Hoş geldinizz
voteler atıldıysa baslıyoruz.
-
''Tüm ihtiyaçlarını yazdın mı?'' Noris'in dediği şeyle utana sıkıla yanağımı şişirdim. Tüm okul masrafımı karşılamak istiyordu.
Tamam, bu çok utanç vericiydi!
Bunu istemediğim için, utandığımı anladığı için okulun karşılayacağını, bizim sadece liste yapmamız gerektiğini söylemişti.
''Okulun karşıladığına emin miyiz?'' kafasını salladı.
''Evet, okul karşılıyor.'' o zaman en büyük ihtiyacımı söylemeliydim, gerçek bir ihtiyaç...
''Bir şey daha var...'' Noris gülümsedi.
''Söyle balım.'' yanına oturdum.
''Hocalar demiş ki burnunuzu yaptırmadan gelmeyin.'' Noris'in kaşları çatıldı.
''Sana dememiştir onu.'' ofladığımda bana yaklaştı, koltukta yan dönerek parmak ucuyla burnuma vurdu.
''Minicik burnu yaptırarak ne yapacaksın ki?'' bir parmağını burnumda boydan boya gezdirdi.
''Şuna baksana küçücük, kaydırak gibi!'' ya Noris bir şey derdim ayıp olacak şimdi.
''Peki Noris, öyle olsun!'' yan döndüğümde belimden tutarak kendine çekti.
''Küstün mü?'' küsmedim ama canım trip atmak çekti.
''Benim de sana sürprizim vardı ama küstüysen başka zamana artık.'' dudaklarımı birbirine bastırdım.
''Neymiş sürprizin?'' sırıttı, yanağını bana doğru uzattı.
''Öpersen söylerim.'' yatır şurada s-
''Neden öpeyim ki?'' sevgilim misin sanki?
''Haklısın seni denedim, kocanı ve oğlunu tek öp erko olarak.'' erko mu? Random şeklinde kahkaha atmayı o kadar çok istiyorum ki şu an!
''Hadi hazırlan, sürprize gidiyoruz.''
-
Lunapark mı? Hayır oraya gelmedik, ne sandınız dönme dolapta üstte kalıp öpüşeceğimizi üstüne elektrikler gidince ağlayıp onun kucağımda uyayacağımı mı?
Ahahah klişe!
Biz belediye parkına geldik arkadaşlar.
''Son gelen çürük yumurta!'' salıncağa doğru koşarken etrafta kimsenin olmaması ile sırıttım, eğlenecektim, yargılayan olmayacaktı.
Harika!
''Yavaş be kızım!'' yanımda benimle aynı tempoda koşan Noris'e baktım, bilerek yapıyordu. İkimizde aynı anda salıncağa gelince ofladım.
Kim binecekti?
Diğerine bakmadım çünkü yoktu.
Utan ulan, belediye parkındaki salıncağı çalmazsın ya!
''Of valla yeter, çalmışlar diğerini.'' Noris'e baktığımda çoktan oturmuştu.
''Oha ya, utanmıyor musun küçücük çocuğun hakkını çalmaya?'' evet arkadaşlar buradaki küçücük çocuk ben oluyordum.
Sinirle gidecekken Noris belimden tutarak büyük olan salıncağa beni de çekip dizine oturttu.
''Bir tane var onu da biz kıralım, çok haklısın.'' kalkmaya çalışmak istememle izin vermedi.
''Dur işte ne olacak?'' gözlerimi büyüttüm.
''Tabii efendim.'' kolunu belime sardı, eli tekrar burnumu buldu.
''Minicik.'' ben de söylerdim de görmeden bir şey-
''Eğer rahatsız oluyorsan kalkabilirsin dudu'm.'' Noris'in boynundan burnuma ulaşan kokuyla ofladım, kafamı boynuna yasladığımda ayağını ileri geri atıp sallanmamıza yardımcı oldu.
''Çok romantik an ya.'' böyle durumlarda saçmaladığımı şimdi öğrendim.
Hava esiyordu, yaz yağmuru mu geliyordu? Gökyüzünün mavi bir ışıkla dolması bu soruma yanıt oldu.
''Şimdi geldik ama eve geri gitmek durumdayız.'' oflayarak konuşmamla belimi daha sıkı kavradı.
''Yaz yağmurundan hasta olmazsın, olursan da en iyi şekilde bakarım sana merak etme.'' kafamı salladım.
Dizinde oturmak çok hoşuma gidiyordu fakat utanıyordum, ne kadar doğruydu ki bu?
''Rahatsız olmadığına eminsin değil mi? Lütfen kötü hissediyorsan söyle.'' kötüyüm dersem o da kötü olurdu değilim dersem hoşuma gittiğini anlardı.
Bunu düşünürken sessizliğimi yanlış anlayan Noris salıncağı durdurdu, inmek için hareket yaparken daha çok yaslandım.
''Rahatsız değilim sadece...'' sustum.
''Sadece ne?'' ofladığımda burnumu tekrar okşadı bir parmağı ile.
''Oflanmaz bana.'' tek yanağımı gerdirdim.
''Sen benim sadece arkadaşımsın, bu kadar yakınlık...'' sadece arkadaşım mıydı?
Bana çok yardımcı olmuştu, 52 bölümdür konuşuyorduk.
Sadece arkadaş mı?
Really?
''Sadece arkadaşsak seni bu yakınlığa zorlamak istemem Ahududu'm.'' yutkundum.
''Sadece arkadaş değil miyiz?'' değildik galiba, çok güzel kokuyorsun insafsız!
''Öyle miyiz, hm?'' anlamadım.
''Buna sen karar ver öyle miyiz?'' arkadaşlık nasıl belirlenirdi? Harbiden çok güzel kokuyorsun Noris bu ne?
''Arkadaş arkadaşa ne yapar?'' gurbette...
''Bilmiyorum.'' heyecanlanınca saçmalama, bakışlarım dudaklarını buldu, nasıl pozisyon ulan bu?
''Ama galiba bunu yapmaz.'' hayır, geri in.
Yükseldiğin gibi geri in öpme libidosu, öpme perileri geri gidin.
''Ne yapmaz?'' Allah belanızı versin öpme perileri, güzel koku...
''Bunu...'' dudaklarımı hafif sakallı çenesine bastırdım.
Arkadaşlar bunu yapmaz Noris.
-
bölümsonu
ludos bxb kitabımızın karakteri olacak takpte kalarak haberdar olabiilirsniz
ig profilimdee
ŞİMDİ OKUDUĞUN
19 km uzaklıkta - Yarı Texting✔️
HumorTamamlandı Siz: Medya* Siz: Sen benim adresimi nereden biliyorsun aq? Siz: Hayır abi madem biliyorsun beni mi sikeceksin? Siz: Yemin ederim saygım var desteklerim ama o gruba dahil değilim. Siz: Netflix alacak param yok diye 1 aydır kaçak sitele...