I'm fine

~11~

18+ sahneler var....
İyi okumalar..

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Sabah uyandığımda pencereden gri bulutlara baktım. Yağmur yağacaktı galiba. Severdim yağmuru. Kafamı kaldırıp yukarı baktığımda göğsünde uyuduğum Hakanın dağılmış saçlarıyla oluşan görüntüsü tüm gün izleye bileceğim tablo gibiydi. Üstümde Hakanın tişortü vardı, o ise üstsüzdü. Parmaklarımla göğüs tüylerinde gezindim. Yavaşca boynundaki eserim olan morluklara ve kızarıklıklara dokunup çenesine kadar yol çizdim. Dudaklarına dokunduğumda öne büzülen dudakları parmağıma öpücük bıraktı. Kıkırtadığımda yüzündeki sırıtmasıyla gözlerini kısıkca açtı. Bana baktığında şapşik görüntüsüne dayanamadan doğrulup burnunu ısırdım. İsyan edercesine sesler çıkardı.

"Ama her sabah ısıracak mısın ya?" Kendisini çekmeye çalışıp yüzünü buruşturdu.

"Her sabah bu kadar tatlı şapşik olmasaydın." Omuz silkip göğüs kıllarıyla oynamağa devam ettim.

"Ne tatlısı kızım, kocaman adamım, ben yakışıklı olurum, seksi olurum, sinirli falan olurum ama tatlı ve şapşik sözleri bana göre değil." Demesiyle alt dudağımı sarkıttım.

"Hiçte bile, çok tatlı ve şapşiksin." Burun kıvırdığımda ani haraketle beni altına alıp ağırlığını üstüme verdi.

"Seni yerim kadın." Kararmış gözlerle bakmaya başladı.

"Hiç yemedin sanki." Dediğimde yarım ağız sırıttı. Kolaltlarımdan tutup beni biraz yukarı çekti. Ve aynı serseri sırıtmasıyla kendisini aşağıya doğru çekti.

"Ben de sabah tatlımı alayım bir." Elleriyle tişortun eteklerinden tutup yukarı çekti ve eğilip kilotumun üstünden kadınlığıma dudaklarını bastırdı. Bedenim onun dokunuşlarına acmış gibi hemen tepki gösteriyordu. Artık hiss ettiğim ıslaklık ve karıncılanmayla ürperdim. Bunu hiss ettiyi için sırıtması genişlendi. Biraz daha eğildiğinde yorganın altında kaldı. Kilotumu sıyırıp çıkardı yavaş haraketlerle, tepeciğime dudaklarını bastırdığında aldığım hazla kafam geriye düşdü ve adıyla inledim. Bacaklarımı biraz daha ayırıp diliyle boydan boya yaladı. Diliyle tepeciğimi okşadığında artık yerimde duramaz olmuştum.

"Hakan.." vajina dudaklarımı emip diliyle gezindikten sonra deliğimin kenarında daireler çizdi. İçime itmeden öyle yalaması daha da dellendirip ısladıyordu beni. "İçime it artık.." isyan edercesine inledim. Burnunu değdirip koklamasıyla kıkırtısını duydum. Burun ve dudak hatlarını hiss ediyordum. Elleriyle kalçamı, bacaklarımı ve göğüslerimi turluyordu. Geri çekildiğinde ürperdim. Vucuduma yayılan boş hisle üşümüştüm. Ne yaptığını görmek için gözlerimi açıp bakacakken içime ittirdiği penisiyle çığlık attım.

"Sabah sevişmesini rutine eklemek gerek." Diye üstüme gelip dudaklarıma kapandı. Sertçe öpüşlerimizle beraber kendisini itiyordu. Aldığım hazla sırtındaki tırnak izlerime yenilerini ekliyordum. "Küçücük amın bile bağımlılık yapıyor karıcım, ahh sikeyim.. seni her saniye sikmek istiyorum.." inleyerek söylediği sözlerle ne kadar tahrik oluyordum haberi yoktu galiba. Anın hazzıyla ben de kendimi itiyordum. Bacaklarımı omzuna atıp sertçe içime vurmaya başladı. İkimiz de serti seviyorduk. Saçlarını çekiştirip güc alıyordum sanki. Vucuduma yayılan zevkle düşecekmiş gibi hiss ediyordum, diğer elimle de yatak başlığına tutunmuştum. "Geliyorum.." dediğinde zevkden konuşamasam da, titrememle benim de geleceğimi anladım. Sert vurmasıyla içime yayılan menileriyle beraber ben de boşaldığımı hiss ettim. "Akıttığın sularını hiss ediyorum bebeğim." Şakaklarıma yoğunca öpücük bırakıp terden yüzüme yapışan saçlarımı geriye taradı parmaklarıyla.