24

535 36 41
                                    

"Sen de benim kadar gerçekleri görüyorsun

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Sen de benim kadar gerçekleri görüyorsun. Beraber olamayız, benim gibi biliyorsun."

~

Gözlerimi açtığımda Yamanın yanımda olmadığını farkettim. Hızla yataktan kalktım ve salona doğru ilerledim. Mutfaktan sesler geldiğini duyunca yönümü oraya çevirdim. Kahvaltı hazırlıyordu!

Onu görünce rahat nefes almıştım. Bir anlığınada olsa gitti sanmıştım. Bakışlarını bana çevirip gülümsedi.

"Günaydın güzelim.." Diyerek elindeki tabakları masaya yerleştirdi. Sonrasında yanıma geldi ve önümde durdu.

"Nasılsın? Nasıl hissediyorsun kendini?" diye sordu.

"Berbat hissediyorum.." Yaman derin bir nefes vermişti.

"Bana haber verecekler hastaneden durumu için rahat ol.." Demesiyle gözlerim büyüdü.

"Yaşıyor mu?" Sorumla dudaklarını büzdü.

"Henüz bilmiyorum.. Haber verecekler bugün." Sadece başımı sallamıştım.

"Hadi geç otur, bir şeyler ye biraz.." Masaya doğru ilerledim ve sandalyeyi çekip oturdum.

-

Kahvaltımızı yaptıktan sonra birlikte masayı toparlamıştık. İkimizde sessizliğe bürünmüştük, onun neler düşündüğünü bilmiyordum ama benim aklımdan Ezginin o hali çıkmıyordu. Bir anda onu nasıl o hale getirdiğimi bile bilmiyorum.

Korkunç biriydim! O eve asla bir daha dönemezdim. Ezginin yüzüne bakamazdım..

"Hey! Yine dalıp dalıp nerelere gittin.." Yamanın sesiyle düşüncelerim ışık hızında zihnimi terk etti.

"E-ezgiyi düşünüyordum.." Dedim kısık seslerle.

"O iyi olacak Ekim.." Bu sözleri içimi pekte rahatlatmıyordu.

"Hastaneyi arar mısın? Daha ne kadar bekleyeceğiz?" Yaman telefonu cebinden çıkarırken, telefonu çalmıştı. Ekranına bakıp konuştu.

"Arıyorlar!" Dedi ve telefonu açıp kulağına götürdü.

"Durum nedir?" Diye sordu. Olduğum yerde volta atmaya başlamıştım. Ya durumu çok kötüyse?

Yamana baktığımda suratında hiç bir yüz ifadesi göremiyordum ve bu beni biraz tedirgin etmişti. Telefonda ki kişiye teşekkür edip telefonu kapadı ve bana baktı.

"Durumu nasıl, yaşıyor mu?" Beklemeden konuştu.

"Yaşıyor!" Demesiyle gözlerimden bir yaş damla aktı. Bu kelime yaptığım hatayı düzeltmezdi ama içimi o kadar rahatlatmıştı ki!

"Aldığı darbeler yüzünden baygınlık geçirmiş ve burnunu kırmışsın.. Yani korkulacak hiç bir şey yok içini ferah tut artık." Derin bir nefes alarak, Yamana sarıldım.

Yan Komşum | Robert Downey Jr.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin