Deniz manzarası eşliğinde yemek yiyorduk temmuz yanımda yemeğe odaklanmıştı. Bende manzaraya dalmış.
"Yemeği sevmedin mi?" karşımda bana soru soran melise döndüm.
"Yo lezzetli" dedim omuz silkerek
"Hadi bitirin kalkalım anca varırız"
"Niye uzak bir yer seçtin" dedim
"Madem istemeyerek evleniyorsun bari diğer her şey çok güzel olsun" dedi
"E kendi ağzın ile dedin istemiyorum bunların hiç biri umrumda değil"
"Olsun, yine de eğlencenin tadını çıkar yani kafa dağıt"
"Herkes ruhumun ölümü için göbek atarken eğlenemem"
"Sadece senin mi ruhun öldü" dedi.
"Neyse hadi yiyin ben hesabı halledip geleyim" diyerek kalktı.
Acaba onun üstüne çok mu gidiyorum sonuçta oda çok hevesli gözükmüyor.
Melis hesabı ödeyip geldi, arabaya doğru giderken elimden tuttu elbise ile zor hareket edeceğimi düşündü galiba.
Aslında çok rahat bir elbiseydi kim bilir kaç paraya yaptırdı bunu."Gerçekten yaktı mı elbise?" dedi bana bakarak.
"Hayır çok rahat" gülümsedi
"Güzel dikmişim o zaman" neh?
"Bunu sen mi yaptın" dedim şaşkınlık ile kafasını salladı.
"Terzi misin sen" dedi temmuz arabanın kapısını açarken.
"Tasarım eğitimi aldım merakım vardı, sen terzi de diyebilirsin" dedi gülerek...
Şaşırmıştım böyle kaba biri böyle ince bir meslekle nasıl uğraşır, sabır gerek yaratıcılık gerek.
Kına yerine gelmiştik, bizi arkada bir yere aldılar son kez hazırlanalım diye.
Temmuz makyajıma falan bakarken abimle müstakbel zevcesi (sinir şey ne geldiyse başıma onlar yüzünden geldi)
gülerek mutluluklarını paylaşıyorlardıVe evet çifte kına ve düğün olacak.
Camdan baktığımda boğaz manzaralı bir yer olduğunu gördüm. Melis kulağıma eğilip"Masaları falan ben sevmedim ama kardeşim öyle istedi ama düğün yerini ben seçtim yani burayı sevmediysen orası daha sade ve güzel olacak" dedi
"Sen beni mi düşünüyorsun?" dedim.
"Biraz olsun mutlu ol istiyorum"
"Sen mutlu musun?" Yutkundu kaçırdı gözlerini ve elimi tuttu .
"Hadi çıkıyoruz misafirler bekliyor"
El ele çıktı abimler biz bekliyorduk.
"Neyi bekliyoruz??"
"Onlar ile aynı şarkı ile çıkmak istemiyorum, onlar orda bizi bekliyor önce romantik dans yaparız sonra kına yakılacak" kafamı salladım. Elimi tuttu, evett gidiyoruz.
Bahsetmem lazım şarkısının nakaratı ile çıkıyorduk ama bir dakika bunu söyleyen ses tanıdık geliyor melisin sesi bu..
Saçlarından, gözlerinden, bende iyi duran sözlerinden. Senden benden bahsetmem lazım...
Tam ortada dans etmeye başladık, abimler de ediyordu. Bazı teyzeler Melis ile bana garip garip bakıyordu galiba homofobikler ama melisler bir şekilde herkesin çenesini kapatmış.
"İnsanları görmeye tahammül edemiyorsun ama gözlerime de bakmıyorsun. İkisi de işkence gibi dimi" dedi kulağıma Melis
"Öyle"
"Kafanı omzuma koy o zaman gözlerini kapat düşünme kimseyi"
"İstemem"
"Hadi ama teyzelerden rahatsız oldun benden de ya şimdi kafanı koyup gözlerini kapatırsın ya da elim belinden kalçana iner"
"Ne dur dur tamam" dedim ve kafamı koydum ama yüzümü boynuna doğru çevirdim. Birazda ben mi sinirini bozsam, ara ara nefesimi veriyordum boynuna.
"Yapma Ayça" dedi kafasını kafama koyup, yine yaptım
"Tahrik ediyorsun yapma" dediği şey ile nefes bile almayı bıraktım.
Gece halaylar oyun havaları horonlar ile devam etti temmuz ile ben de oynadım hatta Melis bile oynadı.
Kına yakılırken anneme sarılıp çok ağladım herkes normal bir kına kızının ağlaması sandı ama ben ölen hayallerime ağlıyordum...
*Gaza gelmiş bir me... Umarım olmuştur bölüm. Medya kısmında kına yerinin fotosu var hayalimde ki mekanı bulamadım bende bunu buldum. O masalar dehşet mi bana mı öyle geliyor...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Berdel (g×g)
Teen FictionKızları ne olarak görüyorlardı: hayvan, eşya, kıyafet, aşçı, köle... +18 sahneler içerir rahatsız olacaklar o kısımları okumasın. Gerekli yerlerde +18 uyarısını yapıldı.