Aynayı Kırmak

113 12 0
                                    

Birilerinin mucizesi olmak lazım.

              Nar Ağacı - Nazan Bekiroğlu

Gökhan sırasında düşünceli bir şekilde otururken kapıdan giren Volkan ile sınıfta bir gürültü ve alkış sesi yükseldi.Volkan'ın yüzünde güller açtı ve gururlu bir şekilde yürüdü.Sabah Melis, onun arkadaşlarıyla kurduğu komitenin adayı olduğunu açıklamıştı.Diğer adaylar için son başvuru tarihinin cuma olduğunu söyledi.Ama başka adaylar çıksa bile Gözdelerin adayı Volkan olduğu için seçilmesine kesin gözle bakılıyordu.Ve daha kampanyası bile başlamadan sınıf arkadaşları onu, ''Hoşgeldin başkan.'' diyerek karşıladı.

Volkan onlara, ''Henüz seçilmedim.'' diye itiraz etse de içten içe o da rakipsiz olduğunu düşünüyordu.Arkadaşlarının tebriklerini kabul ettikten sonra, Gökhan'ın yanına gelip oturdu.

''Tebrik ederim.'' 

''Sağol.Sana teşekkür etmeliyim.''

''Ne için?''

''Aday olmadığın için.''Volkan, Gökhan'ın sessiz kalmasına bir anlam yüklemedi.O kadar mutluydu ki böyle küçük detaylara dikkat edecek enerjisi yoktu.

İlk ders hızlıca başlayıp bitti.Tenefüste Gökhan'ların sınıfının önünde Vedat belirdi ve onunla özel bir konuda konuşmak istediğini söyledi.''Bir şey mi oldu?'' diye sordu Gökhan sınıftan çıktıklarında.Vedat buraya kadar gelmiş olsa da konuşmakta zorlanıyor gibiydi.Utana sıkıla bir cümleye zor başladı. ''Seni bununla meşgul etmek istemezdim ama rica etsem onlarla konuşur musun?Takımla yani.Bana öyle şeyler söylemesinler.''

Gökhan şaşırmıştı.''Nasıl yani?''

''Yani işte, sıska falan...''

Gökhan beynine yıldırım düşmüş gibi hissetti.''Sen bundan rahatsız mı oluyorsun?''

''Yani...Kim olmaz ki?'' dedi Vedat tereddütle.Gökhan burnundan soludu.''Tamam sen merak etme, ben konuşacağım onlarla.''

''Ama benim söylediğimi söyleme olur mu?''

Gökhan elini Vedat'ın omzuna koydu.''Tamam, sen sınıfına git.Ben çözeceğim bu işi.''Vedat başıyla onaylayıp, takım arkadaşının yanından ayrıldı.Gökhan, Kerem'in söyledikleri aklına gelince daha çok sinirlendi, yumruklarını sıktı.Öfkesi kendineydi.3 günlük çocuğun fark ettiğini fark edemeyecek kadar kör, Vedat'ın üzüntüsünü hissedemeyecek kadar aptal olduğunu düşünüyordu.

''Nasıl bir kaptanım'' diye söylendi kendi kendine.''Doğru, artık kaptan bile değilim.Kafamı sikeyim.'' Kerem'e borçlu olmasına ayrı, her seferinde onun haklı çıkmasına ayrı uyuz oluyordu.Onun burnunun dibinde olup biteni uzaktan görmesi de cabasıydı.Akşam antrenmanında takımla bu konuyu konuştu.Kerem, Vedat'ın rahatsızlığını sonunda Gökhan'a anlattığını anlamıştı ama bu konuda ona başka bir şey söylemedi.

Gökhan ise bütün gün ve gece düşünmüştü.Ertesi gün de uzun tenefüste Kerem'i bahçede buldu.''Bunu niye yapmak istiyorsun?'' diye sordu ona''Niye  Şafak'a böyle bir iyilik yapmak istiyorsun?Onu ne zamandır tanıyorsun?Niye umurunda ki?

''Çünkü başka kimsenin umurunda değil.''dedi Kerem kendinden emin bir şekilde.''Sahaflar'ın ona birtakım borçları var.''

''Benim sana birtakım borçlarımın olması gibi.''

Kerem güldü.''O bir şakaydı.Aklına karpuz kabuğu düşürmek için yaptığım bir şey.Kendini buna bu yüzden mecbur hissetme.İstemediğin bir şey yapman hoşuma gitmez.Ben aday olurum sorun değil.''

''Seçilemezsin ki.''

''Dediğim gibi en azından denemiş oluruz.''

Gökhan bir süre sessiz kaldı, derin bir nefes aldı.''Üzerine çığ düşücek ve senin elinde sadece çıralar var.Benim elimde ise sadece bir meşale.Dün korkunç bir gerçek fark ettim ve bu beni çok rahatsız etti.Sana yardım etmek istiyorum ve sebebini bile bilmiyorum.Şafak'a acıyor muyum, senin onu mutlu etmek için gösterdiğin bu saçma çabaya acıyor muyum, bilmiyorum.Bildiğim tek şey size yardım etmek istiyorum, Yiğit ile bana yardım ettiğiniz gibi.Ama bu daha çok zarar görmenize de sebep olsun istemiyorum.''

SAHAFLAR SEMTİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin