Küçük Aşkım

19/Yine mi ihanet?

Bu bölüm'ü yazmama motive eden Zehra'ya, canim'a tesekkür ederim! Bu bölüm sana gelsin! iyi okumalar!

-

/Flashback/

Hani böyle huzurlu olursunuz ama herzaman huzurunuzu bölen biri olur ya. Iste o durumu yasiyorum suanda. Sarili iken kapi acildi ve bir sarisin kiz geldi. "Kaan! Askim ben geldim."

/Flashback son/

Dediklerini duydukdan sonra Kaan'a bakdim. Ifadesiz bir sekilde o sarisin kiza bakiyordu. Bakislarini bana cevirdi ve birsey demek icin agzin acti. Ama o birsey demeden ben atladim

"Kaan, bu kiz kim?"

"Sevgilisiyim canim asil sen kim oluyorsunda sevgilime sariliyorsun?"

Kaan'a sinirli ve üzgün bakislarla baktim. O ise hayatmda duydugum en sacma cevabi verdi.

"Defne ben bu kizi tanimiyorum." agzimdan kücük dalga gecersi bir kahkaha cikti. O kapidaki yelloz da bize igrenc bir gülümsüyordu.

"Ahh Kaan ama her zaman ayni seyi apiyorsun. Her gelmemde yeni kiz. ALtinda iniltincede geri geliyorsun bana. Tabi bazen altina girmek istemeyenlerde oluyor onda her gece bendesin olmuyor ama." kizi agzim acik dinledim ve gözlerimde gözyaslarin biriktigini hissediyordum.

"Ben sana inanmistim." di son sözlerim. Kösede duran cantami alip hemen disari kostum. Kapidan gecerken de o yelloza omzumla vurmayi unutmadim tabi. Tam bir sürtük gibi cani acimizcasina bagirdi. Beter olsun! Ikisininde cani cehenneme!

Arkamdan "Defne dur ya gercekten tanimiyorum! Lan pis sürtük hangi delikten ciktiysan oraya geri dön yoksa senin icin cok fena olacak!" sözlerini duydum. Tabi hepsi palavra. Doydum artik böyle oyunlara. Bitti artik. Ask kelimesi artik benim icin öldü.

-

Okul'da durmayacktim tabi bugün ki dersleri kirabilirdim. Birde okulda kalip onun o serefsiz yüzüne bakamazdim. Eve girdim ve direk odama cikip kendimi odaya kilitledim. Yataga atip aglaya bildigim kadar agladim. Evde kimsenin olmamasi isime gelmisti.

Hayir bu sefer yetti. Kendimi bir ogan yüzüne bu kadar ezdiremezdim. Kalkip banyo'ya girdim ve güzelce sicak bir dus aldim. Ardindan gecen yaz'dan belli kesdirmedigim uzun saclarimi fönledim ve hafif mascara sürüp banyo dan ciktim. Hava nin sicak olmasi isime gelmisti ve gidip beyaz-mor cicekli diz kaagimdan dört parmak üstünde biten elbisemi giyindim. Parfüm sikip disari ciktim. Ilk hedef kuaför dü. Ha yok klasik kizlardan degilim en, evde saclarimi kesenlerden degilim. Kuaföre de sac kestirmek icin gitmiyordum zaten. Neden ben kesiyormusum saclarimi bi oglan icin gitsin o kazitsin saclarirni benim gibi bir kizi kayip ettigi icin.

Annem'in tanidigi kuaföre gittim ve annemi tanidigindan orda diger bekleyen 10 dan fazla kisiden önce aldi beni. Hepsine "in your face bitcheeez" bakisimi attim.

"Defnecigim uzun zamandir gelmiyorsun saclarinda baya uzamis kesdirmek mi istiyorsun? oysa ki hic kirilmamis da"

"Hayir zehra abla bu sefer kesdirmek icin gelmedim. Kahverenginden baslayan ve sariya giden ombré yaptirmak istiyorum yaparmisin?"

"Süper secim minigim! Cok yakisir sanada hem moda da bu siralar tabi yaparim. 10 dan fazla kisi bekleseydi ama maalesef yapamazdim ayip oluyordu uzun sürüyorda" dedi aynadan arkamda bekleyen avratlaa bakarak ve arindan bana göz kirpti. Ikimizde güldük. Buraya gelmekle iyi etmistim.

2 saat sonra istedigim sac'i yapmisdi zehra ablam bana. (multimedya) Uclarini kirvistirinca daha'da hos durmustu beyaz-mor elbisenin üstünde.

Kuaförden ciktim ve hic beklemedigim ve en son görmek istedigim insan'i gördüm disarida . Kim olabilir tabi rüya. Asla affetmeme listemdeki yeni üyede olabilirdi tabii. Kaan.

--

kisa ve pek heycanli bir bölüm olmadi kabul ediyorum fakat zaman pek bulamadim. Yarin bu bölümün ikinci kismini yazmaya calisacagim.

Kaan ve Defne nin ayrilmasina ne diyorsunuz?

Bölümü nasil buldunuz?