Liderin Kadını

Yıkım

Dün bir sorundan dolayı bölümü atamadım. Özür dilerim hepinizden. Keyifli okumalar.⚕️

İncinin anlatımı

Babamın ağzında çıkan kelimeler adeta beynime balyoz vurmuşa çevirmişti. Haşim Karayılan Denizin öz babası Denizin gözüne baka baka yalan söyledi güç ve hırs uğruna Denizi harcadı.

"Denizin annesinin tecavüze uğradığı zaman bir çocuk görmüştü. Zamanla o çocuk büyüyerek bizim çeteye üye oldu Tunç olayında benimle görüştü bana gördüklerini anlattı aracın plakasını verdiğinde Haşim olduğunu anladım. Haşimin yanına gittim her şeyi bir bir anlattı ve ben bunları kemerime gizlediğim ses dinleme cihazına kaydettim."

Duyduklarım ağır geliyordu çok fazla. Deniz koca bir yalanın içinde büyümüştü. Annesine asıl kötülüğü yapan adama yıllarca baba yerine koymuştu. Koca bir yalan için amcamı öldürmüştü. Bunlar bana fazla gelirken Denizin üstüne çığ misali düşerek altında ezilmesine neden olacaktı.

"Peki gerçeği neden Denize anlatmadın. Neden baba"

Babam üzgün gözlerle yüzüme baktı. Ellerimi sıcak ellerine hapsetti.

"Çünkü Denizin daha fazla yıkılmaması için. Annesine bunu yapanı öldürdüğünü sanıyordu içi soğumuştu. Ben kalkıp bu gerçeği Denize anlatsaydım doğru bildiği yanlışlarının altında kalacaktı. Kurtulamazdı."

Öfkeyle babamın ellerine hapsolmuş elimi kurtararak ayağa kalktım.

"Olsun baba. Bu gerçeği saklaman için bir bahane değil. Denizin gerçeği bilme hakkı var fazlasıyla hem de."

Öfkeyle odada volta atmaya başladığımda babam oturduğu yerden kalkarak bana yaklaştığında bir iki adım geriledim.

"Yaklaşma baba. Benim babam her ne olursa olsun gerçekleri saklamazdı. Şimdi söylesene senin Haşim Karayılandan farkın ne ha baba farkın var mı. O Denize yalan söyledi sende gerçeği saklayarak yalan söyledin. Siz siz Denizin hayatını mahvettiniz. Söyle baba bana ben şimdi Denize gerçeği söylediğimde onu nasıl kendine getireceğim. Siz onun benliğini doğrusunu elinden aldınız. Pusulasını şaşmış bir gemi gibi fırtınada savrulacak"

Babam suçlulukla gözlerini kaçırdığında yükselen sesimi alçaltarak fısıldadım.

"Ben şimdi nasıl ona yön göstereceğim ha"

Hızlı adımlarla babamın konuşmasına izin vermeden çalışma odasından çıkarak hızla merdivenleri indim. Merdivenlerin sonunda Narin hanım Nazlı ve Ege bana bakarken bir şey demeden hızla yanlarından geçerek evden çıktım. Arkamdan seslenmelerini umursamadan. Denizin bıraktığı korumalar hareketlendiğinden elimi havaya kaldırarak keskin bir dille uyardım.

"Sakın gelmeyin"

Hızlı adımlarla evden uzaklaştığımda korumalar ne yapacaklarını şaşırmış bir şekilde arkamdan bakıyordular. Ağlamak istiyordum ama hakkım yoktu. En çok ağlamayı Deniz hak ediyordu bu hayatına. Evden uzaklaştığımda kaldırım kenarına oturarak telefonu çıkararak Denizi aradım. İlk çalışta telefonu açmıştı.

İnci: Deniz lütfen beni al buradan

Denizin bir şey demesine fırsat vermeden telefonu kapatarak boş olan yola baktım. Eminim Deniz sesimden iyi olmadığımı anlamıştı. Ben nasıl anlatacaktım Denize bunca her şeyinin bir yalan olduğunu. Annesine bu kötülüğü yapan adamı sevip baba yerine koyduğunu. Çıldıracaktı delirecekti kabul etmeyecekti zarar verecekti etrafa kendisine. Çok geçmeden hızla bir araç önümde durduğunda kapısı açıldı. Başımı kaldırdığımda endişeli Denizle göz göze geldiğimde Deniz kapıyı kapatmadan hızla yanıma geldiğinde ayağa kalkarak hızla boynuna sarıldım. Sanki gözyaşlarım bu anı bekliyormuş gibi aktığında Deniz saçlarımı okşayıp öptü.