TAHTİN VARİSİ

Gücüne Sahip Çık

Gün aydınlanmış Hanzade çoktan Divan-ı açmıştı. Ayaz Paşa sessizliğini koruyordu.

İbrahim Paşa gözünün ucu ile Ayaz Paşayı süzüyordu.

Dikkatini Ayaz Paşaya vermiş en ufak bir hatasını bekliyordu.

Hanzade divanda hükümlerini sayıyordu. Ancak bilmediği bir şey vardı.

Gözlem odasında babası Sultan Süleyman vardı. Süleyman kızıyla gurur duyuyordu. Sultan Süleyman bu cihanın en kudretli padişahı olmasının yanında bir de Kızı ile adını duyuracaktı.

Mahidevran haremde olan biteni Hatice ve Şah Sultandan dinliyordu.

'Aman yarabbim neler olmuş öyle Allahım korumuş'

'Çok şükür Mahidevran lakin Hanzade'nin dik duruşu olmasaydı ne ederdik bilmiyorum.'

Mahidevran parlayan gözleri ile baktı Sultanlara gözleri gülümsüyordu.

Divan toplantısı bittikten sonra Hanzade duyduğu destur sesi ile olduğu yerde kaldı.

Yüzünü sağa çevirdi.

'Destur Sultan Süleyman Han Hazretleri'

Hanzada yakınında İbrahim Paşadan başka kimsenin olmadığına emin olduktan sonra sağ yöne doğru koştu.

O yönden gelen Sultan Süleymana koştu.

'Baba! Baba çok korktum'

Süleyman kızına sıkıca sarılıp saçlarından öptü.

Elinden tutup onu Has odaya götürdü.

Tahta birlikte oturdular. Süleyman kızının saçlarını okşadı.

'Senin hiç korkmadığını biliyorum güzel kızım eğer korksaydın ben hissederdim. Ben sana güvenmesem koskoca devleti sana gözüm kapalı emanet eder miydim?'

'Ben senin gölgene nefesine sığınıyorum baba rabbim seni başımızdan eksik etmesin'

'Bak evladım bak benim Gülbaharımın çiçeği ömrümü bayram eyleyen akide şekerim Baki olan devlettir. Ben eğer ki bir gün bu cihandan göçüp gitsem de gölgem dahi peşini bırakmayacak. Sen yeter ki gücüne sahip çık'

Hanzade gözünden akan yaşların babasının silmesiyle onun gözlerine derin derin baktı.

'Bırakma beni baba'

Hanzade babasına sıkıca sarılmıştı. Sultan Süleyman kızının bu denli onu sevmesine oldukça mutlu oluyordu.

'Hanzadem bu akşam Mihrimah ve Seninle birlikte Haliçte bir yemek yiyelim ben ki bu devletin Yüce Padişahıyım sizlerde benim zümrütlerim incilerimsiniz'

Sultan Süleyman kapı ağalarına haber edip hazırlıklar için talimat verdi.

Hanzade babasının yanından ayrılıp Hürrem Sultanın dairesine geldi.

'Destur Veliaht Hanzade Sultan Hazretleri'

Mihrimah döşeğinden koşup kapıya en yakın yerde destura durmuştu.

'Hanzade Hoşgeldin'

'Hoşbuldum Sultanım kardeşlerimi görmeye ve babamın emrini arzusunu Mihrimaha demeye geldim'

Hürrem Sultan merakla gözlerini açtı.

'Mihrimah güzelim en güzel kıyafetlerini giy bu akşam hünkarımızla birlikte Haliçte yemek yiyeceğiz.'