29.Bölüm

834 72 41
                                    

Önceki bölümü atlamayın lütfen...

Okul bitmiş, üniversite sınavlarına girecekti milyonlarca genç. O gençlere, Uluç, Korhan ve Cemil de dahildi.

"Al bakayım şunları." dedi annesi Korhan'a, elindeki şekerleri uzatırken.

"Bu ne anne?" dedi Korhan. Çok gergindi. Sınavda, bir şey yapamamaktan ve Uluç'la aynı okulu kazanamamaktan korkuyordu.

"Okunmuş şeker evlâdım." dedi. "Zihin açar. Bunlardan yemeyi ihmal etme." dedi. Korhan, başıyla onayladı annesini ve küçük şekerlerden ağzına attı bir tane. Annesine güveniyordu. O bir şey diyorsa, vardır bir bildiği diye düşünüyordu.

"Siz gidebilirsiniz. Aslında gelmenize de gerek yoktu." dedi Korhan, annesiyle abisine. Babası, uzun yola çıktığı için yanında değildi ama arayıp, başarılar dilemişti oğluna.

"Sen sınava gir de. Biz gideriz." dedi abisi. Korhan başıyla onayladı ve saatine baktı. Biraz daha vakit vardı. Bu sırada da Uluç'u arayabilirdi. Sesini duymak, gerginliğini alırdı.

"Ben bir Uluç'u arayayım." dedi ve kenara çekildi. Korhan da ailesine açıklamıştı yönelimini. Annesi zaten Uluç'u tanıyordu ve çok sevmişti. Bu yüzden, oğlu adına seviniyordu. Çocuklarının mutlu olması, anne ve babasını da mutlu ediyordu. Bu yetiyordu onlara.

Korhan, bir kenara geçmiş, Uluç'u aramıştı. Hem sesini duymuş olacaktı hem de gerginliğini atacaktı üstünden. Uluç'un numarasını rehberden buldu ve aradı. Kısa bir çalıştan sonra, açıldı telefon.

"Korhan?" diyen sesi duyunca, yüzünde gülümseme belirdi Korhan'ın. Bekletmeden cevap verdi sevgilisine.

"Nasılsın?" diye sordu direkt. Gerginliği biraz da olsa azalmış gibiydi.

"Gergindim. Sesini duyana kadar." dedi. Korhan'ın yüzündeki gülümseme daha da büyüdü, aldığı cevapla. "Sen nasılsın?" diyen sevgilisine cevap verdi.

"Ben de gerginliğimi atmak için seni aradım aslında. Sesini duymak iyi gelir diye. Tam da düşündüğüm gibi oldu." dedi. Uluç'da gülümsüyordu o anlarda. İki sevgili, birbirlerine ilaç gibi geliyordu.

"Kesinlikle çok iyi oldu. Ama şimdi kapatmam gerekiyor. İçeri alıyorlar bizi. Başarılar bitanem. Seni çok seviyorum." dedi ve Korhan da aynı şekilde cevap verdi.

"Başarılar. Ben de seni çok seviyorum." dedi ve kapattılar telefonu. Korhan, telefonunu tamamen kapatıp, abisine teslim etti. "Buradasınız madem. Sende dursun." dedi. Abisi, telefonu cebine koydu ve kardeşinin omuzunu sıktı destek olur gibi.

"Çok çalıştın ve başaracaksın. Korkma." dedi kardeşine. Korhan gülümsedi ve okula doğru ilerledi. Çok heyecanlıydı. Annesinin verdiği şekerlerden bir tane daha attı ağzına ve sınavının olduğu sınıfa yöneldi.

***

Korhan, sınavını bitirip okul binasından çıktı. Banklarda göz gezdirdi ve hemen annesiyle abisini gördü saniyeler içinde. Annesi ve abisi ayaklanıp Korhan'a baktılar. Aynı anda, aynı soru döküldü dudaklarından.

"Nasıl geçti?" dediler. Korhan, başının ağrıdığını hissediyordu ama yine de cevap verdi.

"İyiydi sanırım bilmiyorum." dedi ve başını tuttu. "Başım ağrıyor. Bir an önce eve gidelim." dedi. Abisi, telefonunu çıkarıp, Korhan'a verdi ve okuldan çıktılar. Arabaya binip, eve doğru yola çıktılar. Korhan da bu süre zarfında telefonunu açıp, Uluç'a mesaj atmıştı bile. Ama mesaj tek tik olduğu için, hâlâ sınavda olduğunu düşündü ve daha fazla bir şey yazmadı.

Yaklaşık yarım saat sonra, Uluç'da sınavdan çıktı ve hemen telefonunu açtı. Peşpeşe gelen mesajlarla gülümseyip sevgilisine cevap yazdı ve o da abisiyle birlikte eve döndü.

