6

7.9K 474 34
                                    

     Gökmen bir süre durduktan sonra kahkaha atmaya başladı. Beş dakika boyunca güldükten sonra yaşaran gözlerini sildi.

   " Sen , Komando , Asena hiç güleceğim yoktu gerçekten . "

   " Sonunda resmiyeti kaldırdık demek .  Üniversiteden tanısıyoruz. Ahmet asker olduktan sonra ona sürekli komutanım diyerek takılıyordum da "

  " aynen komutanım. Asenayi bir anda görünce şaşırdım ben de "

 " Tamam asker sen gidebilirsin. "

  " Aaa o senin timin değil mi ? Gidip selam verelim " dedi Asena

   " gidelim bakalım "

  " Ahmet seninlede sonra görüsürüz artık. Instagramdan yazarım ben sana "

  " Tabi ko....Asena görüsürüz "

   Gökmen e bir kez daha selam verip oradan ayrıldı Ahmet.

   Az sonra cardaktaki timin yanına geldiklerinde Asena genel bir selam verdi. Bu kez pek konuşmadı. Timde ondan çok konuşan biri vardi. Cemal o kadar çok konuşuyordu ki. Çok neşeliydi. Sürekli askerlik anılarını anlatıyordu.
  Hilal ise geldiginden beri Asenayi inceliyordu. Kısladaki askerlerin hayran bakışlarını görmemek mümkün degildi. Kız güzeldi. Minyon ve zarif bir kızdı. Gerçi zayıf olmasına rağmen kollarındaki kaslar belli oluyordu belli ki spor yapıyordu. Itiraf etmek istemese de onu kıskanmıştı.

   Asena uzaktan babası ve yarbayı görünce gideceklerini anladı.

  " Ben gideyim artık. " dedi Asena

  " Hilal seni geçirsin."

  Hilal bir goz devirdikten sonra kalktı. Çardaktan çıktıktan sonra Asena Hilale gulümsedi.

  " Sanirım sizi konuşarak çok sıktım. Üzgünüm"

  Hilal de garipsemişti bu durumu. Fark etmişmiydi.

  " Benimle konuşmak istemediğininde farkındayım "

  " Yok öyle degil aslında .."

  " Hilal göründüğüm kadar aptal olmadığıma emin olabilirsin numaranı vermek istemediği fark etmediğimi düsünmedin herhalde. Neyse zaten bir daha görüsebilir miyiz bilmiyorum. "

  " Şey kusura bakma pek sosyal biri sayılmam "

  " Sorun değil. Neyse ben gideyim artik. Hoşcakal"

  Asena hizla babasının yanına gitti. Ikisi aracla çıkana kadar Hilal arkasından baktı. Gerçekten göründüğünden daha zekiydi bu kız. Hilal biraz vicdan azabı çekmişti. Istenmediğini fark etmişti demek . Kalbi kirılmış olabilir miydi ? Çardağa döndüğünde hala Asena muhabbeti geçiyordu

  " Kıza olayi anlat diyoruz istediğim çantayı alamadım diyor. Biraksan üç gün aralıksız konuşacak"

  " Üsteğmenim belli ki onunda yapisı böyle ."

  " hilal sen az önce asenayi mi savundun ?"

  " Daha iki kez gordügümüz kız fazla mı eleştirdik ? Bizden farklı görüşleri var diye önyargili davrandik sanki "

  " Ne dedi ki o sana az önce "

  " Istenmediğimi fark ettim. Bir daha görüşmeyiz dedi "
 
  " En azından biraz akıllıymış " dedi gökmen kıza karşi bir duvar örmüştü resmen. Önyargilardan oluşan bir duvar.

   Hilal cevap vermedi. Belki gitmeden önce bir kez daha görebilirdi Asenayı. En azından vicdan azabı çekmezdi. Üstelik uzun zamandır tim dısında kimseyle takilmamıştı.

   Asena eve döndükten sonra akşama sahneye çıkacağını söyledi babasına. Tugrul bey kizını sahnede de görmek istiyordu ama akşam bir operasyon vardı. Karakolda olmak zorundaydı. Bizzat operasyonlara katilmasa da en azından karakoldan yönetebilirdi. Aysel hanim da evde kimse olmayınca sıkılacağını söyleyip ablasını ziyarete gitmişti.

   Tugrul bey karakola geldiğinde hazirlık vardı. Operasyonu pöh yapacaktı ve pöh komiser yardımcisı ile ortak calışacaklardi.

  " Tuğrul komiserim. Benim tim hazır. "

  " Bizimkiler de hazır. Çıkalım o halde"

  Bugün istihbarattan bir silah sevkiyati bilgisi gelmişti. Nedense bu bilgi onlara son anda verilmişti. Kısa sürede tim hazırlanmiştı. Sevkiyat şehir dışında büyük bir depoda olacaktı. Depoya gelindiğinde ortalık sakindi hatta fazla sakindi. Pöh sefi de durumdan şüphelenmişti.

  " Tuzak olabilir. " etrafı kontrol ettiler . Kimse yoktu. Dev deponun kapısı dısarıdan kitlenmişti.
 
  " Yanlış ihbar da olabilir."

  Pöh timi kapının kilidini kırdı. Içeri ısık tutulduğunda depodaki kutular goründü. Bazılarının üstü açıktı ve içindeki silahlar görünüyordu. Kameradan onlari izleyen Tugrul bey ve Pöh komiser yardımcısı Murat bey de duruma şaşırmıştı.

  " Murat komiserim ne oluyor "

  " Ben de anlamadim ki "

Tim ilerlemeye devam edince kolları bağlı bir adam dikkatlerini çekti. Adamın yuzü dağılmış ağzı bağlanmıştı. Kolları ve ayakları da bağlanmış kurbanlik koyun gibi yatıyordu yerde. Timin lideri Kerem adama temkinli bir şekilde yaklaştı . Boynunda bir dosya asılıydı. Dosyayı alıp açtı. Adamın sicili önündeydi. Belgeleriyle beraber işlediği suçları içeren bir dosyaydı bu. Deponun tamamı ışıklandırıldığında kerem şaşkınlıkla telsizi açtı

  " Komiserim bunu görmeniz lazım" dedi ve kamerayı çevirdi. Ileride sekiz adam daha aynı durumdaydı. Biri onlardan önce gelmişti.

   Polisler adamları alirken timden başka biri Kereme seslenip onu dışarı çağırdı. Kerem deponun arka kısmına geldiğinde yerde yatan adamlari gördü. Bazılarının bogazında kesikler vardı. Kerem bu komando bıcağı izlerini nerede görse tanırdı. Yaklaşık on beş adam ölmüstü.

ASENA (GÜÇLÜ KADINLAR -2 )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin