A Farewell To Arms

351 19 184
                                    

"Bir daha karşıma çıkma!..."

"Karşıma çıktığın güne şükürler olsun..."

"Şükürler olsun..."

"Son bakıştaki o gözler kaldı aklımızda..."

"Fethi!..."

"Dün başaramadılar, bugün başaramadılar, yarın da başaramayacaklar, komutanım..."

"E-Eylem... Gonca'm sana, sen Allaha emanet..."

"Hayır, hayır... Fethi! Nereye gidiyorsun?! Fethi gitme!..."

"Evlenecektik lan biz! Çocuğumuz olacaktı! Kime sarılacağım ben şimdi?!... Kiminle yaşlanacağım?!... Kiminle uyuyacağım?!... Napıcağım?!... Napıcağım?!..."

"Eylem'im, uykusuz gecelerinde muhakkak yanımda olacağım ben..."

"Ben Fethi'den ayrı aldığım her nefesin, her an acısını çekiyorum... "

"Çok doğru bir adamı sevmişim, her şey için iyi ki dedim. Bin kere daha aşık oldum sana..."

"Bir gün tekrar buluşacağız. O güne kadar seni hep çok seveceğim. Bunu sakın unutma!..."

***************************************

Genç kadın tüm bunları bir film şeriti gibi rüyasında kabus şekilde görür. Kafasını sağa sola salladıktan sonra, aniden kan ter içinde kalkar ve gözleri açarak "Hayıır!" diyerek acıyla bağırır ve ağlamaya başlar. Korkudan nefesi kesilmiş gibiydi. Sanki bu gördüğü rüya kabus değildi, gerçekti bu olaylar. Adam kadının bu halini uykulu halde görür ve aniden kendine gelir gözlerini büyüterek, saçını okşayarak: "Canım iyi misin?" Sevdiği kadına bir bardak su vermeye çalışır, ama kadının elleri titrer. Adam suyunu içirttikten sonra sarılır: "Güzelim n'oldu? Neden ağlıyorsun, kabus mu gördün?"

Kadın da adamı hiç bırakmayacak şekilde sımsıkı sarılır ve bir şey demeyerek kafasını "evet" anlamında onaylar. Sevdiğinin kokusunu içine çekerek sakinleştirmeye çalışıyordu. Adam daha yeni nişanlandığı sevgilisinin saç uçlarından öper, sırtını sıvazlayarak sakinleştirmeye çalışır: "Geçti bitanem, geçti". Adam sevgilisinin alnındaki terini temizleyerek: "Korkma Eylem, kabus gördün sadece". Derin derin nefes almaya çalışır.

Kadın hâlâ kabusun etkisindedir, göz yaşları şiddetlenir ve başını sallayarak: "hayır hiç normal değildi, Fethi. Gerçek gibiydi". Bir elini karnına koyar, bir eliyle de sevgilisinin elini tutarak sözüne devam eder: "Çok korktum. Resmen bizi yalnız bırakıp gidiyordun".

Genç adam durumu anlamış halini, sevdiğinin yüzünü avucunun arasına alıp ve ağladıkça güzelleşen kara gözlerine bakarak: "Canıım hamilesin. Biraz da son operasyondan etkilendiğin için böyle kabus görmen normal. Ben senin yanımdayım... yanınızda olacağım ben. Söz veriyorum, sizi asla bırakmayacağım Eylem. Sizi bir yere bırakıp, hiç gitmek niyetim yok. Biz hep birlikte olucağız. Hadi kendini de, Mercimek'imizi de üzme".

Nişanlısının son sözleri ile sakinleşir ve yüzündeki hafif gülümseme ile karnını okşayarak: "Ya Fethi, Mercimek'imiz büyüdü 4.5 aylık artık. Hem de ona biz bir isim koyduk. İsmi Zeynep olacak".

Adam kıkırdayarak elini kadının karnına koyarak: "Kusura bakmayın, Eylem hanım. Mercimek'imiz kaç aylık olursa olsun, kaç yaşına gelirse gelsin. Zeynep benim ilk gün tanıdığımdan, hissettiğim andan beri Mercimek olarak kalacak her zaman". Kızını hissederek seslenir ve tek kaşını kaldırarak: "haksız mıyım babacım?! Sen bitane prensesimsin benim". Kadın adama ne diyeceğini bilemez ve sadece kafasını sallar. Sevgilisi kadının yanağına okşayarak: "daha iyi misin?" Biricik nişanlısı gülümseyerek: "evet, iyiyim. Sen yanımda olduğun sürece daha iyi olacağım".

Tarifsiz aşk hikayeleri... *EyFet*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin