20/Gözler

1.7K 68 11
                                    

30K okuyucu! Herkese tesekkür ediyorum ve iyi okumalar diliyorum!

-

/Flashback/

Kuaförden ciktim ve hic beklemedigim ve en son görmek istedigim insan'i gördüm disarida . Kim olabilir tabi rüya. Asla affetmeme listemdeki yeni üyede olabilirdi tabii. Kaan.

/Flashback son/

Rüya bana en igrenc gülümsemesiyle bakiyordu. Gözlerimi devirmeden edememistim. Yaninda ben gelmeden önce kahkaha attigi kizlari arkasinda birakarak bana yaklasti. Dik bir sekilde gelmesini bekledim.

"Defnecigim burdaymis, ne hos tesadüf demi?"

"Seni görmek ve hos? Kiyamet alameti olmali." dedim ve ruhsuz bir sekilde kücük bir kahkaha attim.

"Kaan'dan ayrildigina göre cok mutlusun sürtük. Hayirdir simdide baskasinin altinda mi inliyorsunda böyle kendine güveniyorsun."

"Rüya. Ah canim ya. Bu dünyada maalesef ki herkes senin gibi degil. Biraz aynanin karsisindan cekil ve insanlarla konusmaya calis." Kaan'la ayrilma konusunu nerden ögrendiginide tabi aklimin kösesine yazmisdim.

"Kendinide insan yerine koymaman güzel. Insanin nasil bir mal oldugunu bilmesi en güzeli."

"Yaa." dedim imali bir sekilde ona asagidan yukariya dogru bakarken. "Zor olmalidir galiba bir oglanin seni bir kiz icin kullanmasi. Sadece ulasmak istedigi kiza köprü olarak kullanmasi." sinirden gözlerinin alev aldigini görüyordum.

"Ne sacmaliyorsun kizim sen? Ben köprü olmam. Olsam bile üstümde gecerken hedeflerine ulasmadan yikarim onlari. Paramparca ederim. Hem üstümde geceni hemde hedefini." baya sinirlendigini gördüm ve bana imali ve acimasiz bir sekilde bakti.

"Sunu unutma rüya. Onlari paramparca ederken maalesef ki kendinide paramparca etmen gerekiyor. Ah, birde üstünde yürüyen varya, o iste asagida yüzerek de hedefine ulasir, yeter ki cok istesin. Ama sen, köprü, anca birinin seni tekrar köprü olarak kullanmasini beklemen lazim. " ona tiksinir bir bakis atip omzumla omzuna vurarak yanindan gecdim.

"Onu o suda bogarim ben! Kimse beni kullanamaz! Kullananlari gebertirim! Pis sürtük!" diye arkamdan sinirli sinirli bagirdigini duyuyordum fakat arkami bile dönmeden onun duyup yada görmeyecegini bilsem bile kahkaha attim.

Onu görmek ve edecegi laflarin beni mahfetmesini beklerken kendime daha cok güven gelmisti. Ben Defne Kaya'ydim. Böyle ucuz laflarin altinda ezilmek bana yakismazdi. Kaya gibi onlari ezerdim.

Bir anlik olsa bile Kaan'i unutturmustu az önceki olay fakat dediklerini tekrar aklima getirip kaan ile ayrildigimizi yüzüme vurmasi tekrar onu düsünmeme sebep olmustu.

Kaan Demirci. Kücüklügüm aski. Keske sadece kücüklügümde ki anilarla kalsaydin be Demirci. Bu kalbi kirinca eline ne gecti ki? Anlamiyordum. Galiba hata bendeydi. Cok saftim ve birkac güzel sözle eriyip bitiyordum. Ve bu eriyip bitmemi herkese belli ediyordum. Oysa ki bazi insanlar nasil da gizleyebiliyordu hissettiklerini. Onlar gibi olmayi cok isterdim.

Düsüncelerimden uzaklastim ve etrafima bakmaya basladim. El ele gezen ciftler. Yanliz basina bir bankta oturup uzaklara bakanlar. Bir kücük cocugun arkasina kosturan anne. Sinirle telefon görüsmesi yapan bir adam. Ve bana bakan cift siyah göz. Siyah sacli, hafif bronz, zengin oldugunu heryerinden belli eden, benim yasimda yada 1-2 yas büyük oldugunu sandigim, uzun boylu ve yapili bir tip. Gözlerimi ondan aldim ve bir bank'a oturdum. Sahilden giderek evin yolunu uzattigimi bilsem bile temiz su havasi iyi gelmisti. Gözlerimi kapadim ve basimi arkaya yasladim. Biraz kafa dinlemek, icimdeki sesleri susduramayacagimi bilsem bile, iyi geliyordu.

Küçük AşkımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin