-34

921 61 41
                                    

Burak'ın sözleri üzerine yutkunamamıştım bile. Asıl katil oydu ve sırf o hayatını daha kolay yaşayabilsin diye Eray bu yükü sırtlanmıştı. O sırtlandığı yükten çok kardeşinin onun hakkına düşünceleri canını yakmıştı.

Gözlerimi Eray'a çevirdiğimde hayal kırıklığı ile bakıyordu Burak'a.  Sinirle gülümsedi ve Eren'e dönerek "Eczane bulup geliyorum , elinle uğraşma."dedi ve kimsenin yüzüne dahi bakmadan çıkıp gitti.

"Neden böyle bir şey yaptın?"diye sordum Burak'a,  sinirliydim ama sakince konuştum.

"Anlamıyorsun Asel, o her zaman beni suçlu gördü. Ben artık Eray'ın üstünlük taslamasından bıktım. Ben Eren'e neden zarar vermek isteyeyim ki? Sürekli üstüme geliyor. Ona böyle söylemek istemezdim ama beni çok zorluyor, hiçbir zaman ama hiçbir zaman beni anlamak istemiyor. Kendisi neye inanmak istiyorsa ona inanıyor ve o böyle yaparken ben karşısında susamıyorum!"

"Yanlış düşünüyorsun Burak. O hiçbir zaman senin için-"sözümü kesti Burak.

"Senin bildiğin hiçbir şey yok Asel, dün tanıdığın çocuğu bana savunma ve mümkünse kardeşimle aramıza girme. Çünkü her halükarda onu savunacağına eminim."dedi ve o da arkasına bile bakmadan evden çıktı.

Öylece olduğum yerde kalakaldım. Eray kim bilir ne haldeydi şimdi? Ama Eren için dışarıda oyalanmadan eve geleceğini bildiğimden rahattım.

Eren'in yanına oturdum. "Ne oldu lan öyle az önce?"diye sordu Eren, şaşkınlığını üzerinden atamamıştı.

"Günlerdir yaşadıklarımızı artık takip edemiyorum."dedim sessizce.

"Sen daha iyi misin?"

"İyi olmaya çalışıyorum işte. Elin acıyor mu?"

"Yok ya , hissetmiyorum bile."

"Eren."dedim fısıltı gibi çıkan sesimle."hım?"gibi mırıltılar çıkardı Eren.

"Eski günlerimizi özledim biliyor musun?"

"Hangi günler mesela?"

"Her annemle kavga ettiğimizde senin yanına gelirdim, birlikte eğlenir tüm acılarımızı unutrduk. Bazen sen bize gelirdin çekirdek , kola alır mahallenin dedikodusunu yapardık. Babam bazen günlerce eve gelmezdi annemin bana yapmadığı kalmazdı , seninle evden kaçardık, kimsenin bilmediği o elma acına çıkıp saatlerce dertleşirdik. "Dedim o anlar gözümde canlanırken.

"Bana aşık olan bir kızı dövmüştün hatırlıyor musun?"diye sordu buruk bir gülümseme ile.

Başımı salladım gülümseyerek" Ceyda... Hâlâ sevmiyorum o kızı."

"Küçükken 'annem seni benden daha çok seviyor 'deyip beni evden kovmuştun sonra seninle barışıyım diye üç gün ağlamıştın." Dedi ve kahkaha attı.

"O kadar acının içinde mutluyduk be."diye ekledi.

"Annem hâlâ seni benden daha çok seviyor."

"O kadın senin annen olmaya laik değil, siktir et."dediğinde güldüm.

"Ne güzel teselli ediyorsun ya." Dediğimde o da güldü.

"Asel hatırladın mı? Annemler sürekli yurt dışına uçakla seyahat ediyor diye seninle çatıda saatlerce uçakları izleyorduk ve her geçen uçağa el sallıyorduk annemler görsün diye." Dedi Eren. Eren'in ailesi sürekli yurt dışına seyahat eden ve uzun süre boyunca dönmeyen bir aileydi. Eren tek çocuktu ve çocuk yaşta bile onu evde tek bırakıp yurtdışına çıkacak kadar sorumsuz bir ailesi vardı. Her ay hesabına para gönderip çocuk baktıklarını sanıyorlardı işte. Beni sevmeyen annem büyütmüştü Eren'i.

Suç Mahalli  | Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin