Keyifli okumalar!
Aresin anlatımından;Berranın bana attığı mesajlardan sonra dayanamamış yanına gitmiştim.
Ona sarılmıştım. Ona sarılmam ona iyi geldiği kadar bana da iyi gelmişti.
Ona bir şey olma düşüncesi bile beni üzüyor, kalbimi acıtıyordu.
Evde tek başınayken acılarından kaçamıyordu. Annesi eve geç gelip erken gidiyordu. Onu hiç görmüyordu bile.
Bazen düşünüyordum da bir annenin olmaması mı yoksa ölmesi mi çok kötüydü?
Evet. Berranın annesi yoktu. Hiç anne sevgisi görmediği için annesi yok sayılırdı. Kadının yaşamasının bir önemi yoktu.
Berra benden ayrılmasıyla elleriyle yüzünü kapatmıştı.
Bir elimi omuzuna diğer elimi ise ellerinin üzerine koyduğumda "Daha iyi misin?" diye sormuştum. Ellerini çekmeden "Evet. Sadece bi' lavaboya gidip elimi yüzümü yıkamam gerek. Sen içeri geç." dediğinde durumu anlamıştım.
Gülümseyip "Her halinle güzelsin zaten neden benden gizleme ihtiyacı duydun ki?" dedim.
Utanmıştı. Hemen banyoya doğru koşmaya başlayınca arkasından gülmeden edemedim.
Oturma odasına gittiğimde arkamdan gelince sonunda güzel yüzünü görebilmiştim.
Ona gülümseyerek baktığımda hafifçe gülümseyerek yanıma gelmişti. Koltuğa oturduğumda onu yanıma çağırmıştım. Başını göğsüme koyduğunda beni sarhoş eden kokusunu içime çekmiştim.
"Biraz böyle kalalım." dediğimde onaylayan bir mırıltı çıkarmıştı.
Dayanamayıp kafasına tüy kadar hafif bir öpücük kondurmuştum.
Birden "Ares? Ben sevilmeyecek biri miyim?" diye sorduğunda kaşlarımı çatmıştım.
"Bunu nereden çıkardın?"
"Bir yerden çıkarmadım. Sadece annem... annem neden beni hiç sevmedi? Onu bir türlü anlayamadım. Benden ne istediyse hep yaptım, sırf o istedi diye derslerime çok çalıştım ve yüksek notlar getirdim, o mutlu olsun diye ev işlerini ona bırakmadım, o yorulmasın diye yemekler yaptım ama o beni hiç sevmedi." sesi sonlara doğru kısıldığında annesine sövmemek için kendimi zor tuttum.
"Sevmediğini nereden çıkardın? Belki seviyordur." dediğimde göğsümdeki kafasını kaldırıp benimle göz göze geldi.
"Sevse beni görmemek için evden gider miydi?"
Haklıydı.
"Haklısın. Bunu hiç onunla konuştunmu peki?"
"Hayır."
"Bence bunu ona söylemelisin. Belki de bazı şeyler yüzünden kendini suçluyor? Bunu nereden bilebilirsin ki?" dediğimde "Haklısın." demişti.
Açık kahve gözlerine hayranlıkla bakmaya devam ederken "Bir daha sevilmediğini düşünme. Ben seni seviyorum." dedim.
Bu dediğimle gülümseyip "Sana ne kadar teşekkür etsem az. İyiki varsın. Bende seni seviyorum sevgilim." demişti.
Sevgilim.
Yüzüme aptal bir gülümseme yayılırken saatin on iki buçuk olduğunu fark etmiştim.
"Yarın erken kalkacaksın. Hadi uykuya güzelim."
Gülümseyince onu mutlu etmenin ne kadar kolay olduğunu fark etmiştim.
"Tamam. Gidecek misin şimdi? Lütfen gitme." dediğinde yüzünü bir korku ifadesi kaplamıştı.
"Yok. Sen uyuyunca giderim."
Bu dediğimle yanağıma tüy kadar hafif bir öpücük kondurup yatak odasına doğru gitmeye başladı.
Elimi yanağıma koyduğumda aptal aşıklar gibi gülümsüyordum.
Arkasından odasına gittiğimde yorganı kafasına kadar çekmişti.
Utanmıştı. Utanınca bu kadar tatlı olması normal miydi?
Yatağının yanına oturduğumda kapı sesi duymuştum. Biri mi gelmişti?
Berra hemen kalkıp bana "Burada bekle. Hemen bakıp geliyorum." demişti.
Odadan çıktığında ise kimin geldiğini merak etmiştim.
Berranın içerden gelen "Anne?" diyen sesini duyduğumda rahatlamıştım.
Onları yalnız bırakmaya karar verip evden sessizce çıkarken Berranın bana bunun için kızmamasını umuyordum.
💣💣💣
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAZARIM! ~ TEXTİNG
Teen FictionRastgele numaraları sallayan bir kızın konuşmaya başladığı kişi hayatını derinden etkileyecektir. B: Fazla üzülmemek için hayal kuramıyor olmam çok acı... B: Hiçbir şeyi takmadan yaşayabilsem keşke B: Çok fazla keşke var hayatımda B: İyikim olur mu...