddetçe gece kalkıp da tuvalete gitmeyen bir insanım. Gece yatınca ilham geldi diye, daha yeni ısıttığım yatağımdan mı kalacağım? Delirmiş olmam lazım bunun için...

Ayağa kalkıp bilgisayarı kapattım ve yatağıma geçip uzandım, hikâyemin devamını defterime yazmak istiyordum. Bu defterin hala neden bana verildiğini de anlamış değildim. Yani bir de kadın gece gece birden karşıma çıkıp "Al yaz buna," diye tutuşturdu elime sonra da siktir olup gitti.

E tabii bende fazla sorgulamamış ve defteri kullanmaya başlamıştım. İçine hikâyelerimi yazıyordum. Ne de olsa bedava defterdi, sorgulayıp da elime ne geçecek? Defter olmuş zaten 50 TL mi ne? Bedava defterdi işte, kullanırım deyip sakladım.

"Görünmez bir el vardı boğazında. O elleri tutup ayırmak istiyordu kendinden, ayırmalı ve bir daha kendini sıkmasına izin vermemeliydi. Ama bu eller onun boğazına sanki zincirlerle bağlıydı. Kendini çekmeye çalıştıkça zincirler daha da sıkılaşıyor, canını yakmaya devam ediyordu. Kurtulmak istiyordu bu duygudan. Adamın tekrar onu kollarına almasını ve öpmesini, onu uyandırıp sinir etmesini istiyordu. Ama adam uyanmıyordu ve bir daha da asla uyanmayacaktı da..."

Saat kaça kadar yazdım bilmiyorum ama uyuyakalmıştım. Sabahına ise telefonuma gelen bildirimlerin sesiyle uyandım. Bildirimin geldiği uygulamayı sildim direkt. O sıra sessize almayı akıl edemedim de...

Normal uyanma saatim geldiğinde de (13.30) yatakta doğrulup sırtımı yatağın başlığına dayadım ve telefona uzanıp elime aldım. Uygulamayı yeniden indirmem gerekiyordu.

SENİ SEÇTİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin