Asriyal adında küçük, sevimli ve renkli canlıların bulunduğu bu boyutta her bir asriyalin tek bir görevi vardı. Her yıl yeni yetişkin olan bir asriyal bu iş için görevlendiriliyordu. Görevleri ise dünyaya gidip seçilen kişiye şans defterini verip ha...
"Sessizlikler içinde biriken sözler zamanla oluşur keskin zehire."
YİRMİ İKİNCİ BÖLÜM ❝Moda İkonu Kuzenler❞
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Aynanın karşısında kendine bakarak kravatını takmaya çalışan Turan'ı kalçamla kenara doğru itelerken aynı şekilde o da bana karşılık veriyordu. Tanrı aşkına bu ayna niye bu kadar dar! İki kişi bir aynayla yetinmeye çalışıyoruz.
"Yav Turan çekilsene kenara! Zaten bir gömlek bir pantolon giymişsin hâlâ aynaya bakmaya çalışıyorsun!" Ceket giymeyi sevmiyor salak, gerçi böyle de ayrı karizması var ama neyse. Bir gömlek ve pantolon giymiş hâlâ aynaya bakmak için uğraşıyor!
"Senin boya badana yapmanı mı bekleyecektik?"
Onu itmeye bir son verip durdum ve yüzüne hayal kırıklığı ile baktım. "Boya badana ha? Şuncacık makyaj malzemesi olan bir kıza da bunu demezsin be!"
Benim konuşmamı taklit ederek "Şuncacık makyaj malzemesiyle" dedi ve beni taklit etmeyi bıraktı "neler neler yaptığını görmesem sana inanırdım. Bir malzemeyle bile tüm malzemelerinin yapacağı işi yapıyorsun."
"Biz buna yetinmek diyoruz kardeş, bilmem bilir misin?"
İçeriden Filiz teyzem ve anneannemin sesi gelirken anneannemle konuşmak için ikimizde aynayla olan savaşımıza bir son verip teyzemin yanına gittik. Her akşam, saati de mübarek hiç değişmiyor, anneannem ve Mustafa dayım whatsappdan görüntülü arayıp konferans yapıyorlar. Her akşam da maşallah konuşacak muhakkak bir konu buluyoruz. Yemeklerini yer yemez telefona koşan sevgili ailem bizi görüntülü aramadan edemiyor...
Filiz teyzemin arkasına geçip biz de ekranda göründüğümüzde anneannem "Açelya'm, güzel kızım" diyerek bütün güzel övgüleri saymaya başladı. Omzumu dikleştirerek ben onu dinlerken Turan "Hiç zaten bizi övme ha nene, varsa yoksa Açelya!" dedi.
"Sana da gelecek sıra dur oğlum girme kızımla arama!" Nenemin aksanı beni benden alıyor var ya... Biricik nenem, canım nenem, sevgim kabardı yine...
"Bak Filiz ne güzel olmuş kızım, hiç yüzünde makyaj falan var mı? Doğal güzel benim kızım, maşallah!"
"Ya güzel nenem şunu sende yüzüme vurup durma, malzemem olsa bende sürüp püsleneceğim! Sanki keyfimden kullanmıyormuşum gibi konuşuyorsun" dedim gülerek. Gerçi olsa bile kullanmayı becerebilir miyim emin değilim. Yardım almadan olmaz, sirk palyaçolarına dönerim sonra.
"Kızım boş ver ne yapacaksın onları yüzüne sürüp de! Hep kanserolojik madde onlar! Sürüp sürme sakın!"
"Güzel nenem benim, canım nenem, zaten sürmüyorum sorunda o ya..."
Filiz teyzem ikimizi de şöyle güzel bir süzdü, "Hazır mısınız?" dediğinde başımızı salladık. Turan yakasını düzeltir gibi yapıp annesine göz kırptı. "Yeterince belli olmuyor mu" dedi.
