Ben baygın halde yatarken beni hızla kucağına aldın ve arabaya götürdün arka koltuğa yatmamı sağladığında gözlerim kapanıyordu. Anlamsız bir uyku bastırmıştı ve yavaşça gözlerimi kapamama sebep oluyordu. Belkide benim sonumda babam gibi olacaktı. Oda bir kurşun tarafından vurulmuş ve ölmüştü. Oysa en iyi mafyalardan biriydi. Kim bilir, belkide annem onu terk ettiğinde onu yaşatacak bir şey kalmamıştır.. Belki Babamda benim sende hissettiğim gibi yaşama isteğini annem de hissediyordur. Umarım bizim sonumuz onlar gibi olmaz.. Ben seni annemin babama yaptığı gibi bırakıp gitmeyeceğim sevgilim.. Yalvarırım, sende gitme. Başkalarından, başka olsun bizim aşkımız..
Arabaya binip çalıştırdın ve çok hızlı bir şekilde sürmeye başladın. Çok korkmuş görünüyordun. Konuşup seni sakinleştirmek istedim ama o kadar zordu ki.. Zar zor nefes alıyordum ama hatırladığım kadarıyla 1-2 kelime bir şeyler söylemiştim. Ne olduğunu kestiremiyorum, zaten zar zor hatırlıyorum.. Hastaneye vardığımızda beni hastane yatağına aldıklarından sonrası yok. Artık tamamen gözlerimi kapatmış, hiç bir şey görmüyordum duymuyordum. Bir şey hariç..
Bir şeyi duyabiliyordum. Bi ses.. Müzik sesi.. Bu çok tanıdık bir müzikti. En sevdiğim parçaydı.. Evet, bu sesi tanıyordum.. Bu senin için kalbimde susmak bilmeyen müziğin sesiydi. Bir nota kadar net ve bir melodi kadar samimi bir ses..
Her geçen saniye ses azalıyordu ama tüm odağım ondaydı. İnan bana sevgilim, onun durmaması için elimden geleni yaptım. O sonsuza kadar çalacaktı bunu biliyordum.
Bir kaç saatin sonunda gözlerime dolan ışık ve bulanıklıkla gözlerimi sıkmıştım. Bi kaç kere kırpıştırdığım göz kapaklarımın ardından kısa bir süre sonra etraf netleşmeye başlamıştı. Gözümü açtığım ilk an karşımda bana endişeli ama mutlu gözlerle bakan seni gördüm.
Biliyor musun sevgilim? Gözümü açtığım ilk an seni yanımda görmek o kadar güzeldi ki. Merak ediyorum, ne kadar süre gözlerim kapalıydı? Beni ne kadar beklemiştin? Eğer hala gözümü açmamış olsaydım, beni beklemeye devam eder miydin? Şu açından düşüneceğim; benim yerimde sen olsaydın, seni ölsen bile beklerdim.. Çünkü kalbimde yaşattığım sen ölmediğin sürece hiç bir zaman ölmüş sayılmazdın. Kalbimdeki sana iyi bakacağım ve onu sonsuza kadar orada koruyacağım. Sonsuzluğun her saniyesinde kalbimde güvende olacaksın sevgilim..
Lucas'ta oradaydı. Oldukça sinirli görünüyordu. Bu siniri ne içindi? Evden kaçtığım için mi yoksa kendimi bir başkası için kurşunun önüne attığımdan mı? Bunu bilmiyorum, her ikisi içinde olabilir ama kızdığı her halinden belliydi. Yinede benim yorgunluğumu fark edip çok bir şey söylememişti. Onuda endişelendirmiştim. Bir arkadKorumamaşım daha gelmişti, bir süre korumam, arkadaşım ve sen aranızda tartışmıştınız diye hatırlıyorum. Lucas bu konuda seni suçluyordu. Ama sen suçlu değildin sevgilim. Konuşmak istedim, sesim çıkmadı. Bunun için üzgünüm, ama yorgun hissediyordum. Ancak şimdi söyleyeceğim. Bu senin suçun değildi. Sana aşık olan bu kalbim, en ufak bi zarar almana izin veremezdi..
Bir süre her şey normaldi, iyi olacak gibiydi ancak dikilen yaramın tekrardan açılıp kanamaya başlamasıyla tüm moralini yerle bir etmiştim. Beni tekrardan ameliyathaneye almışlardı. Bu seferki daha kısa sürmüştü üstelik çıktığımda baygında değildim. Doktor arada bi sargıyı değiştirmeye geliyordu. Belli bir sürenin ardından taburcu oldum ve doktor bi kaç ilaç, sargı bezi verdi ve sık sık yaramın temizlenmesi gerektiğini söyledi.
Ordan çıkıp ormandaki evine geri gittik. İlk baştaki halimize oranla ikimizde daha iyi gözüküyorduk. Sende bi rahatlama seziyordum. Her hareketin, her nefesin dikkatimi çekiyordu. Seni anlayabiliyordum ne düşündüğünü, ne hissettiğini..
O günün akşamında yine odandaydık ve sen tişörtümü hafif kaldırıp belimdeki sargı bezini yenilememde yardım ediyordun. Başta senden yardım istememiştim. Hatırladın mı? Ne kadar kötü göründüğünden bahsetmiştim. Kendini kötü hissetmeni istemiyordum yada senin için vurulduğumdan dolayı suçlu hissetmeni..
Yinede o akşam yaramı sen temizledin. Kötü hissetmiştin her halinden belliydi. Seni hiç tanımayan biri bile bunu bakışlarından anlayabilirdi. Yinede gözlerine bakmalarını istemiyorum sevgilim.. Çünkü korkuyorum. Gözlerindeki o koskoca evrende kaybolup sana aşık olmalarından korkuyorum. Seni kaybetmekten korkuyorum. Sözlü olarak hiç konuşmamıştık belki ama sen bana aittin. Bu hep böyleydi. Herhangi bir teklif yoktu belki ama kalbim kalbini hissediyordu. Beni sevdiğini hissedebiliyordum. Beni kimseyle paylaşmak istemediğini, kaybetmek istemediğini..
<3..
"Seni sonsuzluğun her salisesinde sevmeye devam edeceğim. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Querencia
RomanceKadın karar vermişti, anılarını sonsuzluşturacaktı... Sonuçta oda insandı ve unutabilirdi, unutmak istemiyordu. Aşkı ile yaşadığı tek bir anı, aldığı tek bir nefesi bile unutmak istemiyordu. Bu yüzden aşkına hediye edeceği o defteri hazırlamaya başl...