Don't Leave Me {dnf} -Düzenleniyor-

I Got You

''İyi misin?''

Dream birkaç kere öksürdükten sonra yattığı yerden doğrulup etrafına baktı. 

''Evet, muhteşem hissediyorum.''

Doğrulurken belinin acısından yüzünü buruşturmuştu. 

Emma elindeki feneri az önce atladıkları yere tutuyordu. Bütün tuğla ve demirler yıkılmış ve boşluğu tıkamışlardı. 

Etrafta tozlar uçuştuğundan nefes alınca boğazları acıyordu.

Dream çıkış yeri bulmak için etrafına bakıyordu ama görünüşe göre çıkış yolları yoktu. Endişeyle ''Hayır, olamaz. Diğerlerinin yanına nasıl gideceğiz?'' diye sordu.

Emma yere düşen çantasını önüne alarak ''Sakin ol. Bizi buradan çıkaracağım.'' dedi.

Çantasının fermuarını açıp içinden bir fener çıkardı ve Dream'e uzattı. ''Al.''

Dream kaşlarını çatıp feneri aldı ve düğmesine basarak çalışır hale getirdi. Nefes almak gittikçe zorlaşıyordu. Birkaç kere daha öksürüp boğazının acısının gitmesini diledi.

Emma çantasını karıştırmaya devam ediyordu. Dream aklında dönüp duran soruyu sormadan rahat etmeyecekti. Kafasını çevirerek Emma'ya baktı ve ''Bize neden yardım ediyorsunuz?'' diye sordu.

Emma çantasıyla uğraşırken ''Emin ol bu benim fikrim değildi.'' diyerek çocuğun sorusuna cevap verdi.

''Corpse sizi, güvenli bölgeye giriş bileti olarak görüyor.''

Dream kaşlarını çatarak ''Nereye?'' diye sordu. 'Güvenli bölge' de neyin nesiydi?

Kız Dream'e bakıp ''Bilirsin. Cennet denen yere.'' diyerek tekrar cevapladı.

Kız Dream'in kafasının karıştığını görebiliyordu. Açıklama yapmaya devam etti. ''Güneş ışınlarından korunaklı, virüs bulaşmayan bölge.''

Çantasının fermuarını kapatıp omzuna taktı. ''Sağ Kol çocukları yıllardır oraya götürüyor diye duyduk.'' 

Ayağa kalkarak Dream'e baktı. ''Bağışık olanları tabii.''

Dream'de kızın yaptığı gibi ayağa kalkarken ''Nerede olduğunu biliyor musunuz?'' diye sordu.

Kız feneriyle etrafa bakarken ''Hayır.'' dedi.

''Corpse, Sykkuno adında birini tanıyor. Eskiden...'' Kız etrafa bakarken yerde bir kapı gördü ve duraksadı. Kapının üzerinde tuğlalar düşmüştü. Kız kapıya doğru ilerleyip üzerindeki tuğlalardan birini aldı ve yere attı.

Konuşmasına devam etti. ''...çocukları dağlara kaçırırmış.''

Bir tuğla daha alıp yere fırlattı. ''Corpse kurtulduysa, arkadaşlarını oraya götürecektir.''

Dream kızın dediği şeyle kaşlarını kaldırarak ''Kurtulduysa mı?'' diyerek kıza baktı.

Kız bıkmış gibi ''Amma çok soru sordun.'' dedi. 

Dream cevap alamadığı için gerilmişti. Ya kurtulamadılarsa? Ya arkadaşları İSYAN'ın elindeyse?

''Buraya gelip şunu kaldırmama yardım eder misin?''

Dream kızın konuşmasıyla düşüncelerinden sıyrılıp kapının önünde, eğilerek ona bakan kıza döndü.

Kız Dream'in hareket etmediğini görünce gözlerini devirip ''Lütfen.'' dedi.

Dream kızın yalvarmasına karşı ilerleyip kapıya doğru yaklaştı ve eğilerek kapının üzerindeki demir kapağı tuttu. Bütün gücüyle kapağı kaldırarak kapının açılmasını sağladı ve kapağı alarak bir kenara koydu.