Bugün, 06.06.2015, tam 1 sene önce Kücük Askim dogdu! Hikayemiz bugün 1 yasina girdi! Beni destekleyen ve hic yalniz birakmayan okuyucularima ayri tesekkür etmek istiyorum! Iyiki varsiniz!
iyi okumalar!
-
/Flashback/
"Sen benimsin minik. Benim olana kimse dokunamaz." Bu sözleri dudaklarina bir öpücük kondurmam icin yeterliydi. Fakat beni masum bir öpücügüm sert bir öpüsmeye dönüstü ister istemez. Öperken dün bana sürtük dedigi aklima gelince sinirle dudaklarini dislerimle ezdim. Erkeksi bir homurdanma duyuldu. Ondan uzaklasip
"Bana dün sürtük gibi davrandigimi söyledigin icindi." bana öyle kararmis gözlerle bakti ki bir anda tedirgin olmadim degil.
"Senin intikam alisin böyle ise ve bende nasil bir iz biraktigini bilmiyorsan eger sana artik her gün hatta her saniye hakaret edebilirim."
/Flashback son/
Bu söyledikleri ile kizarmam bir olmustu. Tabi tam olarak nasil izler biraktigimi anlamasamda utandim. Istirinca dudagi falanmi sisiyordu ki? Yada morariyormuydu? Ayy bir an pisman oldum.
"Yoksa davul gibi sisiyormu? Botoks gibimi oluyor?" Söylememle kücük bir kahkaha attim. Tabi gözlerimden birde pismanlik okunduguna eminim.
"Ahh defne öyle kücük ve safsin ki.." ne yani? Bunda saf olunacak ne var ki? Kimin neresini istirirsan istir ya kizarir, yada cok siki istirdiysan morarir ve biraz sisme ihtimali var. Tabi vampir gibi istirdiysan kanama ihtimalide var.
Yüzüne anlamayan gözlerle bakinca kücük bir kahkaha atti. Gülünecek ne var birisi söyleyebilir mi lütfen?
"Neden gülüyorsun? Gülecek ne var bunda?"
"Hic.. sadece cok tatli gözüküyorsun" ve yine güldü. Odun.
Bozulup kucagindan kalktim. Masadaki kahvaltiliklari tezgaha dizmeye basladim. Yok yani ne var halimde? Tatliymis. Orta parmagimi gösterip 'al sana tatli'demedigime sükür etsin.
"Oy oy benim sevgilim bana trip de mi atarmis?" orta parmak yukari kalkmak icin kibirdaniyor. Hayir defne kiskibarcik bir kizsin sen, yakismaz.
Ses cikarmadim ve devam toplamaya basladim. Tabi güzel bir kahvalti hazirlayacagim diye resmen bütün buzdolabini bosaltmisti hayvan. Tamam ya kabul hayatimda yaptigim en güzel kahvalti ama yinede kizacak baska birsey bulamiyorum suanda.
Yerinden kalkti ve masayi toplamama yardim etti. Vallah bi süre sadece öyle oturacak diye korkmadim degil. Alisik degilim ben bu kadar bulasik toplayip yikamaya. Masayi beklenmedik bir sessizlikle topladik ve istemeyerek de olsa en korkunc kisma geldik. Bulasik. Kollarimi sivadim ve makinenin bos olmasini en icten diledim. Ha! Agzina kadar dolu. Tabi ya doldur doldur ama calistirmayi unut salak defne! Al sana ceza.
Tabaklardaki fazlaliklari cöpe atmak zorunda kaldim. Allahim sen affet. Ardindan hepsi ilk basta su'dan gecirdim. Pis kaan'da kenara gecmis beni izliyor. Insan gelip yardim eder. O gözlerini bana yardim etmeyen elleriyle oymazsam banada defne demeyin.
Sonunda son bardagi'da duruladiktan sonra ellerime tekrar yikadim. Vay be afferin sana defne. Bu kadar bulasigi bile halletdiysen halledemeyecegin hic birsey yok!
Arkami dönüp oturma odasina gecmeyi planlarken belimde bir agirlik hissettim. Daha dogrusu bana arkadan sarilan bir cift kol ve boynumun orda bir adet kafa. Ne ara gelipde sarildi bu öküz bana?
Kipirdanmaya calistim fakat daha siki sardi bedenimi.
"kaan birakmayi düsünüyormusun?"
"hayir." yuh. ne kadar aciklayaci bir cevap bu böyle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Aşkım
Teen FictionBizim eski evin orda benimle her zaman oyun oynayan ama her zamanda sinir eden bir çocuk vardı. İşte o çocuk kaan. Bana hatta küçükken ilan-ı aşk etmişti, ben ise yüzüne bir tokatı basıp kaçmıştım. Evde ise iğrenmiştim. "Aşıkmış. Iyyyyy" Şimdi ise...