Bu kitapta bahsi geçen karakterler, kurumlar ve olaylar her ayrıntısıyla kurgudan ibarettir ve kalemime aittir.
İyi okumalar!
Erdem Yıldırım, Gözlerinin Bağımlısıyım ♪
❧
3 Yıl Önce...
HAZAL DENİZ ERGUVAN.
Ruhum siyah almıştı.Dilini bilmediğim bir yabancı şarkı dinliyormuş gibi hissediyordum.
Acım vardı, acıdan kıvranıyordum ama ses çıkaramıyordum. Çıkartsam bile anlaşılmıyordu.
Narkozun etkisindeydim.
Ne dediğimi bilmiyordum, resmen beynim uyuşmuştu ve salak saçma cümleler kurmada birinci sıradaydım. Narkozun etkisi azalmıştı ama tamamen yok oldu denecek kadar az değildi.
"Mor inekler var." dediğimde karşımdaki adam bana âşıkmış gibi bakıyordu.
"Dışarı çıkın." Bana bakmayı sürdürürken emir verdi herkese. "Barış abi, sen de." diye eklediğinde diğerlerine baktım. Beş kişiydik odada, diğer üç kişi çıktığında yanımda oturan adam ile baş başa kalmıştım.
"Neden?"
Dudakları bana gülümsüyordu. "Baş başa kalmayı severim."
Adamın cümlesiyle toparlanmaya çalıştım ama başaramadım, kolumda ve karnımda acı vardı. Ben de tek çare tekrar adamı izlemeye başladım. "Her kadınla mı?" dedim merakla, beni neden ilgilendirdiğini anlamamıştım.
Başıyla reddetti. "Seninle."
"Ben, seni tanıyor muyum?"
Omuz silkip elimi tuttu. "Ne hissediyorsun?" diye sordu bana, heyecanlandığımı söyledim. "Peki," dediğinde yüzünü benim yüzüme yaklaştırdı. Hem gözümün içine bakıyordu hem de ara ara dudaklarımı izliyordu. "Bana ne hissettiğini söyle, Güvercin."
"Aşk."
Tebessümünü izledim. "Bana âşık mısın?"
"Mor ineklere benziyorsun ve ben mor ineklere âşığım."
Yüzü hâlâ bana yakınken kahkaha atmaya başladı. "Ben de sana âşığım."
Şok olmuştum ama adamın kim olduğunu bilmiyordum, bilsem bile hatırlamıyordum. "Sevgili miyiz biz?" diye sordum şaşkınlıkla. Reddetti. "Flört?"
"Flört işleri benlik değildir, Güvercin."
"E biz neyiz?" dediğimde resmen adamın yakışıklılığı karşısında tuz buz oluyordum. "Üstelik ben ismini bile bilmiyorum." Elime baktım, bir eli hâlâ elimin üzerindeydi ve okşuyordu tenimi. "Elimi tutuyorsun."
"İsmimi biliyorsun."
Tanıdığım birisi miydi? Kimdi bu adam?
"Hatırlamıyorum."
Hâlâ bana, beni her an öpebilecekmiş gibi bakıyordu. "İsmim Ayaz ama sen Emaresinin Beyefendisi de." Bunun anlamını sordum sadece, bir lale çıkardı siyah ceketinin cebinden. "Benim emarem, sensin çünkü. Ben, senin beyefendin olmak istiyorum."
Resmen adamın cümlelerini duymazlıktan geldim. "Bu nedir?" diye atladım söze.
Beyaz laleyi bana uzattı. "Gelirken çiçek alamadım sana, param çıkışmadı. Ben de yoldan bir lale kopardım. Özür dilerim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LALELERİNDEN
Gizem / GerilimÇocukluk... Göğsümüzün içindeki lalelerdi çocukluk, yaşatamadık. Adaletin olmadığı bir ülke, belirli güçlü örgütlerin de içinde bulunduğu bu ülkenin en büyük matemi adaletsizlikti. Bir tarafta kadın ve çocuk cinayetleri vardı. Diğer tarafta ise serb...