3. Bölüm

13.1K 670 188
                                    

3. Bölüm:

Bölüm Müziği: Pinhani- Bilir O Beni

İyi Okumalar...

***********

İzgi'nin Anlatımıyla:

"Karar!" Hakimin sert sesi mahkeme salonunda yankılanırken herkes ayaklanmıştı. Normalde bu tür davalar 3-4 celsede halledilirdi ama benim her şeyi eksiksiz anlatmam davanın tekte bitmesine sebep olacaktı belli ki.

"Türk ceza kanununun 155. Maddesi olan güveni kötüye kullanma, 188. maddesi olan uyarıcı madde İmal ve ticaret suçu, 257. madde olan görevi kötüye kullanma suçlarından sanığın 35 yıl hapsine karar verilmiştir." dediğinde Yanımdaki iki jandarma kollarıma tekrardan kelepçe takmışlardı. Tabi ki 35 yıl yatmayacağımı biliyordum ama yine de aşırı gerilmiştim. Bugüne kadar nezarethanede bile en fazla 2 gün kalmış olan benim yaşadıklarım kesinlikle normal değildi.

"Direkt cezaevine geçiyoruz." kulağıma eğilip konuşan jandarmayı başımla onayladım.

"Biliyorum." adliye koridolarında yaptığımız kısa bir yürüyüşün ardından nihayet çıkış kapısına geldiğimizde orayı geçtiğimizde arka kapıya doğru yürüdüğümüzü fark edip şüpheyle yanımdaki jandarmalara baktım. Ön kapıda gazeteciler olduğu için bunu yapmaları muhtlemeldi. Ama yine de istemsiz şüpheye düşüyordum.

"Arka kapıdan dışarıya çıktığımızda hızlıca kapıya yanaştırdıkları araca bindik. Ardımdan kapılar kapandığında derin bir nefes aldım. 2 dakika içerisinde araba hareket ettiğinde jandarmalara dik dik baktım.

"Kelepçeyi açmayı düşünüyor musunuz?" Genç adam hızlıca cebinden anahtarı çıkarttı.

"Tabii." Kelepçeyi açtığında bileklerimi ovuşturdum. Izi çıkmıştı.

"Cezaevindekilerin olaydan haberi var mı?" Diye sorduğimda karşımdaki adam başını olumlu anlamda salladı.

"Müdür ve baş gardiyan biliyor. Onun dışında bilen yok." Son konuşmamız
Bu olduğunda başımı koltuğa yaslayıp gözlerimi kapattım.

Yaklaşık 3 saat süren yolculuğun ardından cezaevine geldiğimizde derin bir nefes aldım. Normalde bu sürede şehir dışına gidilebilecekken İstanbulda sadece semt değiştiriyorduk.

"Umarım burada beni belalı tipler bulmaz." Diye mırıldandım. Aksiyon severdim ama hapishanede olacak bir olay ne kadar mantıklı olurdu bilmiyordum.

Şişlenmesek bari.

Zaten geçen gün dikişimi patlatmıştım. Bir yaraya daha gerek yoktu.

"Merak etmeyin sizi öyle belalı tiplerin olduğu bir yere almazlar." Diyen jandarmaya kısaca gülümsedim.

Kelepçeyi takması için bileğimi ona uzattığımda hızlıca kelepçeyi takmış, o taktıktan birkaç saniye sonra ise aracın kapıları açılmıştı.

Bakalım bu bir hafta nasıl geçecekti?

*****
Dün karma koğuşa alınmıştım. 2 gün içerisinde normal koğuşlara dağıtım yapılacağı söylense de pek umurumda değildi.

Yaklaşık 2 gün önce belimdeki dikişi patlattığım için yataktan dışarıya adım atmamaya çalışıyordum. Zaten ara sıra doktorun yanına gidiyordum.

Yatakta uzanmış odadaki kadınları incelerken dünden beri bana kaçamak bakışlarını yakaladığım genç kıza göz kırpıp başımı "Hayırdır!" Anlamında salladım.

GİRİFTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin