Geçen bölüme verilen oylar için teşekkür ederim! Lütfen yeni bölümleri okuduktan sonra oy verin ve hikayemiz gittikçe yayılsın. İnanın bana en çok istediğim şeylerden biri bu!
Ayrıca kapağımızı SONUNDA değiştirdim. Buna yardımcı olan herkese teşekkürler!
Ve bu bölümün ithafı da XbadxxX ve gizemligirl1 için!!! Yazdığınız yorumlarla diğer bölümler size ithaf edilebilir!
İyi okumalar!!!
*
Harry'nin ağzından:
"Keşke sana yapmak zorunda olduğum şeyi açıklayabilseydim. Tam bir aptalım. Dünyanın en büyük aptalı. Lütfen eve gel bebeğim böylece konuşabiliriz."
Eve vardığımda İpek'e mesaj atıp hızlıca kıyafetlerimi çıkardım ve duşa girdim. Arabaya bindiğimden beri gözümün önünde birlikte yaşadığımız şeyler dönüp duruyordu ve bunları durduramıyordum.
Ona göre kendisini aldatmıştım ve bunu düşünmekte son derece haklıydı. Eğer aynı şeyi İpek yapsaydı... Kimi kandırıyordum ki -her şeyin içine etmiştim ve İpek'i sonsuza kadar kaybetmiştim.
Sadece bununla nasıl başa çıkacağımı bilmiyordum.
Bir sürü kızdan ayrılmış olabilirdim ama bu seferki hepsinden daha ağır geliyordu. İpek'le başka hiçbir kızla yapmadığım onlarca şeyi yapmış ve bana iyice aşık olmasını seyretmiştim. Ailem ve yakın arkadaşlarım dışında hiç kimsenin bana onun gibi baktığını hatırlamıyorum. Her zaman mutlu olmamı istiyor gibi bakıyordu... Üzgün olduğumu anladığında yüzümü ellerinin arasına alır ve kafamı ne karıştırıyorsa onlarla başa çıkabileceğimi söyleyip beni öperdi.
Ama şimdi beni öpmesini istemem sadece hayaldi...
Eğer şansım olsaydı bir saat öncesine dönebilmek isterdim -her ne kadar kavga ediyor olsak da beni öpüşünü tekrar hissetmeyi...
Telefonum titrediğinde elimi yatağın öbür tarafına uzatıp ışığı yanan ekrana baktım.
"Ara vermeye ihtiyacım var. Kalbimi kırdın, Harry."
Bana mesaj attığını gördüğümde heyecanla oturur pozisyona geçtim. Daha önce de kavga etmiştik ve hayatta kavgalardan sonra telefonunu açık bırakmak gibi bir huyu yoktu. Birkaç gün herkesi merakta bırakır sonra aniden ortaya çıkar ve kısa sürede barışırdık.
Bu durum diğerleri gibi değildi. Yaptıklarının tersini yapıyordu ve bunun benim aklıma getirdiği tek şey onu resmen yıkmış olmamdı...
Telefonu elimde çevirerek biraz düşündüm. "Özür dilerim. Çok özür dilerim İpek. Lütfen yanıma gel. Lütfen her şeyi düzeltmeme izin ver."
Dünyanın en umutsuz mesajını attıktan sonra uyumaya çalıştım.
İpek'in ağzından:
Yarım saatlik ağlama krizimin ardından elimi yüzümü yıkayıp saçlarımı topladım ve emoların yanına döndüm. Calum'a bağırdığım için kendimi suçlu hisdediyordum.
"Özür dilerim Cal Pal. Sana öyle bağırmamalıydım."
"Saçmalama İpek bana ne zaman bağırdığını hatırlamıyorum bile." diyip kıkırdadı.
Ayakta kalmaya devam ederek konuşmamı sürdürdüm. "Uçağım bir hafta sonra, yarın otel bulup oraya geçeceğim. Bu gece sizinle kalmam sorun olur mu? Bavul-"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Just A Little Bit Of Love (DÜZENLENİYOR)
Fanfic"Adın? İpek... Anlamı ne yani İngilizcesi falan var mı?" "Silk." "Kumaş türü gibi yani?" * Eğer olmasını dilediğiniz şeyleri kalbinizden isterseniz, bir gün gerçek olabilirler. Dilediğiniz her şey. Not : Hikayenin tüm hakları saklıdır. İzinsiz b...