Suç Mahalli | Yarı Texting

-4

Siz: Ne saçmalıyorsun sen?

Yakışıklı Katil:  Kişisel bilgilerimi izinsiz kopyaladın.

Yakışıklı Katil: Benim katil olduğumu bilmene rağmen benimle konuşmaya devam ediyorsun polise ihbar etmek yerine.

Yakışıklı Katil: Sende ben kadar olmasada suçlusun.

Yakışıklı Katil: Bence en az 6 ay yatarın var senin.

Siz: Beni korkutmaya çalıştığının farkındayım.

Siz: Ama bunlara kanacak kadar aptal değilim .

Siz: Sende bunun farkına varsan iyi edersin.

Yakışıklı Katil:  Seni korkutmak için söylediğimi mi sanıyorsun?

Yakışıklı Katil: Yazık.

Siz: Dua et yakışıklısın. Yoksa yapacağımı bilirdim ben sana.

Yakışıklı Katil: Hâlâ dalga geçebiliyorsun ya , Helal olsun cidden.

Siz: Tabii ki geçebiliyorum.

Siz: Seni ciddiye alacağımı falan mı sandın?

Siz: Yakışıklılar ve sarışınlar hep aptal olmak zorunda mı ?

Yakışıklı Katil: Senin de sarışın olman dışında bir sorun yok:)

Siz: Sarışın olduğumu nereden biliyorsun?

Yakışıklı Katil: Ve bu da aptal olduğunun kanıtı.

Yakışıklı Katil: Profil fotoğrafı diye bir şey var bilir misin?

Bu kişiyi engellediniz.

Eray sinirimi tepeme çıkardığı için onu engellemiştim ve hemen ardından profil fotoğrafımı kaldırdım , bir profil uğruna rezil olmuştum ya resmen. Neyse engellediğim iyi oldu Eray'ı. Açmak gibi bir planım da yok. Bu kadar eğlence yeter bence.

  Acaba dedikleri doğru muydu? Ben de suç işlemiş sayılır mıydım? Yok ya sayılmazdım. Sayılır mıydım?

  Koltukta yayılmış bir şekilde haber programı izleyen babamın tam karşına oturdum. "Baba?"

"Efendim kızım."dediğinde hâlâ televizyona bakıyordu.

"Bir insanın kişisel bilgilerini gizlice kopyalamak büyük bir suç mu?"  Babam kaşları çatık bir şekilde bakışlarını bana çevirdi.

"Neden soruyorsun?" Al işte . Ne diyeceksin şimdi " Katilin birinin kişisel bilgilerini kpyaladım babacığım." mı diyeceksin? 

Aklıma gelen ilk yalanı söyleyiverdim. Babama yalan söylemek vicdanımı sızlatsa da yaptık bi hata, çekicez cezasını . Ne demiş atalarımız ' Zamanında yediğin hurmalar , bir gün seni tırmalar.' hah işte tam olarak bu durumdaydım.

" Polisiye bir kitap okuyorum da  o yüzden merak etmiştim." Dedim . Babam çattığı kaşlarını düzeltip gülümseyerek baktı bana.

" İzinsiz kişisel bilgilerini kopyalamak bir suçtur. Ve bu kişisel bilgileri kullandığın yere göre suçun artar."

"Mesela?"

"Mesela sen birinin kişisel bilgilerini kopyaladın ve bir suç işledin. Ama kopyalamakla kalmayıp bu kişiyi kişisel bilgileriyle tehdit de ettin. Suçun iki katına çıkar veya kanun ne ise ona göre artar , öyle bir şey yaparsın ki on katına bile çıkabilir. "  Kaşlarımı kaldırarak başımı salladım.

"Anladım babacım sağol." Umarım seni babana şikayet ederim demek tehdite girmiyordur. Çünkü tam olarak Eray'a bunu söylemiştim. Ben bunları düşünürken babamın telefonu çaldı.

"Alo... Efendim Faruk.......Yok yok, lazım olur.... demek öyle.... Aynen.... Buldunuz mu?..... güzel, tamam gelirim beş dakikaya." Diyerek telefonu kapattı. Gözleri parlıyordu.

"Ne oldu baba?" Dedim merakla.

"Sonunda katili bulduk kızım. Eray Çetin." Dediğinde gözlerim fal taşı gibi açılmıştı. Bu kadar çabuk olmasını ben de beklemiyordum.

"Yerini öğrendiniz mi?" Diye sordum merakla .

"Hayır ama en kısa zamanda o da olacak. Kayıtlı olduğu adrese uzun zamandır gitmiyormuş. Şuan elimizde aktif kullandığı numarası var bir tek. Bakalım kimlerle ne konuşmuş. Telefon sinyalinden adresine ulaşmak çocuk oyuncağı zaten, ama bizim için konuştuğu kişiler de önemli. Bu cinayete tanıklık eden hiç kimse elini kolunu sallayarak gezemez." Dedi ve ekledi; " Neyse ben bi bizim çocukların yanına uğrayacağım , telefon incelemesi için. Geç kalabilirim , sen git yat. Hadi şimdiden iyi geceler güzel kızım " dedi ve yanıma gelerek başımdan öptü ve ardından askılıktan deri ceketini alarak evden çıktı. Ben ise dumur olmuş bir şekilde kapıya baka kaldım.

Eray benimle de konuşmuştu. Peki bunu babam öğrenirse ne olur? Daha da fazlası bunu bir polis öğrenirse ne olur?

İşte şimdi gerçekten de bittim...