Üç gün.
Üç gündür o orospu çocuğu mesaj atmıyor, okulda sadece Barış ile dolaşıp eskisi gibi davranıyordu. Normalde her boş bulduğu anda bana sik beni diye yalvaran çocuk göz ucuyla bile bakmıyor, bakarsa da alayla gülüyordu.
Aslında bu duruma alışık olmam lazımdı, o bakışlara sinirlenip kudurmam ve küfür etmem gerekiyordu. Ama şimdi farklı bir duygu da hissediyordum.
Özlem?
Ulan bir yavşağı nasıl özleyebilirim diye iki gündür kendi kendimi yiyordum, farklı bahaneler üretiyordum ama yok bildiğin ikide bir telefonuma mesaj atmış mı diye bakıyor, okulda nerede acaba diye gözetliyordum.
Alışkanlık yapmıştı sanırım bana ve sigaradan daha zararlıydı bunun farkındaydım. Orospu çocuğu her şeyiyle zarardı.
Belki de böyle daha iyiydi, zaman geçtikte ikisine olan öfkem geçecek ve artık hiçbir şey hissetmeyerek kendi hayatıma devam edecektim. Çünkü kendimi intikam alma yolunda görüyordum bu da karakterime ters bir durumdu.
Barış ne kadar süre salak durumuna düşerse, benim gibi. O kadar mutlu hissediyordu bir tarafım.
Barış'ın 'senden tiksiniyor, sevmiyor' dediği çocuk sikmem için delirirken, zevk alıyordum.
Olaylar iyice karışıyor ve aklım dağıtıyordu. Bir an önce okul tatil olsunda babamın yazlığına gidip aylarca bu mahalleye uğramasam diye gün sayıyordum.
Yatağımda uzanmış bunları düşünürken diğer yandan telefona göz gezdiriyordum. Onların sohbetine bakmamak için kendimi kandırıyordum.
O sırada mesaj bildirimi ekrana düştü, Yiğit.
Yiğit: Muradım
Yiğit: Nasılsın?
Murat: İyiyim yiğidim sen nasılsın?
Yiğit: Çok şükür diyelim
Yiğit: Gruba yazmadım dalga geçerler diye ama sana yazayım dedim dayanamadım
Yiğit: O kız beni reddetti...
Murat: Hadi be
Murat: Üzüldüm şimdi gülüm
Murat: Bir sebebi var mı?
Yiğit: Hoşlanmamış benden
Murat: Niye flört etmiş o zaman?
Yiğit: Hoşlanırım diye düşünmüş, yani onun da suçu yok düzgünce reddetti ama üzüldüm
Murat: Boşver, daha iyileri çıkar karşına
Yiğit: İnşallah...
Yiğit: Senin biraz moralin bozuk gibi neden?
Murat: Yok iyiyim ben
Yiğit: Hadi hadi söyle
Murat: Gerçekten bir şey yok
Yiğit: O itler hâlâ seninle barışmadı mı?
Murat yazıyor...
Murat: Sen bizim küs olduğumuzu biliyor muydun?
Yiğit: Biliyordum tabi oğlum
Murat: Lan niye bilmiyormuş gibi davrandın o zaman
Yiğit: Tek ortak toplanma alanı benim yanımdaydı, birbirinizle alakanızı kesmeyin diye...
Murat: Kim söyledi?
Yiğit: Asiye teyzeceğim
Murat: Ulan anne....
Yiğit: Kızma benim kankama, biz birbirimize yalan söylemeyiz
Murat: Yazıklar olsun size
Yiğit: Boşver onu da siz niye küstünüz?
Murat: Boş sebepler
Yiğit: Aynen, söyle şimdi
O an birine içimi dökme hissiyatıyla dolup taştım. Yiğit'i biliyordum ve ondan bu zamana kadar sakladığım için bile pişmandım.
Kendimi durdurmadım, yazdım.
Murat: Ben eşcinselim
Yiğit çevrimiçi.
Yiğit yazıyor...
Yiğit: Bunun için mi küstü sana şerefsizler?
Yiğit: Sikerim onların belasını
Yiğit: Senin de belanı sikeyim nasıl bana söylemezsin bunu
Yiğit: Ulan kaç yıllık arkadaşız amk
Yiğit yazıyor...
Murat: Sakin ol bir
Murat: İlk önce sana söylemediğim için özür dilerim
Yiğit yazıyor...
Murat: Ve onlar homofobik değil. Üçümüz de gayiz
Yiğit yazıyor...
Yiğit çevrimiçi.
Yiğit: Ulan bana neden haber vermediniz ben de olurdum amk
Murat: Ya bir siktir git ajehsjwjdhjahshddhsh
Yiğit: Kampanya mı vardı nasıl üçünüz aynı anda oldunuz?
Murat: Kendimi Barış ile keşfettim, o da kendini benimle
Murat: Erdem'de ikimizle
Yiğit: İkiniz derken?
Murat: İlk Barışı elimden aldı onunla sevgili oldu daha sonra da bana yavşamaya başladı
Yiğit: Oha piç lan bu
Murat: Öyle zaten
Yiğit: Eee peki son durum ne kim kiminle
Murat: Hâlâ barışla beraber ama bana da yavşıyor
Murat: Yavşıyordu
Murat: Üç gündür yazmıyor
Yiğit: Ben şu an bir bok anlamıyorum
Murat: Bekle arayıp anlatacağım
Murat: Arıyorum
Yiğit: Tamam
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YARABANDI -GAY
Teen FictionDarılma, terk edip gitti seni, gönlü huzurlu gülüyor gözleri...