Sabah uyandım yatağın diğer tarafına doğru döndüğümde melisi gördüm.
Bana doğru dönük uyuyordu... Çok güzel bir kızdı ve uyurken çok masum duruyordu, burnunu öpesim geldi..."Beni izlemeye ne zaman bir son verirsin acaba" o uyanık mıymış...
"Ne var be yabancı biri ile aynı yatakta uyandım olsun o kadar ya gece gırtlağımı kesseydin"
"Söylediğin şeyin mantıksız olduğunu biliyorsun dimi. Sen istemiyorsun diye elimi sürmedim kendimi kestim nasıl bir ruh hastası sanıyorsun beni" dedi ve gözlerini açarak yataktan kalktı.
"Kahvaltıya ineceğiz, arkamızdan biri odaya girer ve çarşafı görür. Sonra da yola çıkarız tamam mı?" dedi
"Evet, şey nereye gideceğiz?"
"Aslında otele gideceğiz ama istersen bodrum da bir ev var oraya gidebiliriz"
"Bilemedim sence neresi daha güzel"
"Ev daha rahat olur gibi ama sen bilirsin" dedi
"Farketmez" ben bunu diyince sinirle soludu...
"Eve gidelim o zaman hem ev plaja da yakın yüzebiliriz" kafa salladım..
Aşağıda korkunç amca ve diğer aile üyeleri vardı kahvaltı ettik. Herkes çok soğuk ve korkunçtu kötü kötü bakıyor idiler...
Bacağımda hissettiğim el ile irkildim çatalı düşürdüm. Melis yanımda oturuyordu ve bacağımı sıkıyordu.
Ona doğru biraz eğilip "yapma lütfen" dedim. Gülümsedi dudaklarını yaladı ve ayağa kalkı.
"En iyisi biz çanta falan hazırlayalım doydun dimi sen hayatım" dedi bana resmen azgınca bakarken, kafamı salladım.
Biz giderken güldüler hatta birisinin,
"Bizim kız çok yoracak ayçayı belli"
dediğini duydum...Odaya girdiğimizde Melise sinirle baktım.
"Ne yapıyorsun sen!"
"Görmedin mi nasıl sinirli bakıyorlar bizim birbirimiz ile sözde evlilik yapmadığımıza inanmaları gerek"
"Neden ya hem o yaptığını hala açıklamıyor bu"
"İnanmazlar ise zorlayacaklar seni muayene ettirirler anladın mı engel olamam benden de güçlüler ve dokundum çünkü seni arzuladığımı anlasınlar diye şuan bizi sevişiyor sanıyorlar"
"Senden de mi güçlü?"
"Bak Ayça onlara bulaşmak istemiyorum lütfen bana uyum sağla"
"Tamam" dedim ve çanta hazırlamaya başladık.
Yola çıkmıştık bizi havaalanına bıraktılar orda indikten sonra Melise bir adam araba verdi ve gitti.
"Ne bakıyorsun binsene"
"Buda mı sizin?"
"Evet oda bizim burdaki diğer evin çalışanı da bizim gideceğimiz yerde kimse kalmıyor"
Eve gelmiştik ve çok şirin 2 katlı bir evdi bahçesi de çok şirindi tatlı tatlı çiçekler vardı.
"Hadi eşyaları koyup yemek yemeğe gidelim ordan biraz bir şeyler içmeye gideriz"
"Tamam hadi gidelim"
Hava çok güzeldi (lan ben kitabın başında mevsime ne dedim umarım yaz demişimdir... Demediysem sorun yok yaz aylarındayız)
Yemekten sonra hava kararmaya başlamıştı bir bara gittik galiba melisi tanıyorlardı.
"Naber dostum?" dedi dövmeli bir adam, Melis biraz gergindi
"Sende mi burdaydın iyiyim dostum"
Beni inceledi ve gitti adam bir süre sonra bize iki bardak geldi adam eliyle selam verdi. Melis de kafası ile selam verip içti, Melis içince bende içtim...
Başım çok dönüyordu ve terliyordum ne vardı onların içinde.
"Galiba içeceklerde libido arttırıcı ve uyuşturucu gibi bir şey vardı eve gidelim burada başına bir iş gelmesin çünkü iyi hissetmiyorum başım dönüyor" Melis bazı kelimeleri yuta yuta da olsa bu cümleleri kurdu.
*Bundan sonraki bölümde +18 unsurlar olacaktır rahatsız olacak olan okumasın. O bölüm full +18 olur atlaya bilisiniz...
*Düzenlemeden yayınlıyorum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Berdel (g×g)
Teen FictionKızları ne olarak görüyorlardı: hayvan, eşya, kıyafet, aşçı, köle... +18 sahneler içerir rahatsız olacaklar o kısımları okumasın. Gerekli yerlerde +18 uyarısını yapıldı.