***

Sınav akşamı, Korhan'ın evinde toplanmıştı gençler. Korhan'ın anne ve babası, köye gitmişlerdi. Turan ve Korhan evde kalmış, bu zamanları sevgilileriyle değerlendirmek istiyorlardı.

Cemil, Turan'ın hemen yanında oturuyordu. Turan'ın kolu, Cemil'in omuzundaydı. Turan, yönelimini açıkladıktan sonra, Cemil'le ilişkisi olduğunu da açıklamıştı. İlk duyduklarında herkes şaşırsa da, sonradan alışmıştı herkes.

Korhan'la da Uluç yan yana oturuyordu. Uluç'un kolu, Korhan'ın omuzundaydı. Televizyonda bir film vardı ama filmi izlemiyordu kimse.

"Bugün Akın'ı gördüm." dedi Cemil. "Sınav için aynı okula düşmüşüz. Benden özür diledi. Yaptıkları için pişman olmuş." dediğinde, Korhan istemsizce 'Biliyorum.' diye mırıldandı. Geçenlerde, ona da mesaj atıp özür dilemişti. Uluç'a bahsetmişti Korhan bundan. Çünkü Uluç'dan hiçbir şeyi saklamak istemiyordu. Uluç her ne kadar sinirlense de, Korhan'ın bir öpücüğü yetmişti sinirini almaya.

"Neden birden pişman olup herkesten özür diler oldu bu çocuk anlamıyorum?" dedi Uluç, kaşları çatık bir şekilde. Korhan, aklına gelen ilk şeyi söyledi.

"Belki o da bir erkeğe aşık olmuştur ve bize söylediklerinden utanmıştır. Ne kadar yanlış olduğunun farkına varmıştır." dedi. Cemil, kolasını yudumlamadan önce cevap verdi.

"Bize o kadar caz yaptıktan sonra, gerçekten de umarım bir erkeğe aşık olmuştur da sürünür biraz." dedi. Turan, kolunun altında duran sevgilisine baktı.

"Argo konuşur muydun sen ya? Neler de biliyormuş?" dedi sırıtarak. Cemil, sevgilisine bakıp gülümsedi.

"Ne sandın bebe? Senin gibi on tane çıkarırım cebimden be." dedi alayla. Turan, yüzündeki sırıtışı bozmadan yaklaştı sevgilisinin kulağına doğru.

"Bunu gece hatırlatayım o zaman sana. Hm?" dedi ve boynuna doğru üfleyip geri çekildi. Cemil, duyduğu şeylerle öylece kalırken, ateş bastığını hissediyordu. Turan'ın ılık nefesi bedenini yakmıştı sanki. Yutkunup, sevgilisine baktı bir şey demeden. Turan, Cemil'in gözlerindeki ifadeyi görünce, kendini geri çekti sırıtarak.

Korhan ve Uluç'da kendi arasında fısıldaşıyordu o sırada. Cemil, arkadaşlarına bakınca, az önceki konuşmaya tanık olmadıklarını anlayıp derin bir nefes aldı ve kolasından yudumladı. Zira, yanındaki adam yüzünden alev alev yanıyordu.

Saatler sonra, uykusu gelen gençler, odalarına çekilmişti. Uluç, Korhan'ın odasında, Cemil'de Turan'ın odasında yatacaktı.

"Yoruldum." diyerek, sırt üstü bir şekilde, yatağa attı kendini Korhan. Gözlerini de kapatmıştı. Uluç, sevgilisine baktı ve üstüne doğru uzandı. Korhan, üstünde hissettiği baskıyla, gözlerini açtı ve sevgilisiyle göz göze geldi.

"U-Uluç..." dedi fısıldar bir tonda ama devamını getiremedi. Uluç, dudaklarını Korhan'ın dudaklarına bastırarak susturdu Korhan'ı. Uzun ve derin bir öpücük verdi sevgilisine.

Korhan'da, ellerini Uluç'un boynuna doladı ve öpücüğe karşılık verdi. Bir süre sonra dudaklarını ayırıp, birbirlerine baktılar. İkisinin de gözlerinde aynı arzunun ateşi vardı. Uluç, Korhan'a doğru eğildi ve boynuna derin bir öpücük bırakıp, kulağına fısıldadı.

"Emin misin sevgilim?" dedi. Korhan, boynuna ulaşan sıcak nefesle titredi ve yutkunup, cevap verdi.

"Fazlasıyla eminim... Sevgilim." dedi ve elini Uluç'un boynuna atıp, fitili ateşledi. Gece, uyumak için çok uzundu ve iki sevgili, geceyi birbirlerini keşfederek geçireceklerdi.

Finalee adım adım...

Yorumlarınızı bekliyorum 🦋

O BENİ ANLADI (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin