𝑆ℎ𝑎𝑚 𝑙𝑜𝑣𝑒 𝑇𝑎𝑒𝐾𝑜𝑜𝑘

6. İYİ Kİ

Bölüm şarkısı - BTS - 00.00 O'clock

"Hemen mi gidiyorsun?"

"Evet hyung. Herşey için çok teşekkür ederim. Haftaya burada olacağım"

İri beden her ne kadar istemese de, kafa salladı ve bahçe kapısından çıkan çocuğu izledi. İnce beli, geniş omuzları ve o baldırlar... Taehyung için hiç iyi şeyler değildi.

İçeri girdi ve daha şimdiden ıssızlaşan salonda gözlerini gezdirdi. Bu kadar kısa sürede genç oğlanın varlığına, evini güzel kahkahaları ile dondurmasına alışmıştı ve tam da buna sinir oldu. Ceketini aldı ve hızla evden çıktı. Sanırım bu çocuk onun için pekte iyi olmayacaktı...

Jungkook ise eve gelmiş ve salonda oturuyordu. Annesi yine başında birşeyler zırvalıyordu. Dinliyormuydu? Hayır. İri adamın ona sürekli 'prenses' demesine her ne kadar sinir olduğunu düşünse bile aslında hoşuna gittiğini anlamıştı hemde tam şuan. Tepesinde dikilen Bayan Jeon'un sesi resmen kulaklarını tırmalıyordu. Yavaşça oturduğu koltuktan kalktı ve merdivenlere yöneldi. Daha ilk basamağa bastığı sırada Bayan Jeon'un ince sesi duyuldu.

" Jungkook. Nereye gidiyorsun? Daha söyleyeceklerim bitmedi."

Arkasını döndü ve annesine yorgun bir bakış attı.

"Dinlemeyeceğim."

Kestirip attı ama anlaşılan annesi bu sorun yaratacaktı.

"Sana, o adamın evinde ne haltlar yediğini sordum."

Ne diyordu bu kadın. Kendi oğluna hiç mi güvenmiyordu? Çıktığı bir iki basamağı inerek annesine yaklaştı ağır ağır.

"Ne kast ediyorsun anne? Açık açık söylesene."

"Bence gayet iyi anladın. Altına mı yattın o adamın?"

Git gide sinirleniyordu. Daha kendisinin ve kocasının yapmadığı şeyleri bir kaç gündür tanıdığı adam yapmıştı.

"Anne! Ne dediğine dikkat et. O adam ne senin ne de babamın yapmadığı şeyi yaptı ve beni kurtardı. Bana evini açtı, bana yemek verdi. Biliyor musun ben kabus görmekten hep korkardım ama sen hiçbir zaman gelip başımı okşamadın ama o iğrenç ithamlarda bulunduğun adam ben kabus gördüm diye ben sakinleşene kadar bana sarıldı, saçlarımı okşadı. Yıllardır görmediğim sevgiyi yalnızca bir kaç gün önce tanıdığım adamdan görüyorum. Bırak şimdi o adamın bana ne yaptığını da, söylesene 'anne', sen söyle anne ne yaptın bana?

Ağlayarak kurduğu cümleler ile yüzüne şok içinde bakakalmıştı Bayan Jeon. Annesinin birşey demeyeceğini anlayan genç oğlan arkasını döndü ve hızla merdivenleri çıkıp odasına girdi.

İri adama gitmek istemesi normalmiydi? Yine o sıcak kucağı istiyordu. Elleri saçlarında, belinde gezsin kendisini rahatlatsın istiyordu.
Kesinlikle normal değildi...

Taehyung şirkete gelmiş ve odasına çıkıp dosyalar ile ilgileniyordu.
Aklına sürekli genç oğlan geliyordu ve kafayı yediğini düşünüyordu. Ne oluyordu ona böyle, o böyle birisi değildi. Ama için değişik bir his vardı. Genç oğlanı aramak istiyordu ama ne diyecekti ki arayıp.

Geçen 20 dakikanın ardından daha fazla dayanamayacağını anladı ve eline telefonunu alıp genç oğlanın numarasını tuşladı.

Tabii ki gizlice genç oğlanın telefonunu alıp numarasını almamıştı(!)

Çalan telefon ile derin bir nefes aldı ve açılmasını bekledi.

"Alo?"

Duyduğu ses ile ne diyeceğini bilemedi ve sessiz kaldı.