6

4.7K 243 3
                                    

Gözlerim Talaz'ın bana verdiği defterde dolaşıyordu. Nihayet gözlerimi kaldırıp ona bakma cesareti gösterdim " Bu defter sende kalsın benimle konuşmak istersen aramak zorunda kalma." Başını salladı ve kocaman gülümsedi onun gülümsemesiyle benimde yüzümde samimi bir gülümseme oluştu.

"Herkes tanıştığına göre. Yemek yiyebiliriz hadi kızım" Aslı hanımın kollarında mutfağa kadar geldim. Talaz ile akının arasına oturmuştum. Karşımda Cihangir, Adar ve Tunahan vardı. Akın masada ne varsa hem kendi tabağına hem de benim tabağıma dolduruyordu. "Ben hepsini yiyemem " tuttuğum eline baktı ve elinin üstüne elimi koyarak gülümsedi "yersin yersin bitecek o tabak güzelim "

Gözlerim dolu olan tabağa kaydı inşallah bitirebilirdim.

Yemeğe başlayalı on dakika falan olmuştu. Masada sessizlik hakimdi. "Okuyor musun?" Tunahan'ın sesiyle ona döndüm bakışlarım bi kaç saniye ciddi yüzünde takılı kaldı. "Hayır" olumsuz cevabım ile birlikte Cenk beyin gözleri bana döndü "okumak mi istemedin" kafamı hayır dercesine salladım "hem okuyup hem de evimi geçindiremezdim" anladım dercesine kafasını salladı "O zaman okullar açıldığı zaman sende okula gideceksin.Talaz ile birlikte"

Yanımda oturan Talaz heyecanlı bakışlarıyla bana döndü. Parıldayan gözleriyle bana bakarken hayır demesi oldukça zordu. Sonunda kabullenerek kabul ettim "Tamam" konuşmamdan sonra kimseden ses çıkmamıştı sessiz bir şekilde kahvaltı ettik.

Şimdi tekrar salondaydık. Cenk bey ile cihangir işleri olduğunu söyleyip gitmişlerdi. Tunahan hastaneye gitmişti evde sadece Akın, Adar, Talaz ve ben kalmıştık. Birebirlerimize bakıp duruyorduk ve ben bu durumdan çok sıkılmıştım. Mezarlığa gitmek istiyordum.

En sonunda dayanamayarak ayağa kalktım "Nereye?"  Adar'ın sesiyle ona bakmadan "Mezarlık" diye yanıtladım ve arkamı döndüm "Bizde gelebilir miyiz?" Sorusuyla onlara döndüm üçü de masum masum bakıyordu "gelin" diyerek kapıdan çıktım peşimden gelirlerdi.

Mezarlık buraya pek uzak değildi yürüyebilirdik sanırım. Omzuma atılan kolla birlikte biraz sarsıldım. "Ee gece kuşu" gülümseyerek Adar'a baktım. Kim bilebilirdi ki gece sokakta karşılaştığım veya markete karşılaştığımız çocuklarla kardeş çıkacağımızı.

"Sana başından beri kanım ısınmıştı biliyomusun " sadece yola bakıyordu "meğer ki kardeşim senmişsin o kız yani sanem. O çok soğuk bi kızdı evde var mı yok mu bilemezdim bile." Derin bir nefes aldı ve bana baktı "seni gördüğüm ilk an bişey hissettim sevgi. Sen bana sanemden bile yakın geldin o an" elleri saçlarımı buldu "ve iyi ki de kardeşim sen çıktın" yavaşça bana yaklaştı dudaklarını alnıma bastırdı.

Yolun kalan kısmını konuşmadan geçirdik. Adar'ın kolu hâlâ omzumdaydı.Talaz ve Akın arkamızda bizim gibi omuz omuzaydı.

Tanıdığım ve ezbere bildiğim o sokağa geldiğimizde biraz hızlandım "yavaş ol güzelim düşeceksin" Adar'ın sitemiyle omuz silkerek daha çok hızlandım ve mezarlığa girdim.

Ellerimi TutarsanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin