Dışarı çıkmak çok istesem de Hazar akşam benimle çıkacaksın diyince heyecanlanmıştım. Onunla vakit geçirecektik. Belki de muck muck yapıcaktık. Daha fazlası olur muydu bilmiyordum. Düşünürken bile heyacanlanmıştım. Akşamın olması için on kere saate bakıyordum. Hemen olsundu. .
......
Sonunda gece olmuştu. Yavaşca koğuştan çıktım. Hızlı adımlarla ses çıkarmadan Hazar'ın yanına gittim. Acayip kasılmıştım. Aslında çıkmam zor olurdu ama Hazar halletmişti. Sonunda yanına varmıştım. O da beni görüp arabaya yöneldi. Yakalanmazdık zaten.
"Ayy çok korktum Hazar" arabayı sürerken elimi tutup öptü. Ve bırakmadı.
Geldiğimiz yer Hazar'ın eviydi. Dışarıdaki hayatını çok merak ediyordum. Kapıyı açıp eve yöneldik. Zenginlerin durduğu çok belliydi. Dışarıdan bile zenginlik akıyordu. İçerisi kim bilir nasıldı.
Kartı sokup kapıyı açtı. Eve girdiğimde ilk etrafı incelemek olmuştu. Çok güzel ferah bir evdi. Her taraf Hazar kokuyordu. İçime çektim kokuyu.
"Kaynağı buradayken senin odayı koklamanda bebeğim tuhaf." ilk defa içten gülüyordu bana. Birden koşup üstüne atladım. O da hemen beni kalçalarımdan tutup destekledi. Burnumu burnuna sürtüp şirinlik yaptım.
"Bu sevimli hallerine bitiyorum güzelim" dudaklarıma art arda öpücük kondurdu. Ve her öptüğünde "oh" demişti. Kıkırdamalarım hoşuna gitmiş olmalı ki yanaklarımı ısırdı.
"Ayyy acıttın ama şaşkın" büzülen dudaklarımı dudakların arasındaydı. Çok güzel hissettiriyordu.
"Immhh" inlemem ile daha da asıldı dudaklarımı. Ayakta şuan birbirimizi yiyorduk. Ayy o beni yiyordu.
"Duralım bebeğim. İlk önce yemek yemeliyiz. Zaten bu akşam tatlım sensin" göz kırpıp beni aşağı indirdi. Ama orası güzeldi. Suratımı asmıştım. O da bunun farkına varınca ellerini yanaklarıma getirdi.
"Ne oldu miniğim neden astın suratını" elimi kolunun üstüne koydum.
"Sen beni kucağından indirdin ama" o da bunu gülüp yanağımı sıktı.
"Bebeğim yemek hazırlamam gerek. Merak etme gece uzun süre kucağımda olacaksın. Dedikleri ile kızarmıştım. Galiba bugün beni gerçek anlamda yicekti. Ama benim ilkim olacaktı. Heyecan vardı ama korkuyordum. Ama ne olursa olsun onunla birlikte olucaktım. Onun için her şeyi kabul ederdim ben. Bu canımı acıtsa bile.
......
Yemekleri yemiştik. Sohbet ettik birbirimizi öpüp durarak masada tatlı vakitler geçirmiştik. Şuan ise koltukta oturmuş film izliyorduk. Ben istemiştim. Onun kucağında oturmuş öyle izliyordum. Her şey çok güzeldi. Ta ki filmde oynayan sevişme sahnesine kadar. Birbirlerine yiyorlardı. Kucağında kıpırdadım. Kıpırdamam ile altımda ki büyük devde kıpırdadı. Gözlerimi far görmüş tavşan gibi açtım. Hazar ise elini bacaklarıma getirip nazikçe okşadı. Kulağıma kadar yüzünü getirdi. Ilık nefesini hissetmem ile titredim. Öyle böyle değil tüm hücrelerime kadar hemde. Gözlerimi vermiş olduğu hazla kapattım. Hem bacaklarımı okşuyordu hemde kulak mememi ısırıyordu. Yavaşca boynuma yöneldi. Boynuma gelinceye kadar dudaklarını çekmemişti. Ona daha çok yer vermek için kafamı sola yatırdım. İlk üfledi. Bütün bedenim ılık nefesiyle üşüdü. Bende etkisi çoktu. İlk defa tattığım bu duygular bana yabancı gelmesine rağmen çok güzel hissettiriyordu.
"Benim olmanı istiyorum Barış'ım" nefesini boynuma vererek konuştu.
"Se-seninim zaten" bu sözlerim ile hırlamış boynumda iz kalacak şekilde emip ısırmıştı. Ben ise kucağında aldığım zevkle inleyip kendimi ona teslim ediyordum.
"Ruhun kalbin benim. Bedeninde benim olacak. Ve her hücrene sahip olmak istiyorum" beni aniden koltuğa yatırdı. Tekrardan boynuma yöneldi. Ona daha çok yer açmak için kafamı diğer tarafa çevirdim. Isırıyor yalıyor ve öpüyordu. Daha çok yemek ister gibi yutuyordu beyaz boynumu.
