İyi okumalar ❤️
Oy atmayı unutmayın canlar 💙bir önceki bölümü unutmayın 🤭
5 gündür raporlu olduğumdan öylece yatıyordum. Çok sıkılmıştım ben. Arda abim benimle sadece akşamları ilgileniyordu. İlgisiz kalınca ilk gün somurtmuştum. O da kendini affettirmek için bana sıcak çikolata almıştı. Mis gibiydi mis. Sonra onu affetmiştim. O da beni sevip uyutmuştu.
Şimdi ise dinlenme sürem bitmişti. Eğitim için sıraya girmiş korkunç adamı bekliyorduk. 5 gündür görmemiştim onu.
"Dikkat" gelmişti işte. Yine o sert yüzüyle bize bakıyordu.
"Rahatta dinleyin. Bugün sıkı bir eğitime giriyorsunuz. Yanınızda ben olacağım."
"Emredersiniz komutanım" eğitim alanına gidip sıraya girdik.
Daha iki engelde yorulmuştum. Üçüncü engele geldiğimde gözlerim far görmüş tavşan gibi açılmıştı. Ben nasıl çıkacaktım şimdi. Ben korkardım. Şimdiden elim ayağım titremeye başlamıştı bile..
"Ne bekliyorsun asker davetiye ister misin?" korkunç adam sinirle gözlerini gözlerime dikmiş, öfkeyle soluyordu..
"Şe-şey komutanım b-benim yükseklik korkum v-var da" titreyerek konuşmuştum.
"Tamam Barış. Bu engeli yapmak zorunda değilsin" Levent komutan konuşmuştu. Ona gülümseyip tam gidecekken kolumun sert bir şekilde tutulması ile olduğum yerde kaldım. Baktığımda korkunç adam bana öfkeyle bakıyordu.
"Yapacaksın asker. Burası asker ocağı." tıslayarak konuşmuştu.
"Hazar, bırak askeri. Diğer engeli yapsın" şimdi de öfkeli gözlerini Levent komutana çevirdi.
"Benim askerime karışma hakkını kim veriyor sana Üsteğmen Levent" rütbesini ortaya koymuştu.
Beni engelin önüne getirdi. Korkudan ağzıma bile açmamıştım. İlk yavaş yavaş basamaklara çıktım. Her çıkışımda daha da yükselince ellerim titriyor ve terliyordu. Titrek bir nefes aldım. Ama bu bile işe yaramıyordu.
"Hızlı asker.. " irkilip son basamağa bastım. Aşağıya bakmak gibi bir gaflete düşmüştüm . Başım dönmeye başladı.Gözlerim kaymaya başlamıştı bile.
"Ne duruyorsun asker. Hızlı dedim" korkudan ağlamaya başladım. Nasıl oldu bilmiyordum ama birden ayağımın kayması ile düşmeye başladım.
Gözlerimi sıkı sıkı kapatmış yere yapışmak için bekliyordum. Ama olmadı . Gözlerimi yavaşca açtım. Açtığımla birlikte bir kaç kez gözlerimi kırpıştırdım. Şuan korkunç adamın kucağındaydım.."Hiii.. Komutanım ben.. " kalkmaya yeltendim ama o sıkı sıkı sarmıştı beni. Kendi ter kokusu ile birlikte gelen ferahlık veren parfümün kokusu burnuma gelmişti. Gözlerimi bu kokuyla kapatmış sessiz bir derin nefes almıştım. Çok güzel hissetmiştim. Onun kollarında olmak beni güvende hissettirmişti. Ben kucağında iken kalkması ile hemen ona sıkı sıkı sarılmıştım. Var yaa çok güzeldi çok. Tabi o halen korkunçtu.
Koğuşa giderken bir kez bile gözlerime bakmamıştı. Ben ise onu yatağa giresiye kadar incelemiştim. Korkunçtu ama çok yakışıklıydı. Kıkırdayıp yüzümü kapattım. Utanmıştım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tutsak
Teen FictionTamamlandı!!! Askeri bir kurgudur!! Yetimhanede büyümüş, sevgiye muhtaç, kırılgan ve bir o kadarda sevimli Barış'ımız askere gidiyor. Ve kalbini aşka kapatmış, acımasız, sert biri olan Hazar Asaf'ta birliğin komutanı. Asaf, Barış'ın askeriye geld...