Asriyal adında küçük, sevimli ve renkli canlıların bulunduğu bu boyutta her bir asriyalin tek bir görevi vardı. Her yıl yeni yetişkin olan bir asriyal bu iş için görevlendiriliyordu. Görevleri ise dünyaya gidip seçilen kişiye şans defterini verip ha...
"Gece sessiz ve ayaz, yıldızlarsa çığlık atıyor. Bir köşede onları dinleyen ay kadar; yalnız ve üşümüş bir haldeyim..."
YİRMİ DÖRDÜNCÜ BÖLÜM ❝SEN DE Mİ?❞
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Artık stajyerliğimin kalan son iki haftasına geçiş yaptık. 3 ay nasıl gelip geçti inanın ben de bilmiyorum ama o 3 ayda neler neler yaşadık inanın hâlâ idrak edemiyorum. Son bir dava var elimizde ve yakalamaya çalıştığımız kişiler o kadar da kolay kişiler değil. Bir çetenin peşindeyiz. Ve onlar gerçekten de hiç masum insanlar değil. Kadın ticareti yapıyorlar ve Ateş onları içeri atana kadar peşlerini bırakmayacak gibi duruyor. Kadınları anladığım kadarıyla zorla çalıştırıyorlar ve eğer bırakmak istediklerini söylerlerse de onları öldürüyorlarmış. Tabii önce videolarını İnternete paylaşıp şantaj yapıyorlar. Onları yakalayamamamızın sebebi aslında çok basit. Acayip derecede zenginler ve işlerini profesyonel bir şekilde yapıyorlar. Arkalarında asla bir iz bırakmıyorlar. Ki bilirsiniz paranın çözemeyeceği hiçbir şey yoktur. Onları nasıl suçüstü yakalayacağımıza dair hiçbir fikrim yok...
-
Arabanın içinde durmuş çete başları olan Selim alçağının dışarı çıkmasını bekliyoruz. Yaptıkları iş yasal olarak görülebilirdi ta ki birkaç gün önce onlardan kurtulmayı başaran Gülse sayesinde tüm gerçekleri öğrenmiştik. Bir kişinin anlattıkları ile onları hapse atamazdık belki ama pusu kurup onları oyuna getirebilirdik. DURUN LAN ÇOK HEYECANLANDIM! Filmlerdeki gibi bir sahne hayal ettim şu an!
Bak yine kendi kendine yükselip heyecanlandın, kimse seni tutmuyor da? Tutsanız iyi olurdu ama.
Günlerdir onları yakalamak için her türlü yolu denedik. Hatta Ateş arama emri bile verdi ama bu daha çok onların gözüne batmamızı sağladı çünkü ellerindeki veriyi o kadar iyi koruyordular ki geldiğimiz gibi geri gitmemiz bir oldu. Daha doğrusu ben gitmemiştim ama gitmişim gibi anlatmamda bir sorun olmaz bence.
-
Stajyerliğimin bitmesine son 12 gün var ve biz hâlâ o piç Selim'in yakalanması için uğraşıyoruz.
"Bir fikrim var ama kabul eder misiniz bilmiyorum" dedim Ateş'in gözlerinin içine bakarak.
Sıkıntılı bir şekilde nefes verdi ve yoğunluğumuzdan dolayı bir süredir tıraş etmediği sakallarını kaşırken "Dinliyorum" dedi.
"Şirketin bir çalışana ihtiyacı olduğunu öğrendim ve gidip bir başvuru yaptım." Kaşları çatılmaya başlarken gülümseyerek devam ettim. "Ve kabul ettiler."
Savaş'a doğru baktığımda başını onaylamaz bir şekilde gülerek iki yana salladığını gördüm. Tabii onun sayesinde kabul edildiğimi de söylemezsem olmaz. Bu tür şeylerde eli nasıl oluyor da bu kadar uzun olabiliyor anlayamıyorum. Başvuru yaptığımı bile ona söylemeden kendisi öğrenmiş ve artık ne yaptı etti bilmiyorum ama onun sayesinde beni işe aldıklarını biliyorum. Tabii bir de beni oraya gizli kimlikle sokmuş? Bu niye benim aklıma gelmedi lan! Az kalsın gerçek kimliğimle girmeye çalışacaktım.