"Şuranda ölebilirim bebeğim. Mis gibisin mis. Seni kendime saklamak istiyorum. Ve emin ol ki tamamen benim olduğunda kimse seni benden alamaz." gözlerime öyle bir bakıyordu ki o yoğun duyguların altında konuşamıyordum bile. Beni kucağına alarak yatak odasına getirdi. Direk yatağa uzanmamı sağladı. Titrek gözlerimi ona diktim. Şu ana kadar iyiydi ama şimdi korkuyordum.
🔞🔞🔞🔞
" H-hazar kor-korkuyorum" dudaklarımı öptü.
"Şuan bırakamam Barış'ım. Benim olmalısın" aksini kabul etmeyen sesi ile derin nefes aldım.
"Ta-tamam ama ac-acıtma" gözlerini kapayıp açtı. İlk üstümü ve altımı hızlıca çıkardı. Yukarıdan bana aç gözüyle baktı. Utanmıştım.
"Sen nasıl bir şeysin Barış'ım . Aklımı kaçıracağım" ben suspus olmuş onu bakıyordum.
İlk dudaklarımı atıldı. Aç kalmış gibi sömürüyordu dudaklarımı.
"Imhhh" mırıltılar çıkarıyordum sadece. Sonra köprücük kemiğimi dişledi. Sabaha kesin moraracakti. Göğsüme gelip aynı şeyleri oraya yaptı. Zevkle inleyip kalçamı havaya kaldırmam ile ona sürtünmüştüm.
"Bir daha yap" otoriter sesi ile lafını ikiletmedim. Ve aynı şeyi yapmamla ikimizde inledik. Hırlayıp kendi üstündekileri hızlıca çıkardı. Şuna ikimizde çırılçıplaktik.
İki bacağımı ayırdı. Dudaklarımı kemirmeye başladım. Acayip korkuyordum. Baldırlarımı öpmeye başladı. Islak öpücüklerini kalçama kadar takip etti. Hem zevk duyuyordum hem de korkuyordum. Birden deliğimde hissettiğim ıslaklıkla inledim.
"Immhhh. Ha-hazar" deliğim ile öpüşüyordu. O kadar şevkle öpüyordu ki dilinin her kıvrımını içimde hissediyordum.
Sonra iki bacağımın arasına gelip dudaklarımı öptü..
"Hazır mısın bebeğim" sustum. Konuşursam hayır derdim gibi.
Kayganlaştırıcıyı deliğime sürdü. Sonra kendi aletine sürdü. Soğuk beni hem titretiyordu hem de ısıtıyordu.
"Dilimle hazırladım seni daha fazla hazırlamadan giriyorum bebeğim"
Ama acıyacaktı.
"Ha-Hazar ha-hayır acı-acı ahhhh" aniden içime giren alet ile ortalığı ayağa kaldırdım.
"Ha-Hazar " bağırsam bile duymuyordu. İçime hızla girmeye başlamıştı.
"Ahhh bebeğim şuan ağlaman bile beni delirtmeye yeter." o kadar hızlı girmeye başlamıştı ki başım yatağın başına çarpıyordu. Yatakta çok farklı bir karaktere bürünmüştü.
Ağlamam şiddetlenmişti. Öyle bir yerime denk gelmişti ki bu sefer acıyla değil zevkle inlemiştim.
" Immhhh ha-hazar"o bunu farkedince hassas noktama art arda vuruyordu. Şuna zevk acıdan üstündü.
" Da-daha hız-hızlı ha-zar "ağzımdan çıkar çıkmaz hızlı olmasına rağmen daha da hızlandı.
Aletimin seğirmesi ile geleceğimini anladım. Kafasını hayır anlamında sallayıp aletimin ucunu kapattı. Bu hareketi ile inleyip kalçamı havaya kaldırdım. Kaldırmam ile derinimde olan aleti daha da derine girdi
"Siktir bir daha yap" tekrar yapmam ile Hazar inledi. Ve bende.
Hızlı hızlı darbeleri ile daha da hızlandı. O da boşalacaktı. Elini çekmesi ile hemen boşalmıştım. Oda arkamdan hemen içime boşaldı. Derin nefesler alıyorduk. Vücudum aldığım zevkten ve acıdan titriyordu. Gözlerim kapanmaya başlamıştı.
"Uyu güzelim." onun koynunda uykuya dalmıştım. Yarın çekeceğim acıyı bilmeden..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tutsak
Teen FictionTamamlandı!!! Askeri bir kurgudur!! Yetimhanede büyümüş, sevgiye muhtaç, kırılgan ve bir o kadarda sevimli Barış'ımız askere gidiyor. Ve kalbini aşka kapatmış, acımasız, sert biri olan Hazar Asaf'ta birliğin komutanı. Asaf, Barış'ın askeriye geld...