Art Arda Gelen Cinayetler

156 30 359
                                    

Öfkemi hazetmeye çalıştım, duyduğum dehşetle mücadele ettim. Yerdeki cesedin Demet olduğunu fark etmem vücuduma darbe almışım gibi sarstı beni. Evde kızından iyi haber almayı bekleyen gözü yaşlı annesine şimdi ne diyecektim verdiği sözleri tutmakla tanınan Esin Özdemir ilk defa yenilmişti, savaşı kaybetmiştim. Notun altında yazan isim Selda teyzemi haklı çıkarmıştı. Kendisine Mezarcı diyen katil vahşice katletmişti Demet'i.
Demet'in evine tekrar döndüğümde, Halime teyze beni karşıladı. Umutla gözlerimin içine baktı.

"Kızım, Demet'im nerede?" Pusat yaralı kolunu tutarak tam yanımda durdu birkaç saniye Pusat'ın kahverengi gözlerinin içine baktım. Gözlerini kapatıp açtı. Ben şimdi nasıl derdim kızın, vicdansız bir canavar ruhlu katilin kurbanı olmuş diye? Boğazım düğüm oldu. Bazı acılar kalpte izler bırakır ve o izler hiçbir zaman geçmezdi. Demet'in son hali de benim kalbimde izler bırakmıştı ve ne zaman gözümü kapatsam o anı yaşayacağımdan emindim.

"Bulamadınız mı daha?" Sesi hayal kırıklığına uğramıştı.

"Bulduk." Sözcükler benden bağımsızca dudaklarımın arasından  dökülmüştü.

"Allah'ım şükürler olsun iyi değil mi? Hani nerede kızım dışarda mı neden eve girmedi?" O kadar sevindi ki bulduk dediğimde onun ölmüş olabileceğini aklına bile getirmedi. Belki de getirdi ama kabullenmek istemedi.

"Demet güzel kızım." Birkaç adım atmıştı ki o kötü haber dudaklarımın arasından zehir zemberek bir şekilde fırladı.

"O, yaşamıyor artık." Benden tarafa döndü gözleri doldu başını iki yana salladı. Sendeleyerek yanıma geldi attığı tokat ile başım sola doğru döndü.

"Esin." Pusat ve Erdinç önümde etten duvar oldular.

"Sen ne yapıyorsun kadın," diye bağıran Erdinç'in bu yüzüyle ilk kez tanışıyordum. Bileğinden tuttum başımı iki yana salladım.

"Özür dilerim Halime teyze verdiğim sözü tutamadım." Gözyaşları hissettiği tüm duyguları dile getiriyor gibi yuvalarını terk etti.

"Demet'im, Allah'ım benim canımı al, kızımı bana tekrar gönder." Gözlerim doldu, ellerimi yumruk yaptım. Bu acı diner miydi? Hiç sanmıyorum bu acının izi bir gölge gibi onu takip edecekti. Silahtan fırlayan kurşun kalbine isabet etmişti ve paramparça etmişti tüm duygularını.

"Sana yalvarıyorum kızımı gönder bana o daha çok genç görecek günleri var. Sevecek, sevilecek yaşayacak günleri var. Ben yaşadım, gördüm göreceğimi al beni yanına Allah'ım," diye bağırdı. Kalbime saplanan zehirli ok beni nefessiz bıraktı.

"Demet!" Halime teyze baygınlık geçirdi. Çığlıkları kulağımdan gitmiyordu. Sağlık görevlileri, Halime teyzeyi hastaneye götürürken, Pusat'ta hastaneye gitti o da kolundan yaralanmıştı.

  Erdinç ile Demet'in odasını inceliyorduk. Demet'in duvarda asılı fotoğrafına baktım. Uzun, kıvırcık siyah saçları, düz burnu, yuvarlak yanakları, kahverengi gözlerinin içi mutlulukla parlıyordu. Yerdeki dağınık eşyaların arasına çöktüm. Oda savaş alanından çıkmış gibi dağılmıştı eşyaları yerden kaldırıp yatağın üzerine attım. Elime gelen kırmızı kaplı günlük ile kaşlarım çatıldı. Annesi Demet'in günlük tuttuğunu söylememişti.

Belki de annesi kızının günlük tuttuğunu bilmiyordu. Günlük kilitli olanlardandı. Günlüğün anahtarını bulmak için etrafa baktım ama bulamadım. Anahtar neredeydi? Saçımdan bir tel toka çıkardım ve günlüğün kilidini birkaç uğraştan  sonra açtım. Gözüme çarpan bu yazı çok tanıdık geliyordu. Kaşlarım olabildiğince çatıldı bu yazı cesedin elinde bulduğumuz yazıyla aynı değil mi? Kanıtları koyduğumuz torbadan notu çıkardım. Yazıları karşılaştırdım.

MEZARLIK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin