•Bölüm 23•

59 7 0
                                    

"Kandırdı beni ne yapayım? Söz vermişti uzaktan bakacağım diye."

Rıfkı Irmak'a kanmaması gerektiğini anlamıştı.

"Ne yapayım oldu olan... Karşılaştılar, evet."

"Burak ne tepki verdi?" dedi hattaki kadın.

"Bilmem ki hemen uzaklaştım ordan fark edilmemek için."

***

"Ben yıllarca babamdan seni dinledim. Hep çok merak ettim. Sonunda çıktım geldim. Lütfen beni geri çevirme... Ben yaşanan bütün olumsuzlukların dışındayım. Hayatta en son kızacağın kişi benim. Lütfen..."

Halide balkondan olanları izliyordu. Kızın Burak'a dokunmasıyla kıskançlığı had safhaya çıkmış, hızla balkondan içeri oradan da evin dışına çıkmıştı. Kıskançlığının da verdiği agresiflikle koşarak yanlarına geldi.

"Burak?"

Sesindeki tehditkar ton Burak'ı biraz germişti.

"Merhaba. Sen Halide misin?"

Irmak o kadar tatlı ve cana yakındı ki Halide'nin içi bir tuhaf olmuştu. Başını salladı onaylar şekilde.

"Ben de Irmak," dedi ve hemen ardından Burak'a döndü.

"Burak'ın kardeşiyim."

Halide'nin kıskançlığı orada son bulmuştu. Kısa ve öz. Ne demek kardeşiydi? Bildiği tek şey iki kardeş olduklarıydı. Burak'a döndü. Onun da haberi yok gibiydi. Şok içindeydi çünkü.

***

"Tabii çirkin bir şey beklemiyordum abimi ama bu kadar yakışıklı da beklemiyordum."

Biraz Burak'ı gözlemledi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Biraz Burak'ı gözlemledi. Terlemişti.

"Heyecandan terledi. Sen bir de sabah beni görseydin bacaklarım nasıl titriyordu. Ayakta zor durdum."

"Ben biraz rahatsızım da ondan."

"Aynı babam gibi biliyor musun? O da böyle hiç koyuvermez kendini."

"Türkçeyi nasıl bu kadar iyi öğrendin? Bizden daha iyi konuşuyorsun." dedi Halide gülümseyerek.

"Babam çok istedi öğrenmemi. Hep benimle Türkçe konuştu. O öğretti. Orada bir süre Türk ailesiyle de görüştük. Baba dilinden de çok kitap okudum. İnternet de var zaten. Türk dizilerini de izledim,"

Halide önüne kahvesini bırakırken konuştu Irmak tekrar.

"Teşekkür ederim."

"Annen de Türkçe konuşuyor mu?"

"Evet. Ama tabii o daha aksanlı konuşuyor, bir de deyimleri pek anlamıyor..."

Biraz Burak'ı izledikten sonra devam etti.

KırağıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin