28. SON MEKTUP

2K 145 115
                                    

Bölüm şarkısı - Nilüfer - Çok uzaklarda

Umarım beğenerek okursunuz...

Bol bol yorum lütfen.

Kontrol etmedim.

Sınır - 120 yorum. Gerçekten sınır dolmazsa bölüm atmayacağım. Üstelik sırf sınır dolsun diye random şeyler atmayın. <3



Yaklaşık 9 ay sonra ilk defa adımını attı Kore'ye. Özlemişti burayı ama asıl özlediği kişi belliydi. Jungkook'u özlemişti. Bu hasrete daha fazla dayanamamış ve Namjoon'un ikazlarına aldırış etmeden bulduğu ilk uçağa binip gelmişti. Her ne kadar gidip Jungkook'u görmek istesede bunu biraz ertelemeliydi en azından şirkete gidip neler olduğunu öğrenmeliydi. Uzun zamandır şirketten uzaktı ve yokluğunda neler döndüğüne bakmalıydı.

Aylar sonra şirkette gördükleri beden ile çalışanlar şaşkınlığını gizleyemedi. Saygı ile önünde eğilip bir kaç şey söylüyorlardı. Taehyung ise sadece hafif bir gülümseme ile karşılık veriyordu.

Sonunda odasına girdiğinde ve yanına asistanı başta olmak üzere bir kaç çalışanını da çağırmayı ihmal etmedi. Şirketin hisseleri ile ilgili derin bir konuşma yapmaları gerekiyordu.

"Efendim haber vermeden gittiğiniz için bir kaç gün sizin gelmenizi bekledik ama artık gelmeyeceğinize emin olduğumuz gün daha öncede yaptığınız gibi aynı çalışanlar yoğun bir şekilde şirket ile ilgilendi."

İri beden derin bir nefes aldı ve tahat koltuğunda arkasına yaslandı.

"Hisselerde ki oynamalara bakılırsa pekte başarılı olduğunuz söylenemez."

Karşısında oturan bütün çalışanlar panik ile birbirlerine baktılar ve bu Taehyung'un gözünden kaçmadı.

"Evet şimdi neler dönüyor bana herşeyi anlatın."

"Ortak olduğumuz Bay Jeon'un şirketi siz gittikten bir kaç ay sonra çok büyük bir yükselişe geçti ve bu bizi kötü etkiledi. Sizin yokluğunuzda Bay Jeon ortaklığı sonlandırdı."

Güldü iri beden. Böyle birşey olacağını düşünemişti. Bay Jeon, Taehyung'a oldukça bağlıydı ve şimdi böyle birşey yapması hiç normal değildi.

"En geç bir hafta sonraya bir toplantı ayarlayın ve dertlerinin ne olduğunu öğrenelim."

"Emredesiniz efendim."

Bir başka çalışan çekingen bir tavır ile söze girdi.

"Aslında bu kadar hızlı büyümeleri ve servetlerine servet kalmaları gerçekten çok şaşılası bir durum. Kimse Bay Jeon'dan bu kadar büyük bir yükseliş beklemiyordu."

"Bunu nasıl yaptı hiç kimse bilmiyor mu? Yeni bir ortaklık mı kurdular ya da ne bileyim başka birşey?"

"Bu tam bir muamma. Kimse bilmiyor."

"Dediğim gibi elinizi çabuk tutun ve bir toplantı ayarlayın."

Birkaç konu hakkında konuşulduktan sonra çalışanlar odayı terk etti ve Taehyung tek başına kaldı.
Burayı gerçekten özlemişti. Sandalyeden kalkıp büyük cama ilerledi. Büyük ve kalabalık şehre baktı. Herkes kendi telaşı içindeydi. Bir kadın yanında köpeği ile yürüyor, bir yandanda hararetli bir şekilde telefon konuşması yapıyordu. Bir tarafta iki yaşlı çift bir bankta oturmuş, yüzlerinde ki tebessüm ile sohbet ediyorlardı. Kavga eden sevgililer, öpüşen ve sarılan aşıklar. Aklında Jungkook geldi. Onunla kısa sürede çok fazla şey yaşamışlardı ama aşkları yarım kalmıştı. Hemde aptal bir intikam oyunu yüzünden. Ne Bay Jeon'u öldürebilmişlerdi ne de onu alt edecek bir hareket. Namjoon sadece beklemesini söylemişti ama iri bedenin sabrı kalmamıştı. İntikamı artık istemediğini, sadece Kore'ye gitmek istediğini söylemişti. Namjoon her ne kadar karşı çıksada artık buradaydı.

𝑆ℎ𝑎𝑚 𝑙𝑜𝑣𝑒 𝑇𝑎𝑒𝐾𝑜𝑜𝑘Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin