21. Elinin ayarını-

202 15 22
                                    

İpekin Gözünden

Arabayla ilerliyorduk, ve herkes çok sessizdi. Kimse konuşmuyordu. Herkez gergindi, Mert dışında. O gayet halinden memnun bir şekilde takılıyordu ve bu Emreyi sinir ediyordu.

"Sen neden bu kadar rahatsın Mert ?" Diye sinirini belli etmeden sormaya çalıştı.

"Bir şey be, ne bana taktın ?" Diye tersleyerek konuştu. Emre daha da sinirlenmeye başlamıştı.

Sakinleştiremiyordum. İkiside iyice kavga etmeye başlamışlardı.
İkiside kafamın etini yemişlerdi.
Sonunda dayanamadım ve bağırdım.

"KESİN ARTIK AMK." Diye bağırdım.
Sonra birden araba kontrolden çıktı. Emre düzeltmeye çalışıyordu ama başaramadı ve bir anda arba ters döndü. Hepimiz çığlık attık.

Emre bayılmıştı, ben ise yarı baygındım ve çevremde ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. Ama Merte hiç bir şey olmamış gibi arabadan çıktı.

En şaşırdığım şey ise ipleri çözüktü.
Mertin ne yaptığını bir süre izledim.
Mert arabaya geri döndü ve benim çantamı aldı ve sırtına taktı. Amk o çantada dosyalar vardı diye düşündüm.

Mert bana baktı ve sırıttı. Bana el hareketi çekti ve uzaklaştı. Amk senin diye düşündüm ve bayıldım.

Mertin Gözünden

Arabadan bir sıyrık bile almadan çıkabilmem gerçekten de harikaydı. Bide üstüne dosyaları geri almıştım. Salaklar kendi kazdığı çukura kendileri düşmüştü.

Kaza yerinden baya uzaklaştım ve beklemeye başladım.
Sonra önümde bir araba durdu, kafamı kaldırıp Kaana baktım. Bana geri baktı ve gülümsedi.

"Hallettin galiba." Dedi. Bende sırtımdaki çantayı arka bölüme koydum ve Kaanın yanına oturdum.

"Tabikide hallettim, hadi Adalın yanına gitmrliyiz. Kendisi çok sinirli."
Kaan bana şaşkınlıkla baktı.

"Neden ? Gene ne oldu ?" Diye sordu.
Kafamı camdan ona çevirdim.

"Elçin gene kaçmayı başarmış."
Kaan bu duruma güldü ve bir trafik lambasının önünde durdu, kırmızı yanmıştı.

"Bu kızdan hiç vazgeçmeyecek mi ?"

Haklıydı, neden hala pes etmemişti. Ama azmine hayran kalmıştım. İnatçı olması komikti. Ama gerçekten kızı seviyordu, bu yüzden bende ona yardım ediyordum.

"Kardeş olmanız garip değilmi ? İkiniz çok zıt insanlarsınız." Diye şaka yaptı Kaan.

"Evet, ama mutluluğu o da hak ediyor." Diye onayladım. Sonra birlikte Adalın yanına gittik. Umarım bizim belamızı sevmezdi.

Adalın Gözünden

Evde deliriyordum. Elçin nasıl kaçardı bu sefer ?!
Eve geldiğimde hiç ses yoktu, bu beni ilk şüphelendiren şey olmuştu.

Üst kata çıktığımda kapıların çoğu açıktı, demekki evde gezmişti. Bu beni güldürmüştü.

Sonra Elçinin şimdilik odasına girdim. Ama tek bulduğum açık bir camdı.

"Hassiktir." Dedim ve cama koştum. Etrafa baktım ama kimse yoktu.
Ama benden kaçmak bu kadar kolay değildi. Evimin arkası hiçbir yere çıkmıyordu. Hiç uzağa gidemezdi.

Hemen telefonumu çıkarttım ve Merti aradım.

"Alo Mert ?" Diye cevapladım.

"Efendim abi ?"

"Olum Elçin gene kaçmış amk. Çabuk eve gel şu kızı bulalım."

"Abi bence bırak artık kız-"

"Sakın o cümleyi bitirmeye çalışma, kötü yaparım." Diye kızdım ona.

Mert hemen tamam dedi ve kapattık telefonları. Çabuk gelirler umarım. Elçinin kaçmasına izin veremezdim.

Elçinin Gözünden

Ormanda koş koş yorulmuştum. Şimdi neredeydim amk. Hem şehrin ortasında orman be arıyordu ? Neyse dedim ve dinlenmek için bir ağaca yaslandım.

Arkamdan birden bir çıtırtı duydum. Tüm vücudum donmuştu, hareket edemedim. Arkamdaki hayvan mıydı yoksa insan mıydı ? İkiside kötü seçeneklerdi.

Arkamı döndüm ve karşımda resmen bir grup gördüm. Amk bunlar ne zaman gelmişlerdi ? En önemlisi beni nasıl bulmuşlardı ?

Karşımda Adal, Mert ve Kaan vardı. Hassiktir dedim içimden. Bir süre bakıştık ve Adal yanıma yaklaşmaya başladı.

"Yeter artık Elçin." Dedi ama ben o yaklaşamadan arkamı dönüp son hız koşmaya başladım.

Onlarda peşimden koşmaya başladılar ama şuanlık ben daha hızlıydım.

StalkerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin