Kaanın Gözünden(Kaanın Yaşadıkları)
Elçin Merti sorguladıktan sonra sıra bana gelmişti. İçeri girdim. Mert sandalyede sessizce oturuyordu. Karşısındaki koltuğa sessizce oturdum.
Ona baktım. Bana bakmaya cesareti yemiyordu. Onca yaptıklarından sonra ben olsam bende bakamazdım. Bana yaşattıkları normal değildi.
"Özür dilerim." Dedi bir anda Mert.
Ona baktım gene. Affedebilir miydim bilmiyorum. 5 senelik arkadaşlığımızı çöpe atmıştı. Hemde tam ona aşık olduğumda bırakıp gitmişti. Hemde bir not bile bırakmadan.3 yıl sonra onu affedebilir miydim ? Bilemiyordum.
"Seni affedebilir miyim bilmiyorum."
Mert bana baktı, ağlıyacak gibi duruyordu. Ağlamasını hiç istemiyordum. Ama oda zamanında beni çok ağlatmıştı. Sanırım hak ediyordu. Ama kalp işte kıyamıyor.
"Sana her şeyi açıklasam beni affeder misin ?" Diye bana yalvararak baktı. Kalbim hızlı atmaya başladı aniden. 3 yıl sonra bile hala onu unutamamıştım.
"Açıkla bakalım." Dedim. Affetmeme şansım olsam bile yinede nedenini duymak istiyordum.
Bana yarım saat boyunca nedenini açıkladı. Adalın Elçine olan sevgisi falan kısaca her şeyi anlattı. Adal onun kardeşiymiş, o yüzden ona yardım ediyormuş. Her şey benim kafamda oturmuştu.
Başta yardım etmek istememiş, bunun delilik olduğunu düşünmüş. O yüzden çevresindeki herkesi uzaklaştırmak zorunda kalmış ve ortadan kaybolmuş.
"İşte her şey böyle oldu." Diye sözünü bitirdi.
Bana beni affet gözleriyle bakmayı devam ettirdi. Bir süre ona donuk bir ifadeyle baktım."Seni çok özledim.." dedim ve gözlerim doldu. Mert bana acı çekiyormuş gibi bakmaya başladı.
"Kaan ben.." dedi ama sözünü direk kestim.
"Ben sana aşıktım ve hala öyleyim gerizekağlı." Diye hafif bağırdım. Gözlerimden 2 yaş düştü. Artık eski halimize, hatta daha yakın halimize dönmek istiyordum.
Mert bana şokla baktı ve onunda gözleri doldu.
"Bende..." dedi tek ağzından çıkan.
Ona şokla baktım. Bunu beklemiyordum. Oda benden hoşlanıyo diye içimden çığlık attım. Şuanda hiçbir şey umrumda değildi. Mert bana katıl derse katılacaktım.Merte doğru hafif eğildim ve elini tuttum. Gülümsedim ve ona baktım. Oda bana bakıp gülümsedi.
"Bizimle misin sevgilim ?" Diye sordu bana. Hiçbir pişmanlığım yoktu. Onun yanında olayım yeterdi.
"Sonsuza kadar Mertim." Dedim ve birlikte ayağa kalktık. Kızlar neredeydi ya da diğerleri neredeydi hiç umrumda değildi. Sonunda sevdiğimin yanındaydım, önemli olan buydu benim için. Birlikte dışarı çıktık. İlk önce Mert dışarı çıktı kolaçan etmek için.
Bende peşinden çıktım. Balkonda Elçin ve İpekin gizlice bizi izlediğini gördüm. Geçmiş olsun size diye düşündüm. Artık bende Mertin tarafındaydım. O nerde bende oradaydım.
Mertle birlikte onun evine gittik ve plan kurmaya başladık.
*Birkaç bölüm sonrasında*
Mert ile plan kuruyorduk. Sonra kapı açıldı ve içeri Adal girdi. Yanımıza yaklaştı.
"Ee nasıl gidiyor, herşey yolunda mı ?" Diye gülümseyerek sordu. Gerçekten nazik bir adamdı.
"Herşey gayet iyi. Plan gayet ilerliyor, merak etme."
Adal memnun göründü. Ve yanımıza geldi ve dosyaları incelemeye başladı.
20 dakika sonra işimizi bitirmiştik. Adal Elçini kapmaya gitmişti. Böyle diyincede hoş olmadı ama öyleydi amk.*yarım saat sonra*
Mertin evine gelmiş takılıyorduk. Mert odada kafasını boşaltmak adına müzik dinliyordu. Az önceki dövüşmelerin ardından sinirini atmak istiyordu.
Bende baya terlemiştim. Elimi yüzümü yıkamaya lavaboya gittim. Sonra bir kapı sesi duydum. Bu kimdi amk. Cebimde telefonum vardı çıkarıp kameralara baktım.
Ev ne olur ne olmaz diye kamera vardı. Kameralara baktım ve gelenlerin Emre ve İpek olduğunu gördüm. Bunları ben odaya tıkmamışmıydım diye düşündüm. Sonra aklıma planımız geldi. Ve hemen Adala Elçini başka bir yere götürmesini mesaj atarak söyledim.
Adal hemen geri cevap verdi. Benim yapmam gereken tek şey lavaboda saklanmaktı. Bir süre içerdeki konuşmaları dinledim. Salaklar sizden bir adım öndeyiz diye düşündüm.
Bu ikisi Merti alıp gittiklerinde lavabodan çıktım. Ve hemen bilgisayara bakmaya koştum. Bilgisayarı açtim ve Mertin ayarladığı kameralara baktım. Adal Elçini çoktan olduğu yerden götürmüştü.
Onu bulmaları imkansızdı şuan diye düşündüm ve sırıttım. Rahat bir nefes verip mutfağa kendime bir şeyler yapmak için gittim. Günün geri kalanında benim için bir görev yoktu, yani şuanlık.
Arkama yaslandım ve kameradan Dramalarını izlemeye koyuldum yemeğimi yerken.
***