2.Bölüm

1.5K 136 119
                                    

İyi okumalar

Önceki bölümü atlamayın lütfen...

Bütün gün, okul çıkışını beklemek zorunda kalmıştı Korhan. Çıkış saati yaklaştıkça, heyecanı da büyümüştü bir çığ gibi. Haksız da sayılmazdı heyecanlanmakta. Sonuçta, hoşlandığı kişiye açılacaktı ve bu kişi erkekti. En gizli sırrını da, öğrenmiş olacaktı biri.

Okul dağılırken Korhan, okulun dışındaki bankta, Akın ve grubunu gözlüyordu. Gördüğü anda, kenara çekip anlatacaktı her şeyi. Birkaç dakika sonra, Akın ve grubu, okuldan çıkmışlardı. Korhan, onları görünce ayaklandı ve Akın'a seslendi.

"Akın!" dedi, fazla yüksek olmayan bir ses tonuyla. Akın ve arkadaşları, Korhan'ın sesini duyunca durdular. Akın, Korhan'a baktı ve cevap verdi.

"Evet?" dedi. Korhan, yutkunarak konuştu. Heyecanla birlikte, korku da vardı artık. Akın'ın soğuk çıkan sesi, Korhan'ı korkutmuş, umutlarına balyoz darbesi gibi inmişti.

"Bir şey konuşmak istiyorum seninle." dedi. Akın ve arkadaşları anlamasa da, Akın nedenini bilmediği bir şekilde, merak ediyordu. Bu yüzden, Korhan'ın yanına doğru adımladı ve tam karşısında durdu.

"Ne konuşacaksın?" diye sordu. Korhan, tekrar sertçe yutkundu ve konuşmaya çalıştı.

"Ben... Şey..." diye geveledi ama cümle kuramadı. Akın'ın meraklı ve sabırsız bakışlarını görünce, tekrar konuşmaya çalıştı. 'Birden söylemek en iyisi.' diye düşündü ve konuştu tekrar. "Senden hoşlanıyorum." dedi. Akın'ın dudakları arasından anlamsız bir kelime döküldü birkaç saniye sonra.

"Ha?" dedi şaşkınlıkla ve birkaç saniye içinde idrak ettiği şeyle, kahkahalarla gülmeye başladı. Resmen katıla katıla gülüyordu şu an. O gülüyordu ama Korhan ağlamak üzereydi.

"S-sen ben-den hoşlanıyorsun. Öyle mi?" diye sordu kahkahalarının arasından. Korhan sessiz kalmış, başını öne eğmişti. O sırada, Akın'ın arkadaşları, neye bu kadar güldüğünü merak edip, ikilinin yanına geldi.

Akın, arkadaşlarını görüp, gülerek konuştu. Korhan ise, utancından yerin dibine girip, orada kalmak istiyordu. Ne demeye söylediğini bile bilmiyordu!

"Gelin beyler gelin." dedi Akın, arkadaşlarına. Korhan'ın yanına gidip, elini omuzuna koydu. "Korhan beyimiz benden hoşlanıyormuş." dedi yüzünü buruşturarak. Arkadaşları, şaşkınlıkla bakıyordu ikiliye. Akın, tekrar konuşmaya başladı. "Kendine bakmadan, benden hoşlanıyormuş. Sen kim benden hoşlanmak kim? Tosun paşa." dedi alayla. Sarf ettiği sözler Korhan'ın kalbini acıtıyordu. Sevmeyebilirdi ama böyle aşağılaması, çok incitti Korhan'ı.

Korhan, kendine daha fazla mani olamadı ve gözlerinden yaşlar süzülmeye başladı. Aşağılanmak, çok acıtmıştı. Üstelik bunu, hoşlandığı kişi yapıyordu. Hem de arkadaşlarının önünde.

"Ne? Şimdi de bir bebek gibi ağlıyor musun?" dedi ve güldü. Arkadaşları da güldü ama içlerinden biri gülmüyor, Korhan'ın haline üzülüyordu. Akın'a da, öfke duyuyordu içten içe, Uluç...

"Yeter artık Akın. Sevmiyorsan kes bitsin. Aşağılamaya hakkın yok." dedi, Uluç sinirle. Akın, anlık olarak arkadaşına baktı ama takmadan devam etti.

"Bana bak tosuncum. Ben ibne değilim. Erkeklere ilgi duymuyorum. Ha şayet ibne olsaydım, sana yan gözle bile bakmazdım." deyince, Korhan bir şey demeden, hıçkırarak ağlamaya başladı ve uzaklaştı yanlarından. Korhan giderken, arkadan sesler duyuyordu ama umursamadan yürümeye devam etti.

"Sen ne yaptığını sanıyorsun amına koyayım?! Niye piç gibi davranıyorsun? Ne yaptı o çocuk sana? Saf duygularıyla gelmiş karşına çıkmış. Sen niye pislik gibi davrandın?" diye bağırdı Uluç. Akın, yaptığından büyük bir utanç ve pişmanlık duysa da, kendini savundu.

"Yerini bilsin diye." dedi. Uluç, duyduğu şeyle daha çok sinirlenip, tıslar gibi konuştu.

"Siktir lan! Sana mı kaldı?" deyip, diğer iki gence baktı. "Ya siz? Siz ne demeye güldünüz? Çok mu komik bir erkeğin hemcinsini sevmesi?" dedi ve Cemil'e baktı. Üstüne basa basa sordu tekrar. "Çok mu komik Cemil?" dedi. Cemil'in eski sevgilisi erkekti ve bunu sadece Uluç biliyordu. Cemil, Uluç'un sözleri üzerine, başını öne eğip, yutkundu sadece. Çok utanıyordu.

"Sende mi onun gibisin? İbne misin?" diye sordu Akın. Uluç, Akın'a bakıp duruşunu dikleştirdi ve cevap verdi.

"Velev ki ibneyim? Sana ne amına koyayım?!" dedi. Akın öylece bakarken, Uluç ilerlemeye başladı. Bir iki adım sonra durup, arkasındaki üç gence baktı. "Artık bana selam bile vermeyin. Fobiklerle işim olmaz." dedi ve yürümeye başladı.

Korhan bebeğim 🥺

Uluç aşk adam 💙

Akın şerefsiz arkadaşlar, sövebilirsiniz...

Yorumlarınızı bekliyorum 🦋

O BENİ ANLADI (BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